Eşinden boşanan ve 6 yaşında bir çocuğu olan 27 yaşındaki Eda Ç., geçen eylül ayında, liseden arkadaşı olan F.D.’nin, Alsancak’ta çalıştığı bara gitti. İddiaya göre barın sahibi M.G., ona  güzel bir kadın olduğunu söyleyerek barda çalışmasını istedi. Çalışmayı kabul etmeyen Eda Ç., iddiaya göre bar sahibi M.G. tarafından arkadaşı F.D.'nin evine götürüldü. İddiaya göre M.G. burada Eda Ç. ile ilişkiye girmek istedi. Buna direnen Eda Ç. kaçmak isteyince, bar sahibi M.G.'nin yanı sıra telefonla çağırdıkları H.N. ve ev sahibi F.D.'nin saldırısına uğradı. Dövülen, kıyafetleri yırtılan ve banyoda üzerine soğuk su tutulan Eda Ç., daha sonra bir taksiye bindirilerek evine gönderildi.

Eda Ç.'nin polise gidip şikayetçi olması üzerine, bar sahibi M.G., H.N. ve F.D. hakkında 'yaralama', 'hakaret', 'kişiyi hürriyetinden alıkoymak' suçlamasıyla soruşturma açıldı. Soruşturmayı sürdüren savcı, 3 sanığın 4 yıl 9 aydan 17 yıl 6'şar aya kadar hapis cezası istemiyle Asliye Ceza Mahkemesi'nde dava açtı. Asliye Ceza Mahkemesi hakimi, sanıkların işledikleri suça göre, cezanın üst sınırda olduğunu ve bu nedenle davanın kendi mahkemelerinde yapılamayacağını belirtip, görevsizlik kararı vererek Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdi. Ağır Ceza Mahkemesi de yargılamanın kendi mahkemelerinde yapılamayacağını belirterek görevsizlik kararı ile dosyayı İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdi. Bunun üzerine Başsavcılık yetkili mahkemenin belirlenmesi için dosyayı uyuşmazlık mahkemesine gönderdi.

"TEK İSTEĞİM CEZALARINI ÇEKMELERİ"

Olaydan dolayı mağdur olduğunu belirten Eda Ç., sanıklar hakkında dava açılmasına rağmen, iki mahkemenin görevsizlik kararı vermesi nedeniyle yargılamanın henüz başlamamasına tepki gösterdi. Eda Ç., şunları söyledi:

"Bu olaydan dolayı benim psikolojim bozuldu. Hap içip intihara teşebbüs bile ettim. Dört gün hastanede yoğun bakımda yattım. Sanıklar şikayetimden vazgeçmem için defalarca telefon etti. Biran önce hakim karşısına çıkıp yargılansınlar. Bu belirsizlik beni daha çok yıpratıyor. İki kez mağduriyet yaşıyorum. Olayın üzerinden altı ay geçti. Hiçbir sonuç elde edilmedi. Orada yaşadığımı benden başka kimse bilemez. Dört saat kesintisiz dayak yedim, 9 saat evde hapis tutuldum. Bunu bana yapanlar insan değil. Namusumu korumak için ölmeyi bile göze aldım. Tek isteğim sanıkların biran önce yargılanıp, ceza almaları."



BK(İÖ/ESM)