oğlu 4 yaşındaki Arda Orhan İreyici, 6 aydır lösemi hastalığının pençesinde hayata tutunmaya çalışıyor. Yaş günü pastasının mumlarını hasta yatağında üfleyen minik Arda, sağlığına kavuşabilmek için kendisine uygun kemik iliği verecek donörün yolunu gözlüyor.

Yüzünde oluşan kırmızı benekler nedeniyle hastaneye götürülen ve yapılan tetkikler sonucu lösemi olduğu ortaya çıkınca Adana'daki özel bir hastanede tedavisini başlanan Arda'nın babası Fen Bilgisi öğretmeni 39 yaşındaki Ercan İreyici, özel bir okuldaki görevini bırakıp, her gün biraz daha ölüme yaklaşan oğluna uygun kemik iliğinin bulunması için dua ediyor. Eşi Gönül İreyici'nin sosyal güvencelerinin devam etmesi, hem de ekonomik açıdan ayakta kalabilmeleri için özel bankadaki görevine devam ettiğini belirten Ercan İreyici, "Oğlumun yaşaması ilik nakline bağlı. Bunun için donör olmak isteyen binlerce insan var. 10 kişinin masrafı 5-6 bin lirayı buluyor. İnsanlar zaman ve ekonomik açıdan Ankara ve İstanbul'a gitmek istemiyor. Biz ekonomik olarak da tükendik. Acilen bölgeye bir ilik bankası merkezi veya şubesi kurulmalı. Bu sadece oğlum için değil, başka çocuklar için de gerekli" dedi.

Oğlunun her gün biraz daha eridiğini, 6 ayda 26 kilodan 16 kiloya düştüğünü belirten Ercan İreyici, "Sürekli kendini sorguluyor. 'Baba ben ne yanlış yaptım ki, bu hastalığa yakalandım?' diye soruyor. Havuza gidip yüzmek istediğini, kreşteki arkadaşlarını özlediğini söylüyor. 'Ben eski hayatıma dönmek istiyorum' diyor. Bizim tek yapabileceğimiz şey uygun bir verici bulmak. O da bu şartlarda çok çok zor" diye gözyaşı döküp, yardım istedi.

"TORUNUMU KURTARIN"

Torunu için gözyaşı döken 64 yaşındaki Sami Buğdaycı da "Yanına vardığımda 'Dede neden ben hasta oldum?' diyor, eski haline dönmek istiyor. Buradan duyarlı Türk milletine çağrıda bulunuyorum; yardımcı olun, torunumu kurtarın. Bugün bize, yarın size, hepimizin başına gelebilir" diye seslendi.

NASIL İLİK DONÖRÜ OLUNUR?

Sağlık durumu uygun 18-50 yaşındaki herkes kemik iliği bankasına gidip başvuru formu doldurabiliyor. Bir tüp kan verenler bulaşıcı hastalık testinden geçiriliyor. Hastalık taşımıyorsa bankaya kaydediliyor. Gönüllü vericinin kayıtları bilgisayara işleniyor. Kemik iliğine ihtiyaç duyan hastalarla uyum sağlarsa daha ileri tetkik için çağrılıyor. Uygun bulunan vericinin kanı bir kolundan alınıp cihazdan geçirildikten sonra diğer kolundan geri veriliyor. Bu işlem sırasında elde edilen kemik iliği hastaya veriliyor.

İkinci yöntemde ise, anestezi altında vericinin leğen kemiğinden özel iğneler aracılığı ile kemik iliği alınıyor. Operasyon ve dikiş gerektirmiyor ve acı vermiyor. Kemik iliği vericisi ertesi gün işine dönüyor.

Türkiye'de Ankara, İstanbul, İzmir, Konya ve Antalya'da kemik iliği merkezleri bulunuyor.

Bu merkezlerin adları şöyle:

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi İbni Sina Hastanesi Akrabalık Dışı Kemik İliği ve Kordon Kanı Bankası, Çapa Tıp Fakültesi İlik ve Doku Nakli Merkezi, Ege Üniversitesi Kan Merkezi, Selçuk Üniversitesi Meram Kan Merkezi, Akdeniz Üniversitesi Kan Merkezi.



MKA(OA/İD)