Adana-Mersin D-400 Karayolu'nda, 28 Ekim 2012'de meydana gelen olayda, Özel Çağ Üniversitesi İşletme Bölümü hazırlık sınıfında okuyan evli bir çocuk annesi Rabia Rana Çelik, 01 ARU 60 plakalı otomobiliyle üniversiteye gitmek için yola çıktı. Karayolunun 18'inci kilometresine gelince polislerin radar kontrolü yaptığını, aşırı hızla radara yakalandığını fark eden üniversiteli Çelik, ödevini okula yetiştirmek için selektör yaparak yoluna devam etmek istedi. Çelik, bu sırada ellerini havaya kaldırıp durdurmak isteyen trafik polisi Önder'e çarptı. Yaralı polis, olay yerine çağrılan 122 Acil Servis ambulansıyla kaldırıldığı hastanede öldü.

Kazanın ardından yakalanıp tutuklanan üniversiteli Çelik hakkında önce bilinçli taksirle trafik polisine çarparak ölümüne neden olduğu iddiasıyla Asliye Ceza Mahkemesi'nde 9 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Asliye Ceza Mahkemesi, olayın 'olası kastla insan öldürme' suçunu içerdiğine kanaat getirip, görevsizlik kararı vererek, dosyayı ağır ceza mahkemesine gönderdi.

Sanık Çelik'in 25 yıla kadar hapsinin istendiği 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmesine devam edilen davada, Adana Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanıp dosyaya konulan otopsi raporunda, şehit trafik polisi Recep Önder'in kanında morfin olduğu belirtildi. Bunun üzerine mahkeme heyeti, konuyla ilgili İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan da rapor aldırılmasına ve polis yaralıyken müdahale eden 112 Acil Servis ile hastanenin acil servisinden morfin içerikli ilaç verilip verilmediğinin sorulmasına karar verdi.

Ayrıca, Ankara Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı'nca düzenlenen raporda da, sürücü Rabia Rana Çelik'in asli kusurlu, polis memuru Recep Önder'in ise tali kusurlu olduğu bildirildi.

Geçen hafta yapılan duruşmada ise, şehit polise müdahale eden ambulans ile acil servisten, hastaya müdahale sırasında morfin ve morfin içerikli ilaçlar verilmediği yönde verilen cevaplar da dosyaya konuldu.

Mahkeme heyeti, morfinin varlığının dosyanın sonucunu etkilemeyeceğine karar vererek İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan istenen cevabın beklenmesinden vazgeçti.

Ancak, sanık avukatları İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan istenen cevabın beklenmesinden vazgeçilmesine itiraz ederken, şehit polisin ailesinin avukatı da Ankara Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı'ndan gelen raporu kabul etmediklerini ve morfin bulgusuyla ilgili de kayıt hatası olduğuna inandıklarını söyledi.

Şehit polisin eşi Meliha Önder ise, eşinin morfin ve morfin içerikli ilaçlar kullanmadığını belirterek "Sanıktan şikayetçiyim, cezalandırılmasını istiyorum" dedi.

Sanık Çelik de geçen duruşma yaptığı savunmasında, polis memurunun ölümüne neden olduğu için pişman olduğunu söyleyerek ağladı. Ölümüne sebep olduğu polisin ailesinden özür dileyen Çelik, "Bilinçli bir suç işlemedim. Geç kalmıştım. Radar aracını son anda fark ettim. Kısa süre sonra yolun dubalarla daraltıldığını gördüm. Hızımı azalttım ama trafik polisi bir anda önüme çıktı. Şerit değiştirmeme ve selektör yapmama karşın polis elini kaldırarak önüme atladı. Büyük bir panik yaşadım. Çarpmayla birlikte sol tarafa düştü. Öğrenciyim ve ben bir anneyim. Böyle bir olay yaşadığım ve yaşattığım için çok üzgünüm" dedi.

Yargılamada sona yaklaşılınca mahkeme savcısı da esasa ilişkin mütalaasını verdi. Savcı mütalaasında, suçun bilinçli taksirle işlenmiş olduğuna kanaat getirerek sanığın 9 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istedi.

Sanık avukatları esasa ilişkin savunma yapmak üzere süre isteyince mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.




---KUTU---


Morfin nedir?

Çok etkili ağrı kesicilerin etken maddesi olan morfin, tıpta özellikle kanserli hastalarda ağrı kesici olarak kullanılır. Özellikle kanserin son dönemindeki ağrılarında olduğu gibi, diğer ağrı kesicilerin etkisiz kaldığı zamanlarda kullanılan morfin, hastalarda aynı zamanda sakinleştirici etki yapar. Türkiye'de narkotik ilaçlar kategorisinde olan morfin, sadece yeşil reçete ile ve doktor kontrolünde uygulanabilir. Tedavi dışında alınması, satılması ve kullanılması yasaktır.