Önce İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin hayata geçirdiği, sonra hükümetin de planladığı 'okullarda süt dağıtımı' projesiyle ilgili EÜ Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tayfun Özkaya’dan öneri geldi. Projenin İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından başarıyla yürütüldüğünü, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığı yönetiminde tüm ülkeye yayılmaya karar verildiğini hatırlatan Özkaya, kararın da 25 Mart 2012’de resmiyet kazandığını kaydetti.

'KARAR DOĞRU, UYGULAMA KİME YARAYACAK?'

Proje ile anasınıfından ilkokul beşinci sınıfa kadar uzun ömürlü süt dağıtılacağını belirten Prof. Dr. Özkaya, İzmir örneğinde 207 bin dağıtıma ulaşan projeden, süt üreticisi köylülerin de faydalı çıktığını vurguladı. Kararın yararlı olduğunu ancak uygulamanın nasıl yapılacağının da çok önemli olduğunun altını çizen Prof. Dr. Özkaya, İzmir’de sütlerin üretici birliği olan Tire Süt Kooperatifi’nden alınırken, Türkiye’de sütlerin şirketlerden alınacağına dikkat çekti.

'SÜTTE CİDDİ TEKELLEŞME VAR'

Prof. Dr. özkaya, Türkiye’de süt sektöründe ciddi bir tekelleşme olduğunu kaydederek üreticinin sadece 70- 80 kuruş kazandığı sütün raflarda en az 2- 2.5 TL’ye satıldığına dikkat çekti. Süt ve ürünleri üreten büyük şirketlerin birbirleri ile anlaşarak nereden, hangi fiyattan, kimin süt alacağını kararlaştırdığını savunan Prof. Dr.  Özkaya şunları söyledi:

"Şirketler birbirlerinin ambalajına sahiptir ve istenildiğinde birbirleri için üretim yapabilmektedir. Okul sütü projesinde de sütler büyük tekellerden alındığı takdirde bundan yine üretici faydalanamayacaktır. Yapılması gereken, hem üreticinin hem tüketicinin çıkarını korumaktır. Çünkü süt fiyatı 50 kuruşa düştüğünde marketlerde fiyat düşmemiştir. Önerimiz Bakanlığın sütleri kooperatiflerden ve köylülerden almasıdır. Böyle yapılırsa kooperatifler gelişecek ve yatırım yaparak çiğ sütü de işleyebilecektir. Bu durumda uzun vadede tekel kırılacak, hem çiftçi hem tüketici için iyi olacaktır."

UZUN ÖMÜRLÜ SÜT DEĞERSİZ VE LEZZETSİZ

Dağıtılacak sütlerin sadece uzun ömürlü kutu süt olmasını da eleştiren Prof. Dr. Özkaya, uzun ömürlü sütün pastörize süte oranla daha değersiz ve lezzetsiz olduğunu kaydetti. Dayatılan yanlış bilgilerle çiğ sütün 'aşağılandığını', bu yüzden köylülerin süt üretiminden uzaklaştığını ifade eden Prof. Dr. Özkaya şöyle konuştu:

"Bu durumu tersine çevirmek için bazı köylerde veya kasabalarda süt doğrudan köylüden alınamaz mı? Bu bir şekilde kaynatılarak öğrencilere ulaştırılabilir. Böylelikle süt üretmek tekrar bir çok noktada teşvik edilmiş olacaktır. Bu çözüm buralara kutu sütü ulaştırmaktan daha ekonomik olacaktır. Öğrencilere süt sağlamak çok iyi, ancak bu tekelleri ve onların lezzetsiz uzun ömürlü sütlerini destekleyerek olmamalı."



BT(İÖ/COŞ)