"SİZİN ARTIK ÖZEL YETKİLERİNİZ YOK"


Duruşma sırasında izleyicilerin alkışlı protestosuyla ara verilen oturum yarım saat sonra avukatsız ve izleyicisiz başladı. Aranın ardından başlayan duruşmaya tüm avukatları temsilen Avukat Feyzi Çelik girdi. Çelik, "Duruşmanın kapalı olarak yapılması kararınız var mı?" diye sorarak, Yeni Yargı Paketi'ndeki düzenlemeyle CMK'daki 250'nci maddenin kaldırıldığını hatırlattı. "Sizin artık özel yetkileriniz yok" diyen Çelik, izleyicilerin toplu olarak duruşma salonundan çıkarılmayacağını söyledi. Çelik, "Bu şekilde yargılama yapamazsınız. Biz figüran olmayacağız" dedi. Bunun üzerine Mahkeme Heyeti Başkanı Ali Alçık, "Duruşmanın kapalı yapılmasına ilişkin alınan bir ara karar yoktur" diyerek, izleyicilerin "düzeni bozmalarından" dolayı dışarı çıkarıldığını, avukatların ise duruşmaya katılmamayı kendilerinin tercih ettiğini söyledi.


BÜŞRA ERSANLI, "AİLELERİMİZ SALONA ALINSIN"


Bu arada söz alan tutuklu sanıklardan eski BDP İstanbul İl Başkanı Mustafa Avcı, yapılan protestonun Mahkeme Heyeti'ne karşı bir tutum olmadığını vurguladı. Avcı, emniyette ve savcı karşısında kendilerini güvende hissetmediklerini ancak güven duygusunu mahkemede hissetmek istediklerini söyledi.


Avcı, dünden beri mahkemede de kendilerini güvencesiz ve ötekileştirilmiş hissettiklerini kaydetti. Mustafa Avcı, "Benim sizden istirhamın şudur, bizi psikolojik olarak rahatlatın. Bu ortam uygun bir ortam durumuna getirilsin" dedi. Avcı'dan sonra söz alan Prof. Dr. Büşra Ersanlı da, "Avukatlar girmemek konusunda belli bir irade beyanında bulunmuşlardır. Ben de onların geri gelmesini istiyorum. Ama ailelerimiz bir irade beyanında bulunmamışlardır. Onlar mahkeme heyeti tarafından çıkarıldılar. Buraya gelmeleri ve iddianame okunurken yanımızda bulunmaları bizi psikolojik olarak çok rahatlatacaktır" diye konuştu.


BU DAVA, KÜRTLER, KÜRTÇE, BDP VE PARTİ KAPATMA DAVASI DEĞİLDİR


Bunun üzerne Başkan Alçık da, davanın Kürtler, Kürtçe, BDP ve parti kapatma davası olmadığını belirterek, mahkemenin insanları ötelemediğini, dini, ırkı yargılamadığını, önyargı olmadığını söyledi. 300 izleyiciden 280-290 kişinin salonda alkışlı gösteri yaptığını ifade eden Alçık, "Bunları ayırmak mümkün değildir. İzleyicilerin alkışlaması, yuhalaması, ıslıklaması yasaktır. duruşmanın inzibatını sağlamak Mahkeme Heyeti'nin görevidir. İzleyiciler, yarın yine aynı şeyi yaparsa yine duruşma salonundan çıkarılır. Sanık müdafileri ise kendileri salondan çıkmışlardır. Gelsinler, kapı açık. Kendileri girmiyorlar" dedi. Duruşmaya öğle arası verildi.


(BB)