Geçen 6 Nisan'da çöken Çaycuma Köprüsü'nün 48 metrelik bölümüyle alttan geçen Filyos Çayı'na düşen büyük bölümü minibüsün içindeki 15 kişiden, dün son olarak emekli madenci Ali Rıza Kaya'nın cesedine ulaşıldı. Facianın 14'üncü gününde çaydan çıkarılan 7'nci kişi olan Ali Rıza Kaya'nın cenazesi, bugün Zonguldak merkeze bağlı Osmanlı Köyü'nde toprağa verildi. Cenaze namazına Vali Erol Ayyıldız ile birlikte, kayıplar arasında babası Kemal ve yeğeni Sezgin Gülşen de bulunan Çaycuma Belediye Başkanı AK Partili Mithat Gülşen de katıldı. 

'O KÖPRÜ KADERLERİ'

Cenaze namazını kıldıran İl Müftüsü Refik Bulut, her nefisin ülümü tadacağını, ölümlerin en güzelinin de şehitlik olduğunu söyledi. Afetlerde ölenlerin de şehit sayıldığını vurgulayan Müftü Bulut, Filyos Çayı'nda ölenlerin kaderinin çöken köprü olduğunu söyledi. Dünyada sayılı gün, sayılı nefes, sayılı rızık olduğunu, ölenler için bunların bittiğini ifade eden Müftü Bulut, "Kaza ve kadere iman, imanın bir şartıdır. Kim bilir bizim kaderimiz ne olacak? Kim bilir bizim kaderimiz nedir? Kaderimizi bilmemek bile Allah'ın bize büyük bir nimetidir. Eğer bilirsek biz dünyada yaşayamayız" diye konuştu. Cenaze namazının ardından, emekli madenci 6 çocuk babası Ali Rıza Kaya'nın cenazesi köy mezarlığında toprağa verildi.

100 KİŞİLİK EKİP ARIYOR

Filyos Çayı'nın azgın sularında kaybolan diğer 8 kişiyi arama çalışmaları ise sürüyor. AFAD'ın yanında, Jandarma Arama Kurtarma, İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediyeleri ile Çaycuma Belediyesi'ne bağlı itfaiye ekipleri, İlçe Jandarma Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı'ndan oluşan yaklaşık 100 kişilik ekip, kayıpları bulabilmek için Filyos Çayı'nın köprüden Karadeniz'e kadar olan yaklaşık 20 kilometrelik bölümünü tarıyor. Şu ana kadar yapılan çalışmalarda kayıplara ulaşılamadı.

KAYIP YAKINLARI: DAYANACAK GÜCÜMÜZ KALMADI

Önceki günkü fırtınada Kızılay'ın çadırının bozulmasının ardından, AFAD, köprünün yanında kayıp yakınları için küçük bir çadır kurdu. Kayıp yakınları, soğuk havaya ve yağmura rağmen bu sabah da çadıra gelerek yakınlarının bulunmasını bekledi. Evde duramadıklarını söyleyen kayıp yakınları, "Artık dayanacak gücümüz kalmadı. Her gün buradayız. Akşama kadar bir umut bekliyoruz. Elimiz kolumuz bağlı. Yapacak bir şeyimiz yok. Kayıplarımızın bulunup yerine yerleştirilmesini bekliyoruz" diye konuştular.

HER GÜN EŞİNİ ARIYOR

Çarşıdan yürüyerek evine dönerken köprüden Filyos Çayı'na düşen Hayriye Güner'in, fabrikada işçi olarak çalışan eşi Bayram Güner de her sabah diğer yakınlarıyla birlikte Filyos Çayı'ndaki aramalara katılıyor. Bayram Güner, bugün de oğlu 15 yaşındaki Tolgahan ve diğer yakınlarıyla Filyos Çayı'nın kenarını taramayı sürdürdü. Fabrikadan yıllık izine ayrıldığını belirten Bayram Güner, "Her sabah ırmak boyu yürüyerek eşimi arıyorum. Irmağın havasına, suyuna, kokusuna alıştık artık. En azından kaybımızın bulunup yerine konulmasını istiyoruz. Bir parçası çıksa teselli olacak. Dün bir ceset bulundu. Eşi sevinçten ağladı. Çıksa da bizim gözyaşlarımız da sevinçten olsa. Bu duruma geldik artık. Tek isteğimiz bulunması" dedi.

Olay günü öğle saatlerinde eşinin kendisini aradığını ve çarşıya çıkacağını söylediğini anlatan Bayram Güner, "Ben geç kalmamasını söyledim. Keşke 'gitme' deseydim. İçim keşkelerle dolu. Yüzünü görmeyince insanın inanası da gelmiyor. Sanki bir yerden çıkıp gelecekmiş gibi" diye konuştu.



EE,GG(EE/AAA)