Kılıçdaroğlu, bayramların ortak payda olduğunu, 1919 ruhuyla bu ülkede yaşayan herkesin hiçbir ayrımcılık olmadan kardeş olduğunu ancak, Başbakan Erdoğan'ın ayrımcılık yaptığını öne sürdü. Kılıçdaroğlu 'Adalet mülkün temelidir' sözünde mülkün 'devlet' anlamına geldiğini ancak, Başbakan Erdoğan'ın 'kendi mülkü' olarak algıladığını savurak, 29 Ekim'de olayların Başbakan Erdoğan'ın tavrı nedeniyle çıktığını öne sürdü.
Başbakan Erdoğan'ın Ulus Meydanı'na gidenleri 'illegal örgüt' olarak tanımlamasını eleştiren CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"Kafa yapısına bakın. 80 yaşındaki kadın, 8-9 yaşında çocuklar, gençler, kadınlar, yaşlılar, engelliler ellerinde Türk bayraklarıyla Cumhuriyet bayramlarını kutluyor. Kendisine göre her şey legal, bağımsızlık, özgürlük, demokrasi isteyenler illegal. Bu kafa bu ülkeyi yönetiyor. Öyle bir hale geldi ki, Başbakan vatandaşın arasına çıkamaz, vatandaşa 'Merhaba' diyemez, elini sıkamaz, kahvede oturup çay içemez. Çünkü bu vatandaş, başbakanı artık istemiyor 'Yeter artık' diyor. İstedikleri kadar gelsinler, cop, panzerleri, tankları, askeriyle gelsinler: zalimin zulmüne ortak olmayacağız, CHP; 'Mazlumun yanında duran parti' demektir. Orada onbinlerce yurttaş vardı, tüm o yurttaşlarınn tek ortak paydası Cumhuriyet Bayramı'nı kutlamaktı. Cam kırmadılar, çerçeve indirmedir. Sadece polislere 'Yolumuzu açın, biz bayram kutlamak istiyoruz' ediler. Orası yasakmış. Oranın anlamını bilmiyorsun sen beyfendi, oranın anlamını bilsen yasağın anlamını da bileceksin."
"POLİSLE HALKI KARŞI KARŞIYA GETİRMEYECEĞİZ"
Başbakan Erdoğan'ın "Polisler görevini yapmadı" sözünü eleştiren Kılıçdaroğlu, polislere destek çıkarak, Başbakan'ın baskısına rağmen vicdanlarını dinlediklerini savundu. Halkın 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' sloganına polisin de aynı şekilde karşılık verdiğini söyleyen CHP lideri; "Başbakan'a yeni bir ünvan bulmamız lazım; Tayyip Esad Erdoğan. Başbakan Erdoğan güneş gözlüğünü de polise taşıtır. Ağır geliyor beyfendiye gözlüğünü taşımak. O polisin görevi senin gözlüğünü mü taşımak? Biz, polislerin sorunlarına da sahip çıkacağız. Ne yaparsa yapsın polisle halkı karşı karşıya getirmeyeceğiz. O polis Türkiye Cumhuriyeti'nin polisi, babanın polisi değil" dedi.
"CUMHURİYETİN SAVCISI MISIN, RECEP TAYYİP ERDOĞAN'IN SAVCISI MISIN?"
CHP lideri, 91 ilin valisine "Ankara'ya gelen otobüsleri durdurun" talimatı verildiğini ifade ederken, şöyle dedi:
"İleri demokrasi' diyorlardı, 'İleri polis devleti' oldu. Vatandaşın seyehat özgürlüğünü nasıl kısıtlıyorsunuz? Cumhuriyet savcısı soruşturma açmış, o savcı önce açsın bir okusun bakalım; sen cumhuriyetin savcısı mısın, Recep Tayyip Erdoğan'ın savcısı mısın? AKP rejimi korkakların rejimidir. Aydınlıktan, düşünce özgürlüğünden korkarlar. Demokrasi bir kültür, tarih, bilim işidir. Korku aklın katilidir. Buradan söylüyorum: İstediğiniz kadar baskı yapın sizde kimse korkmayacaktır, barikatlarınızı yıkıp geçeceğiz. Kutlamayı 'istihbarat aldık' diye yasakladılar, Uludere'de de istihbarat almıştın, 34 yurttaşımızı gidip öldürdüler. O emri veren Recep Tayyip Erdoğandır, 34 yurttaşın kanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yakasındadır. 'Polis görevini yapmadı' diyor. İstihbarat sonrasında 34 kişinin hayatını kaybetmesi lazım ki görevini yapmış olsun."
Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'ın kendisi için "Hakkari'de Türk bayrağı açamadılar' sözünü eleştirerek, "Sen hangi ülkenin başbakanısın? Kendi beceriksizliğinin faturasını bize çıkarıyor" dedi.
Cumhuriyet tarihinde ilk kez bir milli bayram yasaklandığını söyleyen Kılıçdaroğlu şunları kaydetti;
"Bunu unutturmayacağız. Ben Meclis'e giderken senden izin mi alacağım? Türk bayrağı üzerinden vatandaşı kandırmaya çalışıyor. Bugün bana 'sizin kilonuz kaç?' diye sormuş. Bizim kilomuz hep aynı, çünkü cüzdanımız da aynı. Kefeninde cebin var senin, cüzdanın her gün şişiyor senin. CHP iktidarında asla ve asla hapishanelerde ölüm orucu olmayacaktır, asla terör olmayacaktır, asla hiçbir komşumuzla savaş konumuna gelmeyeceğiz. Barışı ve demokrasiyi egemen kılacağız. Türkiye'nin geldiği noktaya bakın. Hala CHP'yi suçluyor, CHP sana yol gösteriyor. Dinlemezsen önündeki duvarı göreceksin. Türkiye'nin yeni bir iklime ihtiyacı var. Türkiye'nin CHP iktidarına ihtiyacı var."
DHA(BY/İD)
