CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin Sakarya il kongresine katıldı. Adapazarı Atatürk Spor Salonu'nda düzenlenen kongreye gelirken gazetecilerin, tutuklu milletvekillerinin tahliyelerine yönelik yapılan çalışmalarla ilgili soruları üzerine Kılıçdaroğlu, "Meclis Başkanı Cemil Çiçek’e teşekkür ediyorum. Güzel bir çalışma başlattığı için" dedi.

Daha sonra salonda büyük coşkuyla karşılanan Kılıçdaroğlu, partililerine 45 dakika süren bir konuşma yaptı. Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin batıda, doğuda, kuzeyde, içeride ve dışarıda birçok sorunu olduğunu söyleyerek, "Bütün bunları çok iyi bilmenizi isterim. Siz hiç Başbakan'ın 'Esnaf' dediğinizi duydunuz mu? Esnaf siftah yapabiliyor mu? Başbakan bunu kendine sorabiliyor mu? Esnaf kardeşlerime sözüm var. CHP iktidarında kesinlikle emekli maaşlarından kesilen yüzde 15 uygulamasına son vereceğiz. Bütün demokrasilerde ve insan haklarına saygı duyulan yönetimlerde olduğu gibi çalışan insana saygı duyacağız" diye konuştu. 

'CHP HALKIN PARTİSİDİR'

CHP'nin 93 yıllık bir parti olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:

"CHP geçmişi olan partidir ve halkına hesap vermeyi namusu gören partidir. Namuslu insanların partisi olduğu için CHP hala ayaktadır. Bizim tarihimiz boyunca dünya kadar parti yok oldu. Bu sürede ayakta kalan tek parti CHP’dir. Çünkü CHP halkın partisidir. CHP neye inanırsa inansın tüm inançlara saygı duyan partidir. CHP kimliği ne olursa olsun tüm insanlara eşit davranan ve etnik kimliği görmeyen bir partidir. CHP kimliği ve inancı ne olursa olsun insanı Allah’ın yarattığı en üstün varlık olarak kabul eden bir partidir. CHP insanlar arasında ayrım yapmaz. CHP insanların sorunları ile ilgilenen bir partidir."

'KENDİ DERDİNİ, YANDAŞLARININ DERDİNİ ÇÖZDÜ'

AK Parti’nin son 9 yılda kullandığı paranın 1 trilyon 397 milyar dolar olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu; konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Soruyorum Başbakan', yüreği varsa cevap versin. 9 yılda bu para ile hangi kesimin derdini çözdün? Emekli, çiftçi, öğrenci, öğretmenin mi? Ben biliyorum kimin derdini çözdüğünü. Kendi derdini ve yandaşlarının derdini çözdü. Onun için söylüyorum. Ödediğimiz vergilerin hesabını soracağız. Yolsuzluk bizim kitabımızda yoktur. Yolsuzluğa karşı direneceğiz, kul hakkı yiyenlere karşı direneceğiz. Sayın Başbakan 'Ben kul hakkı yemedim' diyemez. 50 kere söyledim. Başbakan düzgün adamsa çıksın televizyona ve 'Ben kul hakkı yemedim' desin. Diyebiliyor mu ? Diyemez. Ben biliyorum diyemez."

Akaryakıta gelen zamları da eleştiren Kılıçdaroğlu, "Ben Recep Tayyip Erdoğan’a çağrıda bulunuyorum. Vergi dairelerini kapatsın. Ne gerek var. Bütün petrol istasyonlarının önüne 'vergi dairesi' levhası assın. Dünyanın vergisini oradan alıyor. Mazotun benzinin fiyatına bakın. İyi ekonomide zam mı yapılır? AK Parti yolsuzlukla beslenen bir siyasi iktidardır" diye konuştu.

