Murat Karayalçın, CHP İzmir İl Başkanı Tacettin Bayır'ı ziyaret etti. İzmir'e kentsel dönüşümle ilgili bir televizyon programına katılmak için geldiğini belirten Karayalçın, "Türkiye'nin ilk iki kentsel dönüşüm projesi olan Dikmen Vadisi ve Portakal Çiçeği Vadisi projelerini Ankara Anaket Belediye Başkanı olduğum dönemde yapmıştık. AKP döneminde çok sık sözedilmesine karşın bu iki projenin aşılamamış olması, sosyal demokrat belediyenin başarısıdır" dedi.

İzmir'in kentsel dönüşüm için en uygun kentlerden biri olduğunu belirten Karayalçın, Yeşildere bölgesinin boşaltılması dönüşüm projesinin başarılı bir örnek olacağını düşündüğünü söyledi. Ancak, kentsel dönüşüm projelerini sadece heyelan ve afet gerekçeleriyle açıklamanın doğru olmayacağını belirten Karayalçın, "İzmirin yenilenmesi, yeni işlevlerle donatılması açısından bir yaklaşımın sergilenmesinin, ketin geleceği, iktisadi, toplumsal ve kültürel yaşamı için daha doğru bir anlayış olduğunu düşünüyorum" dedi.

Ak Parti'nin kentsel dönüşüm yaklaşımı ve projelerine iki eleştirisi olduğuna dikkat çeken Karayalçın, ilkinin projlerin içinde halk unsurunun olmaması, halk unsurunun tümüyle dışlanması olduğunu söyledi. İkinci eleştirisinin ise düzenlemelerin tümüyle piyasa mekanizmasına bırakılması olduğunu belirten Karayalçın, "Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'ın bir gazetede yeralan açıklamasında `Devlet bir takım düzenmeler yapar, kararlar alır. Halk da müteahhitle anlaşarak bu kapsamda gerekeni yapar' dedi. Bu yaklaşım yanlıştır. Ya kamunun öncü, örgütleyici olması halkı ve özel sektörü biraraya getirmesi, projeyi yönetmesi gerekir. Ya da parsel büyüklüğü, emsal değeri gibi kararlar alarak gerisi halk ve müteahhite bırakılır. Bence, ilki doğrudur" dedi. Proje hinterlandında yaşayan halk ister mal sahibi, ister kiracı olsun hak sahibi olduğunu belirten Karayalçın, kentsel dönüşüm projelerinlde yaratılacak olan artı değerin paylaşımının çok önemli olduğunu söyledi. Karayalçın, "İster mal sahibi, ister kiracı olsun, bu insanlar proje alanında kalacaktır. AKP'nin yaptığı gibi uzaklarda başka yerlere gönderilmeyecektir. Artı değerden ikinci payı belediye, üçüncü payı özel sektör alacaktır. Dördünca pay ise kent halkınındır. Yani yeşil alanlar ve sosyal donatı alanları yaratılacaktır" dedi.

Karayalçın, 2004'te Kuzey Ankara Girişi Kentsel Dönüşüm Projesi için yasa çıkarıldığını belirterek, sekiz yıl sonra projenin kısmen tamamlandığını söyledi. Karayalçın, "Yaklaşık 7 bin gecekondunun yıkılması iki katı kadar 10-15 bin konut yapılmasını kapsayan bir projeydi. Bugün ilk aşaması olan 7-8 bin konutun kura çekimi var. Özel yasa olmasına, TOKİ ve Ankara Büyükşehir Belediyesi gibi iki büyük kurum işin içinde bulunmasına karşın, topu topu 7-8 bin konutu sekiz yıl sonra dağıtabiliyorlar. Bu da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın projeyi itmesi, özel ilgi göstermesiyle bugünlere geldi. Ellerinde TOKİ, belediyeler olmasına karşın bu sürede yaptılar. Biz 55 bin konutluk Batıkent'i 10-11 yılda tamamlanmıştık. Projenin içinde halk yoksa böyle oluyor" dedi.

KOCAOĞLU'NA DAVA ZİYARETİ

Karayalçın, gazetecilerin sorusu üzerine CHP'li İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ve bürokratları hakkında açılan davayla ilgili değerlendirme de yaptı. İddianamenin tamamını okumadığını, ancak basında çıkan haberlerde yeraldığı kadarıyla bilgi sahibi olduğunu belirten Karayalçın, "Dün Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nu ziyaret ettim. Kocaoğlu'nun bu konudaki açıklamalarını basında, televizyonda uzunca bir süredir izliyorum. Çok sağlam, kararlı, emin, özgüvene sahip duruş sergiliyor. Dün de aynı yüksek moral içinde gördüm. Eski bir belediye başkanı olarak, bu gördüklerimi çok önemsiyorum. Etkilendim, memnun oldum. Belki bu tür iddiaların, dramatik karelerin birkaç yüzyıllık ceza taleplerinin seslenlendirilmesi belediye başkanı, çalışanlar ve meclis üyelerinin canını sıkacağını, moralini bozacağını düşünmüştüm. Ama, belediye başkanını bunun dışında gördüm. Çok rahattı, çok kararlıydı. Çalışma azimlerini, hızlarını azaltmayacağını söyledi. Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ'ı da ziyaret ettim. Çok büyük gönül rahatlığıyla İzmir'den ayrılıyorum" dedi.