Özbek Köyü meydanına yaklaşık 700 metre, köyün su depolarına ise 400 metre uzaklıkta işletilmek istenilen taş ocağı yargıya taşındı. Özbek Köyü Muhtarı Işık Erdoğan, taş ocağını işletecek firmanın ruhsat aldığı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden İşleri Genel Müdürlüğü, ÇED raporu ile işletme izni veren İzmir İl Özel İdaresi'ne dava açtıklarını söyledi. Erdoğan, davaların idare mahkemesi tarafından kabul edildiğini ve karşı taraftan savunmalarının istendiğini dile getirdi.

'TURİZME HAZIRLANIRKEN, TAŞ OCAĞI ORTAYA ÇIKTI' 

Taş ocağının işletileceği alanda inceleme yapan İzmir İl Genel Meclisi Çevre Komisyonu üyelerine bilgi veren Muhtar Işık Erdoğan, taş ocağının köyün su havzasına 400 metre uzaklıkta olduğunu, yeraltı sularının dinamit patlatılmasından etkileneceğini söyledi. Taş ocağının zeytinlikler arasında bulunduğuna da dikkati çeken Erdoğan şöyle dedi:

"Biz köyümüzü turizme açmaya çalışıyorduk. Bir iki yatırımcı da bulmuştuk, ancak taş ocağı ortaya çıkınca turizm yatırımı yapacaklar kaçtı. Hangi akla hizmet köyün hemen dibine ruhsat verdiklerini bir türlü anlamıyoruz. Taş ocağının işletilmesi demek, her gün onlarca kamyonun köy meydanından geçmesi, çıkacak tozların köyü yaşanmaz hale getirmesi demek."

'MASA BAŞINDA VERİLEN KARARLAR'

İl Genel Meclisi Çevre Komisyonu Başkanı Nesrin Beykoz ise taş ocağı ve maden ruhsatları ile ilgili herhangi bir konunun İl Genel Meclisi'ne gelmediğini, ruhsatların doğrudan Özel İdare bürokrat kesimi tarafından verildiğini söyledi. Beykoz şöyle konuştu:

"Maden İşleri Genel Müdürlüğü'nden alınan ruhsat doğrultusunda 9 kurumdan alınan onaylar yetiyor. Ancak masa başında verilen kararlar, kentimizin en yeşil alanlarının ve verimli topraklarının bulunduğu alanları da yok ediyor. O nedenle bu projenin iptali için ÇED konusunda dava açılması gerekiyor. Mavi Filo Otomotiv Turizm Madencilik Sanayi Ticaret Limited Şirketi'nin, yılda 220 bin tonluk mıcır üretim kapasitesi ile faaliyet göstereceğini öğrendik. Böyle bir durumda nasıl çevresel etkisi olmaz ki. Tesis, köyün hemen yanı başında yaklaşık 700 metre mesafede kurulmak isteniyor. Bu nasıl bir yasadır, kimin yararına çıkartılmıştır anlamakta güçlük çekiyoruz."

'MADENCİLİK YASASI DEĞİŞMELİ'

Özbek Köyü'ndeki taş ocağının araştırılması için önerge veren Urla İl Genel Meclisi Üyesi ve Çevre Komisyonu Başkan Yardımcısı Seyfettin Şen ise, Urla'nın adeta taş ocakları tarafından kuşatıldığını söyledi. Yerel halk tarafından seçilen il genel meclislerinin Madencilik Yasası ile devredışı bırakıldığını, bu yasanın değişmesi için TBMM'deki siyasi parti gruplarına, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'na önerilerini ilettiklerini belirten Şen şunları söyledi:

"Artık Urla'da taş ocağı istemiyoruz. Bu topraklarda taş ocağı yerine zeytin bahçeleri, ormanlar görmek istiyoruz. Özbek Köyü'nde işletilecek olan taş ocağının,AKP'nin Tekirdağ milletvekillerinden birinin olduğu iddia ediliyor. Tekirdağ'ın dağı taşı bitti şimdi sıra Urla'ya mı geldi? Çekin elinizi Urla'dan."

Komisyon üyeleri daha sonra Nohutalan ve Yağcılar köylerinde inceleme yaptı. Nohutalan Köyü Muhtarı Nuran Eroğlu, köy yakınlarında işletilen taş ocağında patlatılan dinamitlerin köy halkı, özellikle de çocuklar üzerinde olumsuz etki yaptığını söyledi.

TG(AÖ/COŞ)