Merkez Osmangazi İlçesi’ne bağlı Hamitler Mahallesi’nde yaşayan İzci Ailesi’nin iki çocuğunun küçüğü Leyla’nın, doğuştan sırtında eğirilik ve iki kalçasında da çıkık tespit edildi. Eskicilik yaparak ailesinin geçimini sağlayan ve Yeşil Kart sahibi olan baba Efendi İzci, kızını 5 yıl önce Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne götürdü. Leyla'nın sırtına Doç. Dr. Alpaslan Öztürk tarafından platin takıldı. Bu platinin daha sonra kırıldığını söyleyen Efendi İzci, kızının aynı hekim tarafından bir kez daha ameliyata aldığını belirterek, "Kırılan platin ikinci ameliyat ile çıkartıldı. Bunun yerine yenisi takıldı. Bir süre sonra bu platin de kırıldı ve aynı doktor tarafından üçüncüsü takıldı. Ancak bu platin de kırılınca ben de doktor hakkında Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundum" dedi.

'ŞİKAYETÇİ OLUNCA KIZIMA ARTIK BAKMADI'

Bu suç duyurusu sonrası Doç. Dr. Öztürk’ün kızını bir daha tedavi etmeyerek, Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne sevk ettiğini belirten Efendi İzci, burada da kızıyla ilgilenilmediğini öne sürdü. İzci yaşadıklarını şöyle anlattı:

"'Bugün git, yarın gel' diyerek, bizi  bu zamana kadar oyaladılar. Kızım, sırtında kırık platinle yaşamak zorunda bırakıldı. Evladım her gün acılar içinde yaşıyor. Benim çocuğumun hayatı bu kadar mı ucuz? Onun bir an önce tedavi olması gerekiyor. Param olmadığı için yavrumu özel hasteneye götüremiyorum. Leyla bu zamana kadar hiç yürüyemedi. Hep emeklemek zorunda kaldı. Elleri, üzerinde emeklemekten dolayı nasır tuttu. Okula gidemedi. Bir tek arkadaşı dahi yok. Ben kızımın artık yürümesini, koşmasını, eğitimine devam etmesini ve edineceği arkadaşlarıyla özgürce gezmesini istiyorum."

'AİLENİN TEPKİSİ NEDENİYLE TEDAVİ ETMEKTEN VAZGEÇTİM'

Baba Efendi İzci'nin suçladığı, halen Şevket Yılmaz Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde Başhekim Yardımcısı olarak görev yapan Doç. Dr. Alpsaslan Öztürk, hastasının tedavisini artık üstlenmediğini doğruladı. Doç. Dr. Öztürk, Efendi İzci'nin iddiasıyla ilgili olarak şunları söyledi:

"Leyla’ya yaptığımız ilk operasyonda, sırtına platini yerleştirdik. Sırtındaki eğiriliği düzeltmek için taktığımız bu platini, belli zaman aralıklarıyla değiştirmemiz gerekiyor. Çünkü o daha çocuk ve vücudu gelişiyor, boyu uzuyor. Boyu uzadıkça, sırtındaki platin yetersiz kalıyor. Biz de daha sonra yaptığımız her iki operasyonla bu platini yeniledik. Leyla, buluğ çağına gelene kadar belli aralıklarla ameliyat olması gerekiyor. Ancak ailesi beni şikayet edince, ben de artık küçük kızın tedavisini üstlenmekten vazgeçtim. Çünkü, yaptığımız her operasyon riskli. Allah göstermesin Leyla’ya operasyon sırasında birşey olsa, ailenin vereceği tepkiyi bilemediğim için vazgeçtim. Ancak babasına, kızını Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne götürmesini istedim, doktor arkadaşlarımı önerdim. Fakat aile bana tepkili olduğu için bir türlü onları ikna edemedim." 

'ÇOCUKLUĞUMU YAŞAMAK İSTİYORUM'

Ailesi ile doktoru arasında yaşanan anlaşmazlığın ortasında kalan talihsiz Leyla ise tedavisinin bir an önce yapılmasını istedi. Leyla İzci, "Ben de diğer çocuklar gibi, dışarıda koşmak ve yürümek istiyorum. Yaşıtlarım okula gidiyor. Ben ise emekleyerek evin içerisinde zorlukla dolaşıyorum. Bana yardım edilmesini istiyorum. Yetkililer sesimi lütfen duysun. Bu zamana kadar yaşayamadığım çocuğukluğumu yaşamak istiyorum" diye konuştu.

Anne Nurten İzci de, kızının tedavisi için Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dan ve Sağlık Bakanı Recep Akdağ’dan yardım isteyerek, gözyaşı döktü.

IA,FK(FK/COŞ)