Hak-Par üyeleri 3 yıl önce vefat eden onursal Genel Başkanları ve 1925 yılındaki Kürt isyanının lideri Şeyh Said'in torunu Abdulmelik Fırat için Diyarbakır'da bir otelde anma töreni düzenledi. Gazetecilerin soruları üzerine Başbakan Erdoğan'ın Kürt sorununun çözümü için Oslo ve Öcalan ile tekrar görüşülebileceğiyle ilgili açıklamalarını değerlendiren Genel Başkan Bayram Bozyel, müzakerenin Türkiye için önemli ve olumlu bir fırsat olduğunu söyledi. Başkan Bozyel, şöyle dedi:

"Bu çatışmalı durumun şiddet eksenli politikaların bir yere gidemeyeceği açıktır. Zaten bunu demokrasi güçleri uzun süredir dile getiriyorlar. Hükümeti uyarıp eleştiriyorlar. Gelinen noktada hem Kürt tarafı, hem de Türk tarafı her gün onlarca insan kaybediyoruz. Bunun yükünü taşımak hiç kimsenin altında kalacağı bir şey değil. O nedenle hükümetin şiddeti durdurma, çatışmayı durdurma yönünde belirli adımlar atması son derece doğal. Ancak, sorun bize göre Oslo'da, İmralı'da illegal yöntemlerle yürütmekle olmaz aksine bu işi meşru zeminde parlamentoda ve Anayasa ile bağlantılı olarak çözmek en doğrusu çünkü Türkiye'nin gündeminde yeni bir anayasa yapılımı var. Bu Türkiye için bir fırsat, Kürt sorunun çözümü içinde önemli bir fırsat bu nedenle bir anlamda bu çatışmaların durdurulması için girişimler sürdürülürken diğer yandan da anayasal eksenli Kürt sorunun çözümü yönündeki çabalara ağırlık vermek lazım, sorun böyle çözülür. Şiddeti durdurmak önemli ama bu mesele tek başına şiddetle durdurulacak bir şey değil. Kürt sorunu köklü çok önemli bir sorun mutlaka buna çok köklü radikal çözümler üretmek gerekir bunu anayasal güvencede kavuşturmak gerekir."

CHP'NİN ADIMLARI OLUMLU ANCAK TUTARSIZ

Bozyel, CHP'nin Kürt sorununa ilişkin yol haritasında olumlu adımlar attığını ancak tutarsız bulduklarını böyledi. Bozyel,  şöyle konuştu:

"Esas hedefimiz; anayasa olmalı. Ama ondan önce yol temizliği anlamına gelebilecek yeni bir anayasa yapımı önündeki engelleri kaldırmakla başlanabilir. Bunun için de mevcut anti demokratik anayasal yasalar değiştirilebilir. Gerçek anlamda ifade ve özgürlüğü sağlanabilir. Ve örgütlenme özgürlüğü sağlanabilir. Katılımcı bir diyalog süreci başlatılabilinir. Yani şiddetin durmasına bağlı olarak da genel af gündeme getirilebilir, bütün Kürt çevrelerin özgür bir biçimde bu sürece katılımı sağlanabilinir. Bunun sonucunda bu süreci anayasayla da taçlandırmak gerekir. Her seferinde dile getiriyoruz ama inisiyatif bizim elimizde değil. CHP'nin son dönemdeki yaklaşımını olumlu ama tutarsız buluyoruz. Zira bu işin MHP'ye endekslenmesi çok akıllıca bir iş değildir. Bu işi çözmek isteyenlerle işe başlamak ve sonrada herkesi katmayı hedeflemek lazım."



CA,SS(GG/İD) (FOTOGRAFLI)