Panelin açılışını yapan gazeteci yazar Fuat Uğur, tarihin bazı konularda çarpıtıldığını, Çerkezlerin itibarsızlaştırıldığını, Yozgat'ta Çapanoğlu tarafından başlatılan ayaklanmanın da Çerkez Ethem tarafından bastırıldığını anlattı.

Araştırmacı yazar Hakan Eken de konuşmasında Osmanlı Devleti'nin yapısının ulus devleti olmadığını, kapitalizmin gelişip yeni pazar arayışlarına girmesiyle birlikte Osmanlı gibi geleneksel yapıda olan bir çok devletin yıkılmaya başladığını kaydetti. Eken, ''Kurtuluş Savaşi başlangıcından bir süre sonra yön değiştirdi. 1920'den sonra yeni bir ulus devleti kurma amacı ön plana çıktı. 1921-1926 yılları arasında bazı kadrolar tasfiye edildi. Çerkez Ethem, Osmanlı Devleti'nin devamını isteyen bir çizgideydi. Ethem beyi tasfiye etmek için askeri anlamda yalnızlaştırdılar. Ulus çizgisinde olmayan liderlerin hepsini tasfiye ettiler'' dedi. Yazar Turgut Türksoy da konuşmasında Çerkez Ethem'in hain olmadığını dikkat çekerek şunları söyledi:

''Tarihi galipler yazar. Ethem Bey ile ilgili yazılanların bir çoğu gerçeği yansıtmıyor. Ethem Bey hain ilan edildi, isminin başına Çerkez ibaresi getirildi. Çerkezler ikinci kez asimile edildi. Anadolu'nun bir çok bölgesinde Çerkezler dillerini konuşmayı unuttu. Ethem Bey, önce Rum çetecilerle ve dağlardaki eşkiyalarla savaştı, verilen görevden kaçmadı. Çerkezler, ulus devleti kurmak isteyenler tarafından tasfiye edildi. Ethem Bey, kardeş kanı akmasın diye karşılık vermedi. Kürtler, Aleviler, Lazlar, Süryaniler ana dillerini konuşamadı. Etnik grupların dilleri yasaklandı. Bu günlere gelmemizde binlerce Çerkezin emeği var, kanı var.''