Kurultayın yapıldığı Ankara Arena Spor Salonu'na sevgi gösterileri arasında giren Genel Başkanı Devlet Bahçeli, AK Parti'nin son olağan kongresinde konuşma yapan Mesut Barzani kürsüye çıkarken yapılan 'Türkiye seninle gurur duyuyor' tezahüratlarını hatırlatarak; "Başbakan Erdoğan ve partisinden en bariz farkımız işte budur: AKP teröristlerle onur kazansın, bize şehit analarımızın varlığı yeter. AKP canileri alkışlasın, bize sizlerin duaları yeter" dedi.

Bahçeli, kurulmaya katılan herkese teşekkür ederken, "Bugün Ankara'da 3 hilal ayağa kalkmaktadır, Türklüğün kalp atışları gök kubbeyi çınlatmaktadır. 'Varım varolacağım, birim bir kalacağım' diyen millet evlatları Ankara'ya ulaştı. 'Yenilmedim yenilmeyeceğim, yıkılmadın yıkılmayacağım, düşmedim ve düşmeyeceğim' diyen millet sevgisi Ankara'da buluştu" diye konuştu. MHP lideri Bahçeli, konuşmasında millet için her türlü fedakarlığı yapmaya hazır olduklarını ifade ederek, şöyle dedi:

"Milliyetçi hareket varsa, çareler tükenmiş, çıkışlar tıkanmış değildir, ülkücü hareket varsa hiçbir şey bitmiş değildir. BOP Eşbaşkanına, yanına aldığı ihanet yoldaşlarına, küresel tezgahlara ve kan içen vampirlere inat biz buradayız ve millet için her fedakarlığı yapmaya hazırız. Biz Türk'ün birliğine duyduğumuz özlemden, Türk milletinin ayrı coğrafyalara düşmüş varlığının gün gelip tekrar bütünleşeceğine yönelik arayışımızdan hiç vazgeçmedik. Medeniyetler arası boğuşmaya Türk birliği can simidi olmaya adaydır. Biz bunun için varız. Bu muhteşem toplantıda Türk dünyasının mesajını buraya getiren, bizlere katkı ve destek veren her misafirimize hoşgeldiniz diyorum. Hatırlarsanız AKP zihniyeti kongre salonunda Barzani'yle gurur duymuştu, az kalsın PKK'yla ve İmralı canisiyle de gurur duyduklarını ilan edeceklerdi. Bu nedenle AKP tercihini yapmıştır, karanlık seçimini milletimizin gözü önünde gerçekleşmiştir. Onların gururu mehmetçiğin kanına akıtan, milletimizin birliğine göz yuman peşmergedir, bizim gurur kaynağımız ise Türk dünyasının her biri birbirinden değerli siz muhterem misafirlerimizsiniz. Türkiye sizinle gurur duyuyor. Varsın AKP Barzani'yle övünsün, varsın Kandil çetesinden medet umsun, Başbakan varsın şeref kartını İmralı'ya gömsün, varsın dipsiz bölücülük kuyusunda çırpınarak kendine yol bulmaya çalışşsın. Siz bunların hiçbirine bakmayın, aldırmayın. Türk milletinin gerçek övünç ve iftihar isimleri buradadır. Başbakan Erdoğan ve partisinden en bariz farkımız da işte budur: AKP teröristlerle onur kazansın, bize şehit analarımızın varlığı yeter. AKP canileri alkışlasın, bize sizlerin duaları yeter. AKP Oslo'da düşmanla masaya otursun, biz sizlerle olalım yeter. AKP Habur'da teröristi karşılasın, biz mehmetçiği karşılayalım yeter."

