Toplantıya Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, İzmir Valisi Cahit Kıraç, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, milletvekilleri ve iş dünyası temsilcileri katıldı.

Toplantı öncesinde açılış konuşması yapan Ulaştırma, Denizcilik Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım İzmir’in daha önce adaylık yarışını kaybettiği EXPO 2015’in kent için ciddi bir tecrübe olduğunu, bu kez daha düzenli çalışıldığını söyledi. Oluşturulan Yönlendirme Kurulu’nda da herkesin kendi imkanları dahilinde katkı sağladığını belirten Yıldırım, yasal altyapı konusunda da bütün işlemlerin hızlı bir şekilde yapıldığını kaydetti. Bakan Yıldırım, yaklaşık 6 ay sürecek ve 40 milyona yakın insanın geleceği etkinliğin 11.5 milyon insanın yaşadığı 9 Ege ilini de çok yakından ilgilendirdiğini vurgulayarak, bu illerin de desteğini istedi. Yıldırım, “Bizim beklentimiz bu 9 ilin EXPO projesini İzmir’e mahsus bir proje olarak görmemeleri ve tüm Ege’yi doğrudan ilgilendiren bir proje olduğunu hatırlarında tutmaları. Ayrıca bundan sonra yapacakları faaliyetlerde bu konuya gerekli önemin, önceliğin verilmesi” dedi.

Projenin temasının da 'Sağlık ve daha iyi bir dünya için yeni yollar' olduğunu dile getiren Türkiye’nin bu iki alanda da atılımlar yaptığını savundu.

SERGİ İZMİR’E “İADE-İ İTİBAR” YAPACAK

Yıldırım, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Bu büyük sergiyi vesile sayarak bölgenin daha fazla kalkınması, daha fazla altyapı, sağlık yatırımıyla zenginleştirilmesi bizim hedefimiz olmalı. Yoksa EXPO’dan para kazanmayı falan hedeflemiyoruz, ülkemizin daha iyi tanıtılmasını hedefliyoruz. Bu etkinlikler ülkemizin daha iyi tanıtımını yapmamız için bir fırsat olacak. Bir de bölgesel işbirliğini, küresel barışı sağlamada da önemli bir vesile olacak. 100 yıl öncesine gittiğim zaman bu bölgede Beyrut, İskenderiye ve İzmir var. 100 yıl sonra bu bölgenin en önemli şehri İzmir’e iade-i itibar yapmak, böyle bir sergiyi, etkinliği bölgeye kazandırmakla ancak mümkün olabilecektir. Böylesine Batı ile Doğu medeniyetinin buluştuğu, birçok farklı özellikleri içinde barındıran, hoşgörüyü, çok kültürlülüğü barındıran İzmir’in bu iş için biçilmiş bir kaftan olduğunu hepimiz kabul ediyoruz. Olmaması için hiçbir neden yok ama olması için binlerce neden var.”

BAKAN GÜNAY’DAN DESTEK ÇAĞRISI

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, EXPO’nun herkes için özel bir proje olduğunu belirterek sivil toplum tarafından da sahiplenilmesi gerektiğini vurguladı. Düzenlendiği şehirle özdeşleyen bu etkinliğin sivil toplum kuruluşlarının tamamının ve Büyükşehir başta olmak üzere yerel yönetimlerin sorumluluk taşıması, bu işin öncüsü olması gerektiğini dile getiren Bakan Günay, “Daha fazla yeşil alan üretmek, daha yaşanılabilir bir dünya yaratmak için hepimize görevler düşüyor. Bütün kamu otoritesinin valimizin işin çok yoğun bir şekilde olması gerekiyor” diye konuştu.

“DÜNYA İZMİR’İN SAHİPLENDİĞİNİ GÖRMELİ”

Projeyi sahiplenme çağrısı yapan Günay, “Hükümet olarak biz buradan destekleyiciyiz ama dünyaya göstereceğimiz yüz İzmir’in sivil toplumu, aydınları, kanaat önderleri. Biz üzerimize ne düşüyorsa hepsine hazır olduğumuz dünyaya söyleyeceğiz ama dünya da İzmir’in sokaktaki çocuğundan valisine kadar projenin sahiplenildiğini görmeli” diye konuştu. İnciraltı’ndaki 270 hektarlık alanın da proje kapsamında düzenlenerek Avrupa’da Central Park’tan sonra en büyük yeşil alan olacağını da ifade eden Günay, “Bu alanı EXPO olsa da olmasa da İzmir’e armağan etmek istiyoruz. EXPO EXPO ile taçlandırılırsa dünya görecek. Bunu çok önemsiyorum. Fuar alanı 440 dönüm” dedi.

TURİZM RAKAMLARINDA ARTIŞ

İzmir’in sağlık temasına odaklandığı projede ticari boyut kadar turizm boyutunun da önem taşıdığını söyleyen Günay, “Bu çerçevede yoğun biçimde biz de içindeyiz. Seçimