Balta, teknenin alabora olmasından sonra bir balıkçı teknesinin kendilerini gördüğünü, üzerlerine projektör tuttuğunu ancak bağırmalarına rağmen balıkçı teknesinin geri döndüğünü ileri sürdü.


TEKNE BİZİ FIRLATTI


Bülent Balta, yaşadıklarını anlatırken şunları söyledi:


"Biz biraz hız yaptık galiba. Fiber tekneydi. Arkada motoru vardı. Alabora oldu demeyelim. Bizi fırlattı. Tekneden attı. Tekne de ters döndü. Yüzerek tekrar teknenin yanına geldik, tutunduk. Yarım saat kadar böyle kaldık. Kıyı gözükmüyordu. Ama büyük ışıklar görünüyordu. Havanın tam kapanma saatleriydi. O sırada herkes telaş yapmadan bir karar verdik. Biz burada biraz daha kalırsak, bizi kimse bulamaz diye konuştuk. Birbirimizi teselli etmeye başladık. Hepimizin telefonu kapalı. 'Muhakkak birileri gelecek' dedik.


Hatta bir balıkçı teknesi geldi. Bayağı bir etrafımızda döndü. Arkasında ağ olan, gır gır denilen türden tekneydi. Bize projektörle ışık yaktı. Gördü bizi. Gördü ama tekrar gitti. Yüzde yüz bizi gördü. Projektörlerle sadece iki defa ışık tuttu. Hepimiz birden bağırdık. Sonra o gittikten sonra hepimiz kararlaştırdık. Kıyıya kadar yüzecek kim var diye.


SAHİL GÜVENLİĞE İHBAR YAPILMIŞ


Sonra kıyıya çıktığımda sahil güvenlik geldiğinde söyledi. İki saat önce bizim için ihbarda bulunmuşlar. Sahil Güvenlik ‘Güzelce’ye kadar geldik. Yanlış ihbar diye bizi geri çevirdiler’ dedi.  İsmail ile kıyıya yüzmeye karar verdik . Daha sonra 'Kıyıya kadar yüzecek kim var?' diye konuştuk. Arkadaşım İsmail daha iyi yüzüyordu. Ben kıyıya kadar yüzer miyim, diye cesaret edemem. Sonra o zaman İsmail’e ‘beraber yüzelim’ dedim. Birbirimize destek oluruz diye birlikte yüzmeye başladık. İsmail bayağı iyi kulaç atıyordu. Benim üzerimde giysilerim vardı. O sadece şort giyiliydi. Yüzmeye başlayınca birbirimize yakındık. Ben biraz uzaklaşınca İsmail yanıma geliyordu. Mavi bir ışık vardı. Oraya doğru yüzüyorduk. Ama sırt üstü yüzdüğüm için akıntı beni götürüyor, o tarafa yüzemiyordum. Bayağı bir mesafe kaldı. Aradan ne kadar geçti bilmiyorum. Daha sonra ikimizde de ses gitti. Ona bağırdım. Ancak cevap alamadım. Sonra kıyıya geldim. Kıyıda iki tane balıkçı vardı. Bağırınca beni kıyıda sağolsun onlar buldu. Beni aldılar, kustum. Diğer üç arkadaş tekneye tutunmuştu. Yarım saat sonra belediyenin can kurtaranları geldi. Balıkçılarla birlikte teknenin olduğu yere gittik.


3.5 BUÇUK SUDA KALMIŞIM


Ama tekne yerinde yoktu. Yaklaşık 1.5 saat sonra sahil güvenlik geldi. Onlar da aramak için açığa gittiler. Ama bulamadılar. Balıkçıların dediğine göre yaklaşık 3.5 saat suda kalmışım. Yüzmeye başladığımızda hava kararmamıştı. Balıkçıların beni bulduğunda saat 23.00’ü geçiyordu. Diğer arkadaşım İsmail ile çok yakında yüzüyorduk. Buradan caddeye kadar (yaklaşık 100 metre) Beni önce Selimpaşa Devlet Hastanesi’ne götürdüler. Daha sonra Şişli’de özel bir hastaneye sevk ettiler. Tedavim bitti ve taburcu ettiler.”


MÖ (MK) (FOTOĞRAF)