"ERDOĞAN'IN 2071 HEDEFİNDE TÜRK MİLLETİ YOK"

Devlet Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın '2023' hedefini 1997 yılından bu yana kendilerinin dile getirdiğini belirterek AK Parti'yi 'intihalle' suçladı. Başbakan Erdoğan'ın '2071' hedefinin aldatma olduğunu savunan Bahçeli, şunları söyledi:

"Her şeyden önce Malazgirt Zaferi'nin 1000'inci yıl dönümünde Anadolu'da Allah muhafaza millet kalmayacaktır. AKP zihniyeti dağılmış, örselenmiş, parçalanmış bir millet rüyasını gerçekleştirme arayışındadır. 1071'in hatıra ve emanetine ihanet olan bu durumun, bizim neznimizde kabulü mümkün değildir. Başbakan'ın 2071 hedefinde Türk milleti, Türk kimliği, Türk yoktur. Başbakan'ın 2071 hedefinde Türk vatanı da yoktur. AKP'nin neden olduğu 2'nci fetret devri kapandıktan sonra süper güç Türkiye'ye ulaşmak yolunda en önemli engel bertaraf edilmiş olacaktır. Geçmişin çok, bugünün az konuşulduğu, yarının hiç konuşulmadığı fikir ve siyasi ortamın yaygınlaşması hepimizi düşündürmelidir. Tarih bizim için paha biçilmezdir. Ancak yalnızca dünle oyalanarak, mazideki ihtişamla yetinerek kendini tekrarlayan bir anlayışın bizi giderek milli hedeflerimizden uzaklaştırması riski herkesi, bilhassa siyasi sorumluluk mevkiinde bulunanları kaygılandırmalıdır" dedi.

"AKP TÜRK MİLLETİNİN TARİHİNDE 5'İNCİ BÜYÜK TEHDİTTİR"

Bugünü anlamak için düne bakılması gerektiğini ifade eden Devlet Bahçeli, Türk milletinin tarihinde 5 büyük kırılmanın görüldüğünü söyledi. MHP lideri; şöyle devam etti:

"İlk olarak, 630 yılında Göktürk kağanı'nın Çinlilerle girdiği mücadeleden mağlubiyetle ayrılmasıdır. Bunun sonucunda Orta Asya'daki Türk hakimiyeti büyük bir darbe almıştır. İkinci olarak 1243 yılında Sivas'ın Kösedağı mevkiinde İlhanlı Devleti'nin Anadolu Selçukluları çevirme hareketiyle yenilgiye uğratmasıdır. Üçüncü olarak 1402 tarihinde Ankara'nın Çubuk Ovası'nda Timur'un Beyazıt'ı bozguna uğratarak fetret devrininin fitilini tutuşturmasıdır. Dördüncü olarak 1. Dünya Savaşı'nın ardından son yurdumuzun itilaf devletleri tarafından işgal altına alınmasıdır ki yakın tarihimizin en hazin ve ibretlik hadiseleri bu şekilde cereyan etmiştir. Yaşadıklarımızdan ve çıkardığımız tecrübelerden sonra 3 Kasım 2002 tarihinde iktidara gelişi Türk milletinin 5'inci yıkım ve muhatap kaldığı tehdittir. İlk dört kötü hadise savaşlarla oluşurken beşincisi demokratik vasıtalarla meydana gelmiştir. Türkiye on yıldan beri AKP iktidarı tarafından yönetilmektedir. Bu on yıl kaybın, israfın, teslimiyetin ve onursuzluğun neticeleriyle şekillenmiştir. İnançlarımız istismar edilmiş, milli varlıklarımız kuşatmaya alınmıştır. Türk milletinin 1000 yıllık kardeşliği saldırı ve tahriklere maruz kalmıştır. Sözde Kürt sorunu çerçevesinde kurulan taciz ve kışkırtma kampanyası milletimizin birliği sarsmış, etnik bölücü teröre imkan ve ortam sağlamıştır. AKP'yle bir bölücülüğün ismi hak arayışı, tavizin ismi dik duruş, krizin ismi fırsat, boyun eğmenin ismi çözüm, teröristle pazarlığın ismi barış olarak tanımlanmıştır."

