Karşıyaka'da 1997 yılında teröristlerle girdiği çatışmada vurulan, tedavisi sürerken, yüzde 95 işgöremez heyet raporu ile 2002 yılında emekliye ayrılan polis memuru Erdoğan Tuna, terör yasasına göre en yüksek memur maaşının brüt 200 katını tazminat olarak alabilmek için İçişleri Bakanlığı'na başvurdu. Bakanlık, 5 yıl süre içinde başvurmadığı için Erdoğan Tuna'ya nakdi terör tazminatı ödemeyi reddetti. Bunun üzerine 2004 yılında yargı yoluna başvuran Tuna, nakdi tazminat konusunda Bakanlığa karşı dava açtı. 5 Yıl süren dava sonunda Tuna davayı kazandı. İçişleri Bakanlığı, 2010 yılında Erdoğan Tuna'ya, 200 kat yerine 100 kat nakdi tazminat tutarı olan 155 bin TL ödedi. Tuna bunun üzerine Bakanlığa yazdığı yazıda 100 maaş değil 200 maaş tutarında nakdi tazminat ödenmesi gerektiğini belirtti. İçişleri Bakanlığı ise Erdoğan Tuna'ya gönderdiği cevap yazısında, "Sizin vurulduğunuz yıl olan 1997'de nakdi tazminat 100 maaş tutarında olarak uygulanmaktadır. 1999 Yılında nakdi tazminat miktarı 100 maaştan 200 maaş tutarına çekilmiştir. Dolayısıyla siz bundan yararlanamıyorsunuz" cevabı gönderdi.

Bakanlığın bu cevap yazısına isyan eden Tuna, 1997 yılında vurulduğunu, ancak tedavisinin 7 yıl boyunca sürdüğünü belirterek şöyle dedi:

"Tedavi sürecinde ben yine diğer meslektaşlarım gibi polis kadrosundaydım. Ancak, 5 yıl boyunca sürekli raporlu görünüyordum. Doktorlar 5 yıl sonunda yüzde 95 işgöremez raporu verince, gazi olarak emekliye ayrıldım. Yani 1999 yılındaki 200 misli maaş tutarından faydalanmam gerekiyor. Eğer 1999 yılından önce heyet raporu verilip gazi olarak emekliye ayrılmış olsaydım Bakanlık haklıydı. Ancak benim emekliye ayrılış tarihim 2002'dir."

DANIŞTAY DA REDDETTİ, AİHM'E GİDECEK

Nakdi tazminat miktarı olan 200 maaştan faydalanmak isteyen Erdoğan Tuna, İzmir 1'inci Bölge İdare Mahkemesi'ne başvurdu. Bölge İdare Mahkemesi, Tuna'nın yaptığı başvuruyu reddetti. Bunun üzerine Tuna, davayı Danıştay 5'inci Dairesi'ne taşıdı. Danıştay kısa bir süre önce verdiği kararda, gazi polis memurunu haksız bularak talebini reddetti. Karara tepki gösteren Tuna, "Haklı olmasam bu kadar uğraş verip sinir sistemimi bozmazdım. Ancak, haklı olduğum konuda bile haksızmışım gibi muamele yapılmasına isyan ediyorum. Bundan sonra yapacağım tek şey Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne gitmek. Çünkü iç hukuk yolları tükendi" diye konuştu.

BK(AÖ/COŞ)