Vücut geliştirme sporunu 2002 yılında bırakan ve emekli olan milli sporcu ve hakem İsmail Özüsakız, boş zamanını değerlendirmek için taksicilik yapıyordu. Sarısakız'ı kötü sürpriz, direksiyon salladığı takside 30 Ağustos Zafer Bayramı’nda buldu. Duraktaki arkadaşlarına durumunun hiç iyi olmadığını zor söyleyen Özüsakız, en son hastaneye girişini hatırlasa da unutulmayacak bir 'yaşam zaferinin' kahramanı oldu. İlk önce başvurduğu sağlık kuruluşundan Universal Ege Sağlık Hastanesi’ne getirilen ve eşine az rastlanır bir şekilde yaşama döndürülen Özüsakız, ilk kontrolünde minnettarlığını ifade edecek kelime bulamadı.

'GÖZÜMÜ YOĞUN BAKIMDA AÇTIM'

Ameliyat sonrası kontrolüne eşi Ayşe Hanım’la birlikte gelen İsmail Özüsakız, doktorlarıyla karşılaştığında oldukça duygusal anlar yaşadı. Ameliyatı gerçekleştiren Kalp Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Cüneyt Narin ile Kardiyoloji Uzmanı Dr. Nurullah Tüzün’e şükran duygularını ifade eden Özüsakız, "İkisinden de Allah razı olsun. Ben takside çalışıyordum. Kendimi kötü hissediyordum kaç aydır. O anda beraber çalıştığımız arkadaşıma 'Beni çabuk hastaneye götür, ölüyorum' dedim. Götürdüğü hastaneden sonra hiçbir şey hatırlamıyorum. Hastaneye geldiğim zaman üstümün çıkarıldığını hissettim ve başımda oğlumu gördüm. Ondan sonra yoğun bakımda gözlerimi açtım. Başka bir şey hatırlamıyorum" dedi. 

KALP DURDURULMADAN AMELİYAT GERÇEKLEŞTİ

Universal Ege Sağlık Hastanesi Kalp Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Cüneyt Narin de, hastanın başka bir sağlık merkezinden kalp krizi ön tanısıyla anjiyo grafisi olması için hastaneye gönderildiğini belirtti. Hastanın ana damarının tamamen tıkanık, tansiyonunun düşük ve şok tablosunda olduğunu kaydeden Doç. Dr. Narin şunları anlattı:

"O sırada biz de acil bir vakadaydık. Böyle bir hastanın olduğu söylenince başka bir salon hazırlayıp çok acil şekilde hastayı ameliyathaneye aldık. Kasığından kalbi destekleyen bir pompa aygıtı yerleştirdik ki, hastanın kalbinin üzerindeki yük bir miktar azalsın ve rahatlama sağlasın. Hastanın kalbini durdurmadan atan kalpte iki damarına by-pass ameliyatı yapmayı başardık."

RİSK GÖZE ALINDI

Ameliyatı atan kalbe yapmalarının nedenini de açıklayan Doç. Dr. Narin sözlerini şöyle sürdürdü:

"O sırada hastanın şok tablosunda olmasından dolayı kalbi durdurmanın ayrı bir risk getirebileceğini planladık ve hastanın uygun bir anatomiye sahip olmasından dolayı hasta için böyle bir ameliyatın daha hayatta kalmasına yardımcı olabileceğini düşündük. Bu hastanın hayatta kalmasında en büyük etkenlerden biridir. Hastanın astım ve akciğer problemlerinin olması da bazı şeyleri zorlaştıracaktı ama süreç hem bizim için hem hasta için olumlu ilerledi. Şimdi her gün 2-3 kilometre yol yürüyebilir pozisyonda. 30 Ağustos’ta böyle bir sonuçla karşılaşmak bizim için ikinci bir bayram oldu diyebilirim."

DR TÜZÜN: TIBBEN NADİR KARŞILAŞILAN BİR DURUM

Bu tür hastaların çok büyük risk altında olduğunu ve büyük çoğunluğunun sağlık kuruluşuna ulaşmadan kaybedildiğini söyleyen Kardiyoloji Uzmanı Dr. Nurullah Tüzün de, yaşanan süreci 'mucize' olarak değerlendirirken, Özüsakız’ın yaşama dönmesinin tıbben nadir karşılaşılan bir durum olduğunu sözlerine ekledi.



BT(AÖ/COŞ)