Gökdere Köprü Barajı ve Hidroelektrik Santrali'nin Derivasyon Tüneli'nin kapağı 24 Şubat'ta saat 13.30 sıralarında patlarken, baraj göletinde tutulan yaklaşık 80 milyon metreküp suyun boşalmasıyla işçilerden Zakir Erdemli ile Mehmet Aksoy yaralı kurtuldu, Eyüp Altıntaş ile Cumali Değirmenci'nin ise cesetleri bulundu. ayıp olduğu belirlenen 8 işçi aranırken, Kozan Cumhuriyet Savcılığı'nın başlattığı soruşturma kapsamında ise Şantiye sorumlusu Proje Müdürü Erdal Nakas ile şantiye şefi Öncü Polat tutuklandı. 24 Şubat cuma gününden bu yana bölgede Adana Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı 50 dalgıç polis, jandarma, Ulusal Medikal Kurtarma ve İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü ekipleri de Göksun Irmağı ve baraj çevresinde kayıp işçiler Erkan Yeğen, Latif Değirmenci, Erdal Demirelli, Mehmet Yılmaz, Hasan Bolat, Veli Damaksız, Selahattin Aral ve Necmettin Karayiğit'i bulmaya çalışıyor.

Kozan Kaymakamı İzzettin Sevgili'nin bizzat takip ettiği arama kurtarma çalışmaları bu sabah günün ilk ışıklarıyla yeniden başladı. İşçi yakınlarının umutlu bekleyişi sürerken saat 09.00 sıralarında Derivasyon Tüneli'nin kapağının önünde şiddetli tazyikle oluşan ve çamurla dolan alanda toprak altında bir kepçe ve iş makinesinin içinde bir cesede rastlandı. İşçinin ayağının görülmesi üzerine alanda arama kurtarma ekipleri, kazma ve kürekle çalışma yapmaya başladı.

Ayağı görülen cesedin çıkartılmaya çalışıldığını belirten Kaymakam İzzettin Sevgili,  havanın yağışlı olduğunu belirtereki, Gökdere Köprü Barajı'nın henüz üstünde bulunan ve su oranı üst sınıra ulaştığı ileri sürülen Menge Barajı'ndan su bırakılmasının da planladığını, ancak bunun yağış durumuna göre kesinlik kazanacağını söyledi. Sevgili, bu barajdan bırakılan suyun Gökdere Köprü Barajı'nda toplanacağını, arama kurtarma çalışmasını etkilemeyeceğini kaydetti.

AİLELER TARAFSIZ BİLİRKİŞİ İSTİYOR

Kayıp baraj işçilerinin aileleri adına konuşan Erkan Yeğen'in ağabeyi Ayhan Yeğen, savcılıkça oluşturulan bilirkişi heyetinin üniversitelerdeki öğretim üyelerinden oluşmasını istedi. Yeğen, şöyle dedi:

"Kovuşturma aşamasında olaya yol açan özel veya kamusal güvenlik denetimi makamlarında çalışanların, bilirkişi olarak tayin edilmemelerini; Bilirkişi Komisyonu'nun başta ODTÜ olmak üzere üniversitelerin uzman kadrolarından bilim adamlarıyla bağımsız meslek odalarınca bildirilecek listelerde yer alacak uzmanlar arasından seçilerek oluşturulmasını ve sanıklar hakkında cezalandırılmaları için kamu davası açılmasını talep ediyoruz. Olay sonrası eldeki ilk bulgulara göre söz konusu felaket, teorik ve teknolojik bilgi yetersizliği ve mühendislik hatası olarak kendini göstermektedir. Medya haberlerine göre kum torbalarıyla sızıntı durdurulmaya çalışılmıştır. Zaman varken başta işçiler ve yöre halkı uyarılmamış ilkel önlemlerle yetinilmiştir. Teknik açıdan değerlendirildiğinde ise ya projede bir hata olduğu ya da kapak imalatının yanlışlık, belki de eksik yapıldığı gündeme gelmektedir. Örneğin, kaynak işlemleri eksik ya da yanlış yapılmış, daha da kötüsü bozuk malzeme kullanılmış olabilir. Bütün bunlar belli bir mühendislik hatasının göstergesi olarak değerlendirilmesi gerektiği düşüncesindeyiz. Bu nedenle öncelikle proje hesaplarının doğru yapılıp yapılmadığı, kapakların projeye uygun olup-olmadığının saptanabilmesi için inşaat ve imalat projelerine el konularak güvenceye alınmalıdır. Projede yanlışlık yoksa kapaklar hatalı üretilmiştir; kapaklar doğru üretilmişse projeler hatalıdır. Bu olayda bunun ikisi dışında bir başka olasılık görülememektedir. Barajda sızıntı, kapakta çatlak gündeme geldiğinde işçiler inşaat sahasındaki risk bölgesine gerekli güvenlik önlemleri alınmadan sokulmuştur. Böylesi büyük tehdit karşısında işçiler neden risk bölgesine sokulmuştur? Basına yansıyan fotoğraflarından görüleceği gibi inşaat şantiyesi ve işçilik üniteleri barajın tahliye ve taşkın alanı içine konuşlandırılmıştır."