Bahçeli, bugün gelinen noktanın haklılıklarını ortaya çıkardığını, yıllardan bu yana AK Parti'ye "Türk milletinin kimliğiyle oynamayın sonuçları vahim olur" dediklerini, haklı çıktıklarını anlatırken, şöyle dedi:

"Türk milletinin kardeşliğini harap edecek plan, proje ve yaklaşımlardan uzak durun' dedik, haklı çıktık. 'Yıkım projesinden vazgeçin, Türk milletinin 36 parçaya ayırma izansızlığından uzak durun yoksa birlikte yaşama ruhu zedelenecek' dedik, haklı çıktık. 'Sözde Kürt sorununu tanımadan uzaklaşın' dedik, haklı çıktık. 'Anadilde eğitime sıcak bakmayın, devlet eliyle mahalli dillere kucak açmayın, alt kültürleri tanıma şuursuzluğunu bırakın yoksa bölücülükle baş edemezsiniz' dedik, haklı çıktık. 'Bebek katiliyle pazarlık yapıyorsunuz, bizimle şeref polemiğine girmeyin altında kalırsınız' dedik, haklı çıktık. 'İmralı canisiyle görüşmeyin, müebbet hapis cezası almış terör kuklasını muhatap almayın aksi halde İmralı'yı siyasallaştırır ve örgütü yönetmesini kolaylaştırırsınız' dedik, haklı çıktık. 'Barzani'ye güvenmeyin kediye ciğer emanet etmeyin, Türkmenlerin hakkını koruyun' dedik, haklı çıktık. 'Dersim isyanını alkışlamayın, isyancıları kutsamayın, tarihimize ve millet vicdanına hakaret etmiş olursunuz' dedik, haklı çıktık. AKP'ye ne dediysek haklı çıktık. Kim partimize baston, vagon diyorsa küstahlığın, ahlaksızlığın dibine batmıştır. Kim partimizi bazen AKP'yle bazen CHP'yle aynı kalıba sokuyorsa haysiyet fukaralığının çukuruna düşmüştür. Kim AKP-CHP-BDP-PKK'dan oluşan bölücülük kartelinin içine bizi sıkıştırmaya çalışıyorsa aklını kaybetmiş, vicdanını esir bırakmıştır." 

"UNUTMADIK" VURGUSU

Partisinin pasif kaldığı ve hesap sormadığı eleştirilerine de yanıt veren Bahçeli sert mesajlar vererek şöyle konuştu; MHP'ye 'Tabela partisi', 'kandan geçinenler', 'yavru muhalefet', 'şehit istismarcıları' diyen sahteliği, ucuzluğu ve hamaset bezirganlarını unutmadıklarını söyledi. MHP lideri şöyle devam etti:

"Bürokraside yaşanan milliyetçi memur kıyımını, tayinleri, görevden almaları, haksız disiplin cezalarını unutmuş değiliz. Biz ahlaksız ve çirkin yöntemleriyle partimizi baraj altına çekmeye çalışan aşağılık komploları, azmettiricilerini ve ortaklarını hiç unutmuş değiliz. Biz Türkiye'nin bölünmesine razı edebilmek için MHP üzerinden süren operasyonları unutmuş değiliz. Biz telefon dinlemelerini, sınav rezaletlerini, özel hayatı ihlal eden izlemeleri, içeriye atılan yazarları, gazetecileri, askerleri buna ilave olarak kitap toplatma kumpaslarını unutmuş değiliz. Biz köşelerine dedikodu yazarlığı yapanları, okyanus ötesi vesayetinde bulunanları, kötü adamları ve asılsız ithamlarını, itibarımızı ve güvenirliğimizi sıfıra indirmeye çalışan şerefsizlikleri de unutmuş değiliz. Bunları unuttuğumuzu ağzına dolayanlar kimlerin ipine tutunduklarını görmeli ve biraz insafları varsa bunu da itiraf etmeleridirler. Unutmadığımız ne varsa sürekli diri tuttuğumuz öfkemizle birleştirip 3 hilal ve ülkücüler üzerinden kötülük planlayanların yakalarından tutup birer birer yaptıklarının bedelini yargı önünde ödeteceğiz. Bizim Türk milletine yan bakan herkesle hesabımız vardır."

