Orman yangınlarının çıktığı yaz aylarının gelmesi nedeniyle bir toplantı yapan Orman Genel Müdürü Mustafa Kurtulmuşlu, yeni hava filolarıyla yangınlara müdahale süresini, riskli bölgelerde 20 dakikadan 15 dadikaya indirdiklerini, Türk Hava Kurumu'ndan 11 uçak kiraladıklarını söyledi. Uçağı, helikopteri olmayan özel firmaların ihalelere girmesinin eleştirildiği haberlere de değinen Kurtulmuşlu, "Bu şirketler saat ücretlerinde 800 dolar daha az ücret talep ediyor. Kimse özel şirketlere karşı çıkmasın. Bugün hava yollarında ucuz fiyata uçuyorsak, bunlarda özel şirketlerin büyük payı var" dedi.
Kurtlmuşlu, Akdeniz Bölgesi'nin orman yangınlarında dünyanın en riskli bögelerinden biri olduğun dile getirdi. Kurtulmuşlu, şunları kaydetti:
"Orman yangınlarında dünyaya örnek olacak bir organizasyonla hem karadan ham de havadan mücadale ediyoruz. Ortalama yıllık 10 bin hektar olan yanan alan miktarını 5 bin hektara indirdik, bu büyük bir başarıdır. Geçtiğimiz yıl bu rakam 3 bin 600 hektara kadar düştü. Bölge Müdürlüğü bünyelerinde yangın harekat merkezleri oluşturduk, bilgasayarlı takip sistemi ile araçlarımızın nerede olduğunu görebiliyor yangınlara karşı toplu hücum toplu müdafaa yapıyoruz. Büyükşehir Belediyelerinde, kırsal alanlarda orman yangınlarını söndürecek organizasyonlar yok. Bunların kurulması için çalışmalar yapıyoruz. Yılın ilk yangını geçtiğimiz ay Safranbolu'da çıktı. Şiddetli rüzgar nedeniyle yangın hızla yayıldı, 6 köyü yanmaktan kurtardık. Orman yangınlarına karşı kırsal alanlarda mücadele ediyoruz. Geçtiğimiz yıl Türkiye genelinde 2 bin 600 orman yangını çıktı. Kırsal alanda çıkan yangın sayısı 3 bin oldu. Her türlü arazi koşullarında gidebilen 4x4 itfaiye araçlarımız her türü zor koşullada yangına müdahele edebiliyor. Ormanları görüntülü dijital sistemle 24 saat izliyoruz. Kulelerde kamere gözetimine geçiyoruz. Şu an Türkiye genelinde 132 kulede bu sistemi kullanıyoruz. Yangın söndürme helikopterleri ve uçaklarına kameralar yerleştirdik, pilot anında fotoğrafları çekip bize aktarıyor, biz de dumanın rengine göre yangın çeşitliliğini araştırıyoruz. Ayrıca yangına dayanıklı yangın şeritleri, hatları oluşturuyoruz. Bu şeritlere yangına dayanıklı meyve ağaçları dikiyoruz, çok çayıda incir ağacı diktik. Bu yıl bozuk orman alanlarına bin ceviz ormanı kuracağız. Artık cevizi ithal eden değil üretip satan bir ülke olacağız. Ayrıca ekiplere yangınlarla mücadelede kullanmak üzere yangına dayanıklı eldiven, elbise ve başlıklar dağıtacağız."
BİYOLOJİK MÜCADELE
Mustafa Kurtulmuşlu, orman yangınlarında biyolojik mücadelenin önemine de dikkat çekerek, böceklerin verdiği zararın orman yangınlarından 5 kat daha fazla olduğunu söyledi. Yılda 21 bin hektar alanda mücadele edildiğini kaydeden Kurtulmuşlu, "Ormanlara zarar veren çam kese böceklerine karşı 65 adet yırtıcı üretim laboratuvarında, 85 bin adedi 2012 yılında olmak üzere, kurulduğu 2005 senesinden bu yana toplam 287 bin 600 adet çam kese böceği yırtıcısı 'calosoma sycophanta' ürettik. Çam kese böceğinin yoğun görüldüğü alanlara bıraktık. Bu böcekler ormanlarımızın biyolojik dengesinin korunmasında büyük fayda sağlıyor. Doğadan yakalıyoruz, laboratuvarlarımızda çiftleşerek çoğalıyorlar" dedi.
Kurtulmuşlu, bu yıl İzmir Orman Bölge Müdürlüğü sınırları içinde yangınlara karşı 80 arazöz, 33 su ikmal aracı, 42 ilk müdahale aracı, 14 yer ekibi, 17 dozer, 4 su atar helikoter, 1 amfibik uçak, 4 dromader uçak, 66 gözetleme kulesi, 35 haberleşme merkezi, 284 su toplama çukuru ve havuz, 26 baraj göleti, köylere verilen 289 tanker, 2 bin 407 kilometre yangın emniyet yolu, 159 kilometre yangın durdurma zonu, 11 bin 136 kilometre orman yolu, 1071 işçi ile müdahale edeceklerini dile getirdi.
Toplantı sonrası bölge müdürlüğü laboratuvarlarında çiftleştirilerek üretilen, orman yangınlarından 5 kat daha zararlı çam kese böceklerini yok eden, aşk böcekleri olarak da anılan 'calasoma sycophanta'lar ormana bırakıldı, biyolojik şavaşın önemi vurgulandı. Ayrıca 400 derece ısıya dayanıklı çelikten yapılan, bilgisayar sistemi ile uzaktan kumandayla çalışan, yüzde yüz yerli üretim olan yangın söndürme rabotu da denendi.
