Açık mektubuna “Sayın Cumhurbaşkanı" hitabıyla başlayan Balbay “Anayasamızın 104. Maddesi’ne göre görev ve yetkilerinizden başlıcası, devlet organlarının uyumlu ve düzenli çalışmasını gözetmektir. Anayasa şahsınıza bu çerçevede yasama yılının ilk günü Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde açılış konuşması yapma, gerektiğinde meclisi toplama hakkı vermiştir" dedi. Balbay mektubunda 1 Ekim 2012 pazartesi günü TBMM 24. Dönem 2. Yasamsa yılının resmen başladığını vurgulayarak “Tablo şudur: Yasama, yargı ve yürütme arasındaki kuvvetler ayrılığı ilkesi adeta kuvvetler yarışına dönüşmüş, denge ve uyum kaybolmuştur" değerlendirmesinde bulundu. Balbay mektubuna şu ifadelerle devam etti: “Başbakan, yargının en tartışmalı kurumlarından olan Özel Yetkili Mahkemelere (ÖYM) güvenmediğini açıkça dile getirmiş, ‘devlet içinde devlet oldular’ demiştir. Yürütmenin başının bu çıkışı sonrasında yasama, ÖYM’leri tasfiye eden bir yasa çıkarmıştır. Yargı da yasama organının çıkardığı yasanın özgürlüklerle ilgili bölümlerini uygulamama kararı almıştır."

Balbay açık mektubunda Cumhurbaşkanı’na “Bütün bunlar sizin ‘Bu düzenlemelerden özgürlükler bağlamında yararlanacaklar var, bekletilmemeli’ diye düşünüp birkaç saat içinde onayladığınız 3. Yargı Paketi kapsamında yaşanmıştır" şeklinde açıklamada bulundu.

"BU YIL DA YASAMA YILINA EKSİKLİ BAŞLAMAKTADIR"

Balbay mektubunda “Seyrek de olsa sizin de altını çizdiğiniz tutuklu milletvekilleri sorununun çözümü, milli iradenin Meclis’te çözümü, milli iradenin Meclis’te tam temsili bu aşamada da gerçekleşmemiştir" dedi.

“Yüce Meclis, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da yasama yılına eksikli başlamaktadır" diyen Balbay, “Bu durumun da yarattığı olumsuz iklim nedeniyle Meclis’in içinde de, en azından kimi temel sorunların çözümü için beklenen genel uyum gerçekleşememiştir. Bu yıl da Meclis zemininde olumlu bir başlangıç havası oluşamamıştır" ifadelerine yer verdi.

Balbay mektubun son bölümünü şöyle kaleme aldı: “Meclis’teki küçük bir yarılma, toplumda derin bir çatlak demektir. Meclis’ten çıkan yasaların adalet eklentisini karşılamaması, yargının üzerine çöken hukuksuzluk gölgesi, devleti devlet yapan organları ve kavramları erozyona uğratmaktadır. Milli iradenin tam temsil edildiği, ortak paydaları yüksek bir meclisin sizin de amaçlarınız ve sorumluluklarınız arasında olduğunu düşünmekteyim."

Balbay, mektubunu “Kaygılarımla" sözcüğüyle tamamladı.


(BB)