KCK’ya yönelik açılan ikinci davanın üçüncü duruşması, salondaki yoğunluk nedeniyle 1 saat geç başladı. Çoğu avukat olan 37’i tutuklu 50 sanığın yargılandığı davada tutuklu sanık Davut Uzunköprü savunma yaptı.

SANIK UZUNKÖPRÜ: İDDİALAR GERÇEK DIŞI

İddianamede yer alan suçlamaları kabul etmediğini belirten Uzunköprü “Müvekkilim Abdullah Öcalan’la kendi insiyatifimle görüştüm. Önderlik Komitesinden talimat aldığım şeklindeki iddialar gerçek dışıdır. Bu görüşmeler 13 yıldan beri devam eden görüşmelerdir. Eğer soruşturmanın başlamasından önce bin kere görüşmeye gitmiş olsam bugün burada sanık olmayacaktım. Ama soruşturma başladıktan sonra gittiğim için sanık olarak buradayım" dedi. Uzunköprü, tutuklu kaldığı süre gözönüne alınarak tahliyesini istedi.

SANIK ERBAŞ SAVUNMASINI KÜRTÇE YAPMAK İSTEDİ

Uzunköprü’nun ardından tutuklu sanık Doğan Erbaş, savunma yaptı. Erbaş, savunmasını Kürtçe yapmak istediğini belirtti. Dün mahkemenin başında Erbaş’ın Türkçe konuştuğunu hatırlatan mahkeme başkanı Mehmet Ekinci, “Duruşmanın başında Türkçe konuştunuz ama şimdi öyle yapmak istiyorsunuz galiba. Buyurun oturun" dedi.

SANIK CEMO TÜYSÜZ: ÖRGÜTÜN VERDİĞİ TALİMAT YOK

Tutuklu sanık Cemo Tüysüz savunma yaptı. Öcalan ile yaptığı görüşmelerin kendi iradesi ile gerçekleştirdiğini söyleyen tutuklu sanık avukat Tüysüz, “Örgütün bana verdiği bir talimat ya da belge yoktur. Bugün imkan ben yine müvekkilim Öcalan ile görüşürüm. Burada kelime oyunları ile suçlama üretilmeye çalışılmış" diye konuştu.

“BÜROSUNDA EL BOMBASI BULUNDU DEDİLER"

Aramalarda bürosunda el bombası bulunduğuna yönelik iddialar olduğunu belirten Tüysüz, “ Aramalar sırasında polisler, iyi bir şey bulmuşlar gibi el bombası bulduk diye konuşuyorlardı. Ne el bombası diye sordum. Ellerindeki yuvarlak bir şeyi gösterdiler. Bomba mı bilmiyorum. Seri numarasının alınmasını istedim.Ancak daha sonra bu el bombası nedense davaya yansımadı" ifadelerini kullandı.


(BB)