Ankara'dan 21 Mart'ta yola çıkan ve 24 gün sonra Sivas, Erzincan üzeri Erzurum'a varan Kalender Bayramlı, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü'ne ait Kayakla Atlama Kulelerinin yanındaki otelde konakladı. Erzurum'dan Iğdır üzeri Nahcivan ve İran'dan Bakü'ye gideceğini anlatan Bayramlı, 1992 yılında Hocalı katliamına şahit olduğunu, her 26 Şubat günü Azerbaycanlı'ları mezar taşları üzerine oturup ağlamalarının vicdanını sızlattığını söyledi. Kalender Bayramlı, şöyle dedi:

"Allah'ın izniyle 2 bin 8 kilometre gideceğim. Bu bireysel bir protestodur. Toplumsala dönüştüğüne de inanıyorum. 1992'de bütün dünyanın önünde soykırım olmuştur. Buradan sonra Iğdır, Nahçıvan'a geçip cumhurbaşkanıyla görüşeceğim. Ordan İran ve Bakü'ye gideceğim. En son durağım Hocalı olacak. Haziran ayının ortalarında orada olmayı planlıyorum. Yolda daha çok güzel şeylerle karşılaşıyorum. Bana 'Bayrak mı satıyorsun?' diyorlar. Geçen gün Erzurum'un Aziziye ilçesindeydim. Orada maç vardı. Üzerimde bayrakları görüce maça gidiyorum zannettiler. Özel ayakkabılarım vardı. 500 kilometre yürüdükten sonra yırtıldı. Daha sonra bana Erzincan'da yeni ayakkabı aldılar. Hiç bir şekilde maddi destek kabul etmiyorum. Hatta benim adıma bir hesap açılmıştı. Arayıp iptal ettirdim. Ölüm tehditleri alıyorum. Benzin döküp yakacaklarını, yolda tarayacaklarını söylüyorlar. Umrumda değil. Öyle düşünceleri varsa beni öldürürlerse daha çok ses getirir. Birçok kişi beni davet ediyor ama can güvenliği nedeniyle evlerde konaklamıyorum. Kamu kuruluşları bana yer ayarlıyor oralarda konaklıyorum. Yürüyüşe ilk başladığım zaman ikram edilenleri yiyordum şimdi tecrübe kazandım ikramları kabul etmiyorum. Bazen jandarma güvenliği olmayan yerlerde yürümeme izin vermiyor. Bu nedenle 65 kilometre yolu onların aracı ile geçtim. Eşim rahmetli oldu. İki kızım var. Kızlarıma bile haber vermemiştim yola çıkarken. Televizyon haberlerini izlerken öğrenmişler." 



NÖ(KS/İD)