Olay, 27 Ocak'ta Çukurova Üniversitesi Kampüs alanındaki markette meydana geldi. İddiaya göre, Ali Şeker, müşteri beklerken saat 23.15'te içeri giren kar maskeli bir kişi, elindeki tabancayı doğrultup, "Çabuk paraları ver" dedi. Ali Şeker ile dışarıdaki meyve kasalarını içeri taşıyan işyeri çalışanı Seydi Alaca şaka yapıldığını sandı. Alaca, soyguncuya, "İndir o silahı" diye seslendi. Soyguncu, "Kıpırdama, seni vururum" diye bağırınca Seydi Alaca, marketten koşarak dışarı çıkıp polisi aradı. Bu sırada kasada oturan Ali Şeker'in verdiği yaklaşık bin lirayı alan soyguncu koşarak uzaklaştı. İhbar üzerine çalışma başlatan polis, 40 dakika kadar sonra olayın şüphelileri 30 yaşındaki Rasim Özen, 29 yaşındaki Serkan Özcan, ağabeyi 36 yaşındaki Erkan Özcan ile 21 yaşındaki Orhan Yumru'yu, Mithat Özsan Bulvarı üzerinde otomobillerini durdurup, yakaladı. Otomobilde yapılan aramada bir kar maskesi ele geçirildi.

SESİNDEN TANIDI

Üzerlerindeki kıyafetleri değiştiren, yüzlerinde de maske olmayan şüphelileri tek tek inceleyen Seydi Alaca, gaspçıyı tanıyamadı. Bunun üzerine polis, şüphelileri ses testine soktu. Arkaları dönük olarak duran şüphelilerden tek tek, "Bu bir soygundur, çabuk kasadaki paraları ver" diye bağırmaları istendi. Alaca, aynı cümleyi tekrarlayan şüphelilerden Serkan Özcan'ın sesi ile gaspçının sesinin aynı olduğunu söyledi.

İfadelerinde suçlamaları kabul etmeyen şüphelilerden 3'ü çıkarıldıkları nöbetçi mahkemede tutuklanırken, Orhan Yumru tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

15'ER YIL HAPİSLERİ İSTENİYOR

Soruşturmasını tamamlayan Cumhuriyet savcısı, olayla ilgili iddianame hazırladı. Adana 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede sanıklar hakkında 'nitelikli yağma' suçundan 15'er yıla kadar hapis cezası istendi.

Davanın iddianamesinde ise market sahibi Ali Şeker ile işyeri çalışanı Seydi Alaca'nın silahlı soygunu ilk anda şaka sanıp, ciddiye almadıkları vurgulandı. Ali Şeker ifadesinde, "Silahlı soyguncu markete girdiğinde 'Çabuk paraları ver' dedi. Ben de şaka yapıldığını sandım. Seydi Alaca da benim gibi şaka yapıldığını düşünmüş. Seydi'nin de 'İndir o silahı' demesi üzerine dönüp, 'Kıpırdama seni de vurum' diye bağırınca gerçek soygun olduğunu anladık. Kasadaki parayı verdikten sonra kaçtı" dedi.

Öleceğini düşünüp, marketten kaçtığını söyleyen Seydi Alaca ise olayı şöyle anlattı:

"Dışarıdaki meyve kasalarını içeriye taşıyordum. Kasada duran patronuma kar maskeli bir kişinin silah doğrultarak 'Kasadaki paraları boşalt' dediğini duydum. Kendisinin şaka yaptığını zannederek 'Bırak o tabancayı' dedim. Bunun üzerine tabancayı bana doğrultarak 'Kıpırdama seni vururum' dedi. Ben de dışarı kaçarak polisi aradım."

Sanıkların yargılanmasına önümüzdeki günlerde başlanacak.



MKA(OA/CK)