Başbakan Ahmet Davutoğlu konuşmasına Türkiye ve Almanya'nın hem siyasi, hem ekonomik olarak ilişkileri olduğunu söyleyerek başladı. İki ülke arasındaki ilişkilerin stratejik bir boyut kazanması için bir mekanizma kurulması konusunda mutabık kalındığını belirten Davutoğlu, ‘Bu bağlamda Ocak ayında başbakanlar olarak biraraya geleceğiz' dedi. Davutoğlu bu buluşmaya savunma, dışişleri ve ekonomi bakanlarının da katılacağını belirtti.
Davutoğlu görüşmede özellikle küresel, bölgesel sorunları ele aldıklarını, Ortadoğu ve Suriye'deki durumu görüştüklerini, özellikle beş yıldır Suriye'de insani bir trajediye dönüşen sorundan duyulan rahatsızlığı dile getirdiklerini vurguladı. Davutoğlu, Suriye sorununa çözüm bulunmadan mülteci sorununa çözüm bulunamayacağını ifade etti.
'Yasadışı göçe tek başına çözüm bulunamaz'
Davutoğlu görüşmede dört önemli başlığın ön plana çıktığını söyledi. İlk konununun mülteciler olduğunu belirten Davutoğlu, “Yasadışı göç hiçbir ülkenin tek başına başedebileceği bir sorun değildir. Suriye ve göç konuları, ne Türkiye, ne de Almanya'nın meselesidir. Bu, küresel bir sorundur. Bütün ülkelerin bu soruna çözüm bulması için işbirliği şarttır” dedi.
Davutoğlu Avrupa'da birçok lider mülteci sorununa seyirci kalırken, Merkel'in bu konuda inisiyatif geliştirerek duyarlılık oluşmasını sağladığını, bunu takdir ettiklerini belirtti.
'Külfet paylaşılmalı'
Göç ve mülteciler konusunda külfetin eşit paylaşılması gerektiğinin altını çizen Davutoğlu, Türkiye'nin bu konuda uzun süre yalnız bırakıldığını belirtti. Davutoğlu görüşmede mülteciler konusunun yanı sıra Türk vatandaşlarına vize muafiyeti sağlanmasının da ele alındığını ifade etti. Davutoğlu, Geri Kabul Anlaşması'nın yasal anlamda göç sorununu çözeceğini belirtti. Davutoğlu, "2017 için planlanan Schengen konusunu 2016 içinde tamamlayabilmek için ciddi bir çaba sarf ediyoruz. Umut ediyoruz ki 2016 Temmuz ayı ile birlikte hem Geri Kabul Anlaşması, hem de Schengen Anlaşması devreye girer" dedi.
Türkiye'nin AB üyelik sürecine ivme kazandırılmasının da ele alındığını söyleyen Davutoğlu, mülteci krizinden sonra Türkiye'ye yeni bir AB perspektifinin kazandırılmasını istediklerini ve ‘Ahde vefa' ilişkisi çerçevesinde yeni fasılların açılmasını istediklerini belirtti.
Davutoğlu son olarak Türkiye'nin AB zirvelerine katılımını ele aldıklarını, Türkiye'nin yeniden AB fotoğrafında yer alması gerektiğini ifade etti. Davutoğlu görüşmede ayrıca 1915 olayları çerçevesinde Alman Parlamentosu'nda yapılan görüşmelere de değinerek, ‘Bu konudaki tartışmaların Avrupa'da daha akademik çerçevede yürütülmesini istiyoruz' dedi.
Merkel Ankara'da ölenlere başsağlığı diledi
Merkel'se konuşmasına Ankara saldırısı nedeniyle başsağlığı dileyerek başladı. Almanya Başbakanı çok kapsamlı bir görüşme gerçekleştirdiklerini, Suriye ve Irak'taki gelişmeleri masaya yatırdıklarını belirtti.
Merkel görüşme başlıklarını, mülteci krizi, vize muafiyeti, mülteciler konusunda külfetin paylaşılması ve Türkiye-AB ilişkileri olarak sıraladı. Vize konusunda destek vermeye hazır olduklarını söyleyen Merkel, ‘Bu süreci önce ilerletmek istiyoruz. Vize konusunda bazı talepler var. Bunun için karşılıklı olarak çalışmak gerekir. Elbette bizim taleplerimiz var" dedi.
'Kontrolsüz kriz'
Kontrolsüz bir krizle karşı karşıya olduklarını vurgulayan Merkel, Türkiye'nin mülteciler konusunda uluslararası yardım almadığını bildiklerini, Türkiye'nin 2 milyondan fazla Suriyeli'ye kapılarını açtığını, ülkede ayrıca 100 binden fazla Iraklı'nın da olduğunu hatırlattı. Merkel, ‘Türkiye büyük bir görev üstlendi. Mültecilerden dolayı baskı da oluştu. Hedeflerimiz var. AB olarak, Almanya olarak destekleyeceğiz. Özellikle yasadışı göç konusunda bazı hususlar var. Buna paralel olarak yasal göçü nasıl şekillendirebileceğimiz sorusuna da kafa yormalıyız' dedi.
Merkel Türkiye-AB ilişkilerine değinerek, 'AB üyeliği ucu açık bir husus. Almanya 17 nolu faslı açmak istiyor. 23 ve 24 nolu fasıl üzerinde de konuşabiliriz. Ancak 17 nolu faslı açmak istiyoruz. Eskiden Türkiye toplantılara katılıyordu. Şimdi yeniden toplantılara nasıl dahil edilebileceğini düşünmemiz gerekiyor” dedi.
BARIŞ SÜRECİ ÖN PLANA ÇIKARILSIN
Almanya ve Türkiye'nin ortak çıkarları olduğunun altını çizen Merkel, “Almanya herşeyden önce istikrarlı bir Türkiye'nin oluşmasını istiyor. İstikrarsızlık istemiyoruz seçimlerden sonra da özellikle Kürtlerle yeniden barış süreci konusunun ön plana çıkarılmasını diliyoruz” diye konuştu. DW, HT/TY
