Avukat Ahmet Çakar, Conrad Otel'de konuya ilişkin basın toplantısı düzenledi. Kendisini destekleyenlere de buradan seslenen Çakar, MHP'nin 4 Kasım 2012'de yapacağı kongreyi hatırlatarak, şunları söyledi:


"Dünyada ve Türkiye'deki siyasi gelişmelere vaziyet etmek ve gelişen siyasi olaylara Türk milliyetçiliği ülküsünün temel esas ve kriterlerine göre yön verebilmek için özümüzden kopmadan büyük değişimi gerçekleştirmeliyiz. Kasım kongresi 'Büyük Değişimin' başlangıcı olacaktır. Bu muhteşem başlangıca inancım tamdır. İstikrar, huzur, barış ve zenginlik içerisinde yaşamak Türk milletinin en tabii hakkıdır. Fakat Türkiye siyasetine hükmedenler ve muhalefette olanlar bu tabii hakları ihlal ettikleri için Türk milleti huzurdan, barıştan ve zenginlikten mahrumdur. Bir avuç zenginle meseleyi kurtaramayız. Açlık ve yoksulluk sınırında milyonlarca vatandaşımızın kıvrandığı, geçim derdinden cinnet geçiren, intihar eden veya ailesini toplu katliama tabi tutan yüzlerce acı hadiseye şahit olmaktayız."


MHP TOPLUM HAYATININ HİÇBİR ALANINDA KENDİNİ GÖSTEREMEZ HALE GETİRİLMİŞTİR


Halkın tamamını kucaklayan bir sosyal güvencenin hala tamamlanamadığını belirten Çakar, şöyle konuştu:


"Sosyolojik yapımız itibari ile töre cinayetleri önlenememekte, kadına şiddet, cezai müeyyideler artırılmasına rağmen hız kesmeden devam etmektedir. Dış destekli bölücü terör hala kan dökmeye can almaya devam edebilmektedir. Her türlü taviz verilmesine rağmen, değişim arzusu şiddetli ihtiyaçtan doğmuştur. 15 yılı aşkındır Devlet Bahçeli ve ekibinin zihniyet ve anlayışı ile yönetilen MHP, ülkücü camiayı tatmin etmediği gibi Türkiye kamuoyunu da tatmin etmemiştir. Yarım asra yakın Türk siyasi hayatında var olmuş bir parti, çok zengin siyasi bir muhtevaya ve projeye sahip olmakla birlikte bu zengin muhtevayı ve projeleri Türk halkına takdim edemediği gibi uygulamaya da koyamadığı için bir yandan ülkücüler, diğer yandan halkımız sükut-u hayale uğramıştır. Binlerce vatan evladını şehit vererek can pahasına sürdürülen siyasi mücadelenin tecrübesi, bilgi birikimi, kazandığı kıdem ve liyakat milletimizin hayatında çok önemli bir fonksiyona ve alana sahip olmasına rağmen MHP adeta toplum hayatımızın hiçbir alanında kendini gösteremez hale getirilmiştir. Daha ötesi uygulanan parti içi yönetim anlayışının gereği ülkücülerin bile hayat alanından uzaklaşmaya başladığı gözler önündedir. Ülkücüyü ülkücülükten uzaklaştırıp, partisinin bayrağı altında, vatan ve millet uğruna fikir çilesi çekerek, milleti ile buluşup, milli davanın idraklere sunulmasını sağlamaya çalışan ülkücüler, tek adam egemenliğini kabul etmedikleri için partiden ihraç edilmişlerdir."


ÜLKÜCÜ-MİLLİYETÇİ HAREKET, SÖMÜRÜ DÜZENİNİN BİR PARÇASI HALİNE GELMİŞTİR


Çakar, iktidara ve MHP yönetimine eleştirilerini şöyle dile getirdi:


"Şahsi çıkarları uğruna, milletin hak ve menfaatlerini koruma adına maskeli siyaset üreterek Türkiye'nin yıllarını heba eden siyasi iktidarların oyunlarını bozmak için siyaset üreten ve mevcut sistemin, insanı, aileyi, toplumu sömüren ve sürekli iktisadi ve sosyal bunalımlar içerisinde kıvrandıran uygulamasına 'dur' demek için göreve talip olması gereken MHP, maalesef mevcut parti yönetimimizin izlediği politika yüzünden ülkücü-milliyetçi hareket, sömürü düzeninin adeta bir parçası haline gelmiştir. Vatanını milletini ve devletini seven her vatandaşımızın söyleyebileceği ve savunacağı değerleri ve o değerlerin anayasamızda hükme dönüşmüş kırmızıçizgileri parti politikası adına beyanatlarla haftada bir ifade etmek marifet değildir. Türk halkı bir bütün halinde, bölücü unsurların istismar ettiği halk kesimleri dahil olmak üzere MHP'den meselelerin çözümü ve milli bütünlüğün, huzurun, barışın ve kardeşliğin tesis edilmesi ile ilgili, akla, mantığa ve vicdana hitap eden uygulanabilir ve sürdürülebilir bilimsel çözüm yollarının açıklanmasını beklemektedir. Partimizin, Kasım 2012 Genel Kongresi'nde '100 Akil Adam Projesi' ile yüce Türk milletinin umutlarını boşa çıkarmayacak ve MHP ile Türk milletinin gönül köprülerini kurarak bütünleşmesini sağlayacak ve topyekun 'Kalkınma ve Kardeşlik' planımızı hayata geçireceğiz. 4 Kasım 2012'de gerçekleştireceğimiz demokratik genel kongremizde, ülkücü irade tarafından genel başkanlık yarışında görevlendirme beklemekteyim."


DG-UC (MK) (FOTOĞRAF)