Kuzey Irak'ın Dohuk Kenti'nde bulunan Kadim Akademi Derneği tarafından düzenlenen Kürt Kültürü ve Düşüncesi Buluşmaları toplantısı Duhok Ünivesitesi'inde gerçekleştirildi. Türkiye'den Mardin Artuklu Üniversitesi'nin yeraldığı toplantıya Türkiye ve Irak'tan yazarlar da katıldı.

ARTUKLU ÜNİVERSİTESİ REKTÖRÜ KÜRTÇE KONUŞTU

Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Serdar Bedii Omay, toplantıda Kürtçe yaptığı konuşmada bölge üniversiteleri arasındaki işbirliğine dikkat çekti. Rektör Omay, Kürtçe konuşmasındaki telaffuz sıkıntısından dolayı akademisyenlerin gülmesi halinde, en ağır cezayı vereceği esprisini yaptı. Mardin Artuklu Üniversitesi olarak Ortadoğu'daki bütün sınırları suni olarak telakki ettiklerini söyleyen Prof.Dr. Omay, şöyle dedi:

"Bize göre Ortadoğu'daki bütün insanlar, milletler kardeştirler. Ve büyük bir kültür ve tarihin parçadırlar. Bu bağlamda biz ve Irak, bilhassa Irak Kürtleri derin tarihi, kültürel, dini ve dilsel bağlara sahibiz. Yani ilişkilerimizin, işbirliğimizin daha da derinleşmesi için bizlere fırsat sunan birçok ortak yönümüz vardır. Bölge ülkeleri arasında yakın işbirliği bölgesel istikrar ve huzur için kilit önemindedir. Mardin Artuklu Üniversitesi olarak resmi sınırları aşmak amacıyla komşu ülke üniversiteleri ile işbirliği geliştirmeye özel önem vermekteyiz. Bu anlamda İran, Irak, Suriye üniversiteleri bizler için özel önem addetmektedir. Şu ana kadar bu üç ülkeden çeşitli üniversitelerle bazı protokolleri imzaladık. Şunu da belirtmek isterim ki, bu protokollerin ilki 2 yıl önce sizin güzide üniversiteniz ile imzalamıştı. Temennimiz ikili ilişkilerin daha da ileri bir düzeye çıkarılması ve kalıcı olmasıdır."

Rektör Omay, Duhok ve Mardin Artuklu Üniversiteleri arasında anlamlı bir işbirliğinin devam etmesinin aynı zamanda bölgesel gelişme, devletler ve toplumlararası ilişkilerin restorasyonu gibi hususlarda da yapıcı bir rol oynayacağına inandığını sözlerine ekledi.

KÜRT DİLİ BİR KİMLİKTİR

Duhok Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Lokman Muhammed Salih, üniversiteler ve akademisyenler arasında yapılan işbirliklerin önemine dikkat çekerek, Kürt kültürü alanında yapılan bu çalışmaların devamını istedi. Kürt dilinin önemine değinen Prof.Dr. Salih, "Kürt dili bir iletişim aracının yanında aynı zamanda Kürtler için bir kimliktir de. Dilin yok olması, Kürtlerin kimliklerinden soyutlanması anlamına geliyor. Mardin Artuklu Üniversitesi'nin Kürt diline verdiği akademik desteği önemsiyor ve destekliyoruz" dedi.

ÖZTÜRK: BÜTÜN SINIRLARA KARŞIYIZ

Kadim Akademi Derneği Başkanı Musa Öztürk, akademi buluşmalarının, komşu ülkeleri, kültürleri ve yapıları, bu ülkelerdeki entellektüel trendleri yakından takip ederek, tanıma amacıyla geleneksel hale getirmeyi düşündüğü en önemli etkinlikler halkasından birini teşkil ettiğini söyledi. Kadim akademi buluşmalarının ikincisini geçen yıl 'Çağdaş Arap Düşüncesi' başlığı altında tertip ettiklerini anlatan Öztürk, şöyle dedi:

"Akademi buluşmalarının bu yıl üçüncüsünü burada Irak Kürdistan'ında gerçekleştirmenin hazzını sizlerle paylaşmak istiyorum. Kadim akademi olarak bizler akademik özgürlüğü kısıtlayan her türlü ve her türden sınırlamaya karşıyız. Bu yıl sınırlara karşı bir adım daha atarak, coğrafi sınırları da aşmayı denedik ve şu an itibarıyla buna da muvaffak olduğumuza inanıyoruz."

HİÇ KİMSENİN ARKA BAHÇESİ DEĞİLİZ

Programda bir konuşma yapan Kadim Akademi Buluşmaları'nın Direktörü Yunus Cengiz de bölgedeki sınırların anlamsızlığına dikkat çekerek, her türlü sınırlamaya karşı olduklarını söyledi. Cengiz, konuşmasında ayrıca Kadim Akademi Derneği'nin hiçbir siyasi yapının arka bahçesi olmadığını, her türlü siyasi oluşuma eşit mesafede olduklarını, asıl işlerinin hiçbir yapılanmanın etkisinde olmadan bilim üretmek olduğunu söyledi.

Program sonunda Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Serdar Bedii Omay, Duhok Üniversitesi Rektörü Prof.Dr Lokman Muhammed Salih'e günün anısına bir plaket verdi. Açılış konuşmalarından sonra Türkiye ve Irak'taki Kürt yazar ve akademisyenler kendi aralarında bir araya gelerek mini toplantılar yaptı.

HOLLANDALI KÜRDOLOG'TAN ARINÇ'A DESTEK

Buluşmaların ikinci bölümünde ise Hollandalı Kürdolog Prof.Dr. Martin Van Bruinessen, 'Kürt Toplumunun Temel Belirleyenleri' üzerine bir sunum gerçekleştirdi. Prof.Dr. Bruinessen konuşmasında Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın "Kürtçe medeniyet dili midir" sorusuyla başlayan tartışmaları hatırlatarak, "Bülent Arınç'a kısmen de olsa katılıyorum. Kürt dili medeniyet dili değildir. Kürtçe yasaklardan baskılardan dolayı her zaman sadece evlerde konuşulmuş. Medreselerde, okullarda ya Arapça ya da Türkçe konuşulmuş, bunun için de Kürtçe bir türlü medeniyet dili olamamıştı" dedi.

Konuşmasında Kürtleri Kürt yapan unsurların ne dil, ne din olmadığını dikkat çeken Bruinessen, "Sorani, Kurmanci, Zazaki ve Goranice aralarındaki fark Almanca ve İngilizce arasındaki fark kadardır. En tipik Kürt dini Yezidiliktir. Yezidiliğe inananlar sadece Kürtlerdir. Ama Kürtler en çok İslamiyete, kısmen de olsa Hıristiyanlığa ve Yahudiliğe inanıyor. Bunun için Kürt'ü Kürt yapan ne din, ne de dil olamaz. Bunlar, tek başına birleştirici belirleyici değildir. Kürtleri Kürt yapan bence ortak etnik bir hayat, önemli bir faktördür. Kürtler arasında ortak bir tarih ve ortak bir hafıza gerekiyor. Kürt şuuru da çok önemlidir. Kendini Kürt gören Kürt'tür. Kürtçe konuşsa da bu topraklarda yaşasa da Kürt şuurunu taşımazsa, Kürt olamaz bence" dedi.

Prof.Dr. Bruinessen, bölgedeki aşiret yapılanmasının ise hiçbirinin yüzde 100 Kürt unsuru taşımadığını, aralarında Süryanilerin de Ermenilerin de Türklerin ve Arapların da bulunduğunu sözlerine ekledi.