Olay, Sivas'ta 2010 yılının Eylül ve Ekim aylarında meydana geldi. Esnaftan tehdit ile iç çamaşırı, çorap, pastırma, sucuk aldıkları ve zorla senet tahsili yaptıkları öne sürülen  çete, teknik takip sonucu çökertildi. Şarküterici Yusuf Yıldız ile iç çamaşır satan Şevket Canpolat ve Cem Eren Güldalı'nın şikayeti üzerine 6 kişi şubat 2011'de tutuklandı. 

Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, tehdit, yağma, hırsızlık suçlarından yargılanan 5'i tutuklu 6 sanık, Özel Yetkili Erzurum 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 7 Mayıs günü karar duruşmasına çıktı. Tutuklu sanıklardan evli 2 çocuk babası O. S. savunmasında suçlamayı kabul etmeyerek şunları söyledi:

"Şevket Canpolat, 'benden zorla iç çamaşırı aldılar' diyor. Don, külot yağmalamışız. Sivas'ta bu kadar kişi onun donunu külotunu yağmalayarak mı yaşıyormuş? Dükkanlarında ne satıldığını cezaevinde öğrendim. 35 yaşındayım, tanımadığım insanlarla nasıl çete oluştururmuşum. Ben ne tanırım Diyarbakırlı'yı. İddianamede ismim sayfalara serpiştirilmiş. Sonuçta don yağmalamasına bağlanmış. Ailevi sorumlardan dolayı alkole başladım. İntihar girişiminde bulundum. Buradaki kişilerden bazılarını alkol aldığım yerden tanırım."

SUCUKLARI, AMCASININ ALACAĞINA KARŞILIK ALMIŞ

Sanık avukatlarından İbrahim Akgül de, müvekkili Ü.mit K.'ın şarküteriden aldığı sucukları geri verdiğini söyledi. Şarküterici Yusuf Yıldız'ın Ü.mit K.'ın amcası K.K.'a borcu olduğunu öne süren avukat Akgül şöyle dedi:

"Yusuf Yıldız'ın K. K.'a 3 bin lira borcu vardı. Amcası da Ü:'e gidip almasını söylüyor. Ü de bunun yerine sucuk alıyor. Ancak bunları sonra geri veriyor. Şevket Canpolat'ın dükkanından müvekkilim hiçbir giyim eşyası almamıştır. Cem Eren Güldalı'nın dükkanından Ü.'in eşi ve çocuklarına O.Ş.'in giyecek aldığı söyleniyor. Bu suç delili olarak kabul edilemez."
Tutuksuz sanık Ü. K.ise, Yusuf Yıldız'ın dükkanından amcasının alacağına karşılık 157 liralık pastırma aldığını söyledi. Aldıklarını veresiye defterine yazdırdığını anlatan K., "Aldığım pastırmaları amcam kızınca iade ettim. Veresiye defterine yazdırılan şey ne zaman yağma oldu" diye konuştu.

Sanıklardan R. U. ise, daha önceleri karnını doyurmak için bir çok kez hırsızlık yaptığını bunun cezasını da çektiğini ifade etti. R. U., veresiye defterinde isminin olmadığını ileri sürdü.
Çetenin elebaşı olduğu ileri sürülen O. Ş., iddianamede silah olarak gösterilen kamanın 60 yıllık ve dedesine ait olduğunu iddia etti. K.nın tavuk dahi kesemeyeceğini anlatan Ş., çocuğu yaşındaki sanıklarla örgüt kurmasının mümkün olmadığını savundu.


CEZA YAĞDI
Mahkeme heyeti O. Ş.'i 'suç işlemek amacıyla örgüt yönetmek, tehdit, hırsızlık, yağma, tehdit suçuna azmettirmek, emniyeti suistimal etmek' suçlarından 36 yıl 11 ay hapis, 120 lira para cezasına çarptırdı. Mahkeme, O. S., H. K., R. U., B. E. ve tutuksuz sanık Ü. K.'ı da 'suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte üye olmak, örgütün korkutucu gücünden yararlanarak nitelikli yağma' suçlarından 22'şer yıl 6 ay hapis cezasına mahkum etti. Heyet, Ü. K.'ın hükümle birlikte tutuklanmasına karar verirken, çete elebaşı O. Ş., "Bu cezayı haketmiyorum" dedi.