"KÜRT SORUNU YOKTUR"

Devlet Bahçeli, konuşmasında terör konusuna da geniş yer ayırdı. Bahçeli, Türkiye'de Kürt sorununun olmadığını, 'Anadilde eğitim, savunma hakkı, özerklik, federasyon gibi söylemlerin emperyalistler tarafından binlerce yıldır birlikte yaşayanları bölmeye yönelik çabaları' olarak nitelendirdi. Kürtler'in bu ülkede bir azınlık olmadığını belirten Bahçeli, Kürtler'i Türk milletinin asli ve temel unsuru olduğunu savundu. Türk milletinin mozaik olmadığını söyleyen Bahçeli, AK Parti ve CHP'nin bu asılsız sorunun ardına takıldığını savundu. Bahçeli, sürecin böyle devam etmesi durumunda Türkiye'nin bölünmeye gideceğini, şu anda buna karşı duran tek gücün MHP olduğunu savundu. Ülkücü Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Meclis Başkanı'nın hayal olmadığını vurgulayan Bahçeli, herkes kendilerine karşı olsa da mücadeleye devam edeceklerini ve bu mücadeleden başarıyla çıkacaklarını dile getirdi.

BAHÇELİ'DEN 9 MADDELİK LİSTE

Bahçeli, 10'uncu Olağan Büyük Kurultay'da belirledikleri milli mutabakat ve hususları açıklayarak, bu hususların herkes tarafından bilinmesini istediğini söyledi. Bahçeli'nin açıkladığı hususlar ise şöyle:

"Türkiye Devleti sokakta bulunmamıştır. Sokağa, teröre ve AKP'ye teslim edilmeyecektir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti tektir, ülkesi ve milleti bir bütündür.  Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kurucusu ve sahibi topyekun büyük Türk milletidir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes, il, ırk, din, dil ve mezhep farkına bakılmaksızın cumhuriyetin eşit ve saygın fertleridir. Ve Türklük üst ve vazgeçilmez kimliğimizdir. Türk milletine yeni kimlik ve isim arayışları boş ve nafile faaliyetler olarak kalmaya mahkumdur. Türk milleti varsa Türkiye Cumhuriyeti Devleti de ilelebet payidar kalacaktır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ve büyük Türk milletinin varlığına Türk milliyetçileri bir, iri ve diri olduktan sonra kimse son ihanet vuruşunu yapamayacak ve kabus rüyaları gerçekleşmeyecektir. Bu yüzden milliyetçi-ülkücü hareketin hain emeller karşısında tepkisiz kalması asla düşünülmeyecektir. Türkiye bizimdir, bu aziz vatan hepimizindir. Ve bunun için haykırarak diyoruzki: Türk milleti, sensiz asla."

KURULTAYDAN NOTLAR

* MHP 10. Olağan Büyük Kurultayı’nın yapıldığı Ankara Arena Spor Salonu tamamen doldu. Dışarıda kalan partililer için salonun bahçesinde çadır kuruldu.

* 1216 delegenin oy kullanacağı kurulyat için yaklaşık Parti merkezine yaklaşık 950 gazetecinin akredite olduğu belirtildi.

* Bahçeli salona posterlerinin asılmamasını istemişti. Kurultay salonunda sadece Atatürk ve Alparslan Türkeş'in posterleri yer aldı.

* Genel Başkan adayı Koray Aydın'ı destekleyen partililer Bahçeli ile özdeşleşen 'devlet'in başına devlet gelecek' sloganını 'devletin başına koray gelecek' diye  değiştirerek kullandı.

* Divan Başkanı seçilen Tuğrul Türkeş konuşmasının başında 'babamın partisinin kurultayı'na hoş geldiniz' sözleri salondaki partililer tarafından büyük alkış aldı.

* Devlet Bahçeli'nin salonda yaptığı konuşma yaklaşık 2 saat sürdü. Bahçeli'nin konuşması sırasında Kurultay'da görevli olan bazı genç yaştaki partililer yorgun düşerek uyudu.