Kaza, geçen yıl 21 Aralık gecesi saat 22.00 sıralarında, Menderes Caddesi’ndeki Buca Cezaevi karşısında meydana geldi. Geçen yıl Haziran ayında sınava giren üçü de 19 yaşındaki gençlerden Gökberk Çil Dokuz Eylül Üniversitesi’nin ikinci öğretim Denizcilik İşletmeleri Yönetimi Bölümü’ne, Lale Karakuş İngilizce İstatistik Bölümü’ne, Seda Ağırman da İngilizce Matematik Bölümü’ne yerleşti. Hazırlık sınıfında okuyan 3 gençten 2’si, Dokuz Eylül Üniversitesi’nin öğrenci yurdunda, Lale Karakuş da aynı okulda öğrenci olan ağabeyi Murat Karakuş’un İzkent’teki evinde kalmaya başladı.

Olay günü, okula giden 3 genç, ders bitimi otobüse binip Buca Cezaevi karşısındaki durakta indi. Trafik ışıklarının bulunmadığı yerden, yolun karşısındaki durağa geçmek isteyen 3 gence, aynı üniversitenin Elektrik ve Elektronik Bölümü’nde okuyan 21 yaşındaki Azercan Kılıç yönetimindeki 35 KLP 41 plakalı otomobil çarptı. Yola savrulan 3 gençten Gökberk Çil’e, otomobilin arkasından gelen, plakası ve şoförünün kimliği henüz belirlenemeyen yolcu minibüsü çarptı. Minibüs şoförü durmayarak kaza yerinden kaçarken, kazayı görenler, polis ve sağlık ekiplerini aradı. İhbar üzerine kaza yerine gelen acil yardım ekipleri, yaralılardan Gökberk Çil’i Buca Seyfi Demirsoy Devlet Hastanesi’ne, Karakuş ile Ağırman’ı da İzmir Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırdı. Hastanede yapılan müdahalelere rağmen Gökberk Çil, kurtarılamadı.

Kazanın ardından gözaltına alınan ve alkolsüz olduğu belirlenen otomobil sürücü Azercan Kılıç, sevk edildiği mahkemece tutuklandı. Polis, kaçan minibüsü ve şoförünü belirlemek için çevredeki işyerlerinin güvenlik kameralarının görüntülerini incelemeye aldı. Savcılık, otomobil sürücüsü Azercan Kılıç, hakkında 'bir kişinin ölümüne, birden fazla kişinin de yaralanmasına neden olmak' suçundan 15 yıla kadır hapis cezası istemiyle yargılanması için Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açtı.

Bu dava sürerken, savcılığa başvuran bir görgü tanığı, kazayı 35 M 9095 plakalı yolcu minibisünün yaptığını söyledi. Polis, bunun üzerine, minibüsü kullandığı iddia edilen Mustafa Küçük’ü gözaltına aldı. Küçük, suçunu kabul etmese de tutuklandı. Mahkeme heyeti, olayla bağlantılı olduğu gerekçesiyle iki dosyayı da birleştirdi.

DOSYA BİLİRKİŞİYE GÖNDERİLDİ

İzmir 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde, bugün yapılan duruşmaya, 'taksirle yaralamaya' neden olmak suçundan 6 ay ile 1.5 yıl arasında hapis cezası istemiyle tutuklu yargılanan minibüs şoförü Mustafa Küçük ile otomobil sürücüsü Azercan Kılıç ve avukatları katıldı. Azercan Kılıç, daha önceki duruşmada verdiği ifadesinde, kazaya istemeyerek sebep olduğunu, çarpmamak için çaba harcadığını ancak çarptığını ve çok üzgün olduğunu söyledi. Mustafa Küçük ise olay günü minibüsü kendisinin değil, amcasının oğlu Yaşar Murat Küçük’ün kullandığını söyledi. Küçük, "Ben öğlene doğru minibisü amcamın oğluna verdim. Daha sonra eve gittim. Buradan da gece ailemle birlikte misafirliğe gittik. Kaza saatinde ben evdeydim. Boşu boşuna cezaevinde yatıyorum. Tahliyemi istiyorum" dedi.

Tanık olarak dinlenen Yaşar Murat Küçük de "Kazanın olduğu saatlerde dolmuşu ben kullanıyordum. Olay saatinde Yeşilyurt son duraktaydım. Bas konuş sisteminden kazayı öğrendim. Kazanın olduğu saatte oradan geçmedim" dedi.

Dinlenen tanıklar da minibisü Yaşar Murat Küçük’ün kullandığını söyledi. Mustafa Küçük’ün avukatı, 'reddi hakim' talebinde bulundu.

Mahkeme heyeti kazadaki kusur oranının belirlenmesi için dosyayı İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi'ne gönderilmesine, sanıkların tutukluluk halinin devamına, reddi hakim talebinin üst mahkeme olan 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından değerlendirilmesi için dosyanın ilgili mahkemeye gönderilmesine karar vererek duruşmayı erteledi. Yaşar Murat Küçük’le ilgili bir karar verilmedi.



BK(İÖ/SS)