Salondaki partililer tarafından konuşması sık sık 'Başbakan Kılıçdaroğlu' sloganıyla kesilen Kılıçdaroğlu, cezaevindeki tutuklu sayılarına da dikkat çekti. Kılıçdaroğlu şöşye konuştu:

"2002’de AKP iktidar olmadan hapisteki kişi sayısı 59 bin 429 idi. Bu Adalet Bakanlığı’nın resmi sayısı. 2011’de ise bu sayı 127 bin kişi. Ben Sakaryalı kardeşlerime soruyorum; Herkesin işi olsa, evine ekmek götürse kimse hapse girer mi? Hapistekilerin büyük çoğunluğu kaçakçılıktan ya da icradan içeride. Bu tabloyu Türkiye’de değiştireceğiz. Batman’ı düşünün. Rafineri var. 300 kişi işçi alınacak. Yılda 4 ay çalışacak bu işçiler. Buna 15 bin kişi başvuruyor. Bunlar bu memleketi bu hale getirdi. Üstelik yılda 4 ay çalışacaklar. Türkiye’ye yakışan bir tablo değil. Buna Türkiye’de izin vermeyin. Bakın biz Türkiye’de sadece sol kesimlere değil, hayatın her alanı ile ilgili proje hazırladık. Bize 'Bunların projeleri uygulanmaz' dediler. Bizim projelerimizin hiçbiri hayali değil. Hepsi doğru ve gerçekti. İntibak yassını bizim istediğimiz gibi değil kısmen çıkardılar. Emeklilere sözüm şu; Sürünmek istiyorsunuz AKP'ye oya devam. 'Sürünmek istemiyorum' diyorsanız adres belli; CHP. Memurlar Cumhuriyet tarihinde ilk kez ocak ayından bu yana zam alamadılar. Korku imparatorluğuna teslim oldular. Çıkıp isteklerini söylemiyorlar. Kaza ile CHP iktidar olsa idi bütün memurlar yollara dökülürdü. CHP iktidarında olmadığı için korku imparatorluğuna teslim olmuş durumdalar. Memurlar çıkıp ocak ayında zam vardı ama Mayıs'a geldik. Korkudan ses çıkaramıyorlar. Bizim memurumuz CHP iktidarında kimseden korkmayacak."

"GEL BENİMLE UĞRAŞ"

Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan’ın 40-50 bazen de 60 yıllık olayları gündeme getirdiğini de söyleyerek sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sayın Başbakan her şeyi bırakmış ölen insanlarla mücadele ediyor. Bu ülkede siyaset yapanları rahmetle anıyoruz. Ölünün arkasından konuşmuyoruz. Çünkü ölünün arkasından konuşulmaz. Biz herkesi rahmetle anarız. Siyasi görüşlerini benimsememekle birlikte öbür dünyaya intikal etiğinden dolayı herkesi rahmetle anarız. O ne yapıyor? Rahmetli İsmet İnönü ile uğraşıyor. Sen bırak İsmet İnönü’yü. Karşında Kemal Kılıçdaroğlu var. Gel benimle uğraş. 'Gel' diyorum kaçıyor. Gel kaçma. Biz bunun için onlara 'Adaletten kaçanlar partisi' diye boşuna demiyoruz. Demokrasilerde siyasi parti liderleri televizyonda tartışırlar. Ama o bundan kaçıyor. Siz bundan kaçacak bugünü görmeyecek 30-40-50 yıl önce ki olaylardan bahsedeceksiniz. Orada da doğru söylese eyvallah ama oda doğru değil."

Kılıçdaroğlu Suriye konusunda ise şöyle konuştu:

"Bakın Suriye ile nerede ise savaş ilan ediyorlardı. Bizim Suriye ile ne sorunumuz vardı. Bizim Suriye ile ne alıp veremediğimiz var. Batının egemen güçlerinin bunu istediğini biliyorum. Recep Tayyip Erdoğan’ın taşeron olduğunu biliyorum. Ama biz onurlu ülkeyiz. Bütün komşularla iyi geçinmeliyiz. Atatürk 'Zorunlu olmadıkça savaş bir cinayettir' demiştir. Bizim savaşla işimiz olmamalı. Biz yurttaşlarımızın barış içinde yaşaması için her şeyi yapacağız. Barışa doyduğu, herkesin kazandığı bir Türkiye hayal ediyoruz. 2 gün İstanbul’da Arap Baharı toplantısı yaptık. Tüm Arap dünyasından insanları buraya davet ettik. Hepsini dinledik. Bize şunu söylediler. İşte bizim görmek istediğimiz Türkiye. CHP devlet kuran bir partidir. Tüm komşularına eşit davranan partidir. CHP her devletin sınırlarına saygı duyan bir partidir. CHP sadece kendi ülkesinin değil Ortadoğu’nun ve Afrika’nın da önemli bir partisidir."



ZT,AG(MB/SS)