Selahattin GÜNDAY –Cem TURSUN/İSTANBUL,   KCK’ya yönelik açılan ikinci davanın ilk duruşması kimlik tespiti ile başladı. Bazı avukatlar, yurtdışından gelen Paris ve Berlin barosu avukatlarının da duruşma tutanağına geçirilmesini istedi. Bu konuda dilekçe, mahkeme heyetine sunuldu. Söz konusu kişilerin izleyici olduğunu belirten Mahkeme Başkanı, “Tutanağa geçiremeyiz. Dilekçenizi inceleriz. " dedi. Daha sonra bir avukat, yurtdışından gelen izleyicilerin isimlerini tek tek okudu.


BAŞKAN İLE AVUKATIN SÖZ ALMA TARTIŞMASI


Başkanın tam sözlerine başladığı sırada, avukat Ercan Kanar söz almak istedi. Mahkeme Başkanı ile avukat Ercan Kanar uzun süre söz alma tartışması yaşadı. Mahkeme Başkanı, "Söz vereceğim. İki dakika sabırlı olun.İki dakika sabır." dedi.


İddianamenin kabul kararının okunmasından önce söz alan tutuklu sanık avukat Doğan Erbaş, "Kabul kararının okunmasından önce, davaya ilişkin tüm sanıklar adına söz almak istiyorum." dedi.


MAHKEME BAŞKANI: DUYDUĞUNUZ KADAR


Erbaş’ın sözlerine başlamasının ardından salondaki bazı izleyiciler , “Duyamıyoruz" dedi. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı, “Duyduğunuz kadar. Ne yapayım şimdi salon mu yapayım?" dedi.


SANIK ERBAŞ : DAVA, HUKUKA AYKIRILIKLAR DAVASI


Sözlerine devam eden tutuklu sanık avukat Doğan Erbaş, “Bu dava hukuka aykırılıklar davasıdır. Bu dava hukuk fakültesi öğrencilerine ders olarak okutulmalıdır. Bu gözaltılar dünya hukuk tarihine bir kara leke olarak geçti. Suriye rejiminin bile yapmadığı bir olayı bizim hukukumuz yapmıştır. Bu olay ülke demokrasisini ayıpçı bir demokrasi haline getirmiştir. Avukatların mesleki yaşam hakları bir hukuk devletinde askıya alınmıştır. Hukukun askıda olduğu rejimlere demokrasi denilmez. Biz de sizler gibi hukukçuyuz. Öğrendiğimiz adalet ışığında savunma, kendi hukukunu hakkı ile savunacaktır. Bazı taleplerimiz var. Burada birlikte tarih yazacağız. Mahkemeniz bir çözüm aracı mı olacak yoksa gerçeği çarpıtacak bir mahkeme mi olacak? Her tarafı siyasi olan bir davadır." dedi.


"MÜVEKKİLİM ÖCALAN DİNLENİLSİN"


Bu yargılamada mahkeme heyetine tarihsel bir görev düştüğünü belirten Erbaş, “Kürtlerin varlığı bir sorun olarak görülmeye devam mı edilecek? Bizler sayın Abdullah Öcalan’ın avukatlarıyız. Bu dava Öcalan ile avukatlık ilişkisidir. İddianamede yeni suç olarak Öcalan ile görüşme suçu ilan edilmiştir. Oysa ilgili tüm kurumlarında çok iyi bildiği gibi bütün avukat görüşmeleri devletin izni ve kontrolü ile gerçekleşmiştir. Önderlik Komitesi gibi illegal komite grup işler yürütmek kolay değildir. Böyle bir faaliyet varsa en başta müvekkilimiz Sayın Öcalan’ın beyanı alınmalıydı. Adil yargılanma yapılıyorsa müvekkilimiz mutlaka dinlenilmelidir. Bu davanın tek tanığı müvekkilimizdir. Davanın gerçek aktörü duruşmaya getirilmelidir.. Müvekkilimiz olmadan yapılacak yargılama hukuk dışı olacaktır. İmralı bir barış adası mı yoksa bir savaş üssü mü olmuş. Bu durum aydınlanmadan yargılama yapılamaz. Devlet, müvekkilimiz ile yaptığımız görüşmelerden bilgi sahibi olduğuna göre burada bir suçun işlenmesi mümkün mü? “diye konuştu. Duruşmaya öğle arası verildi.


 


SG-CT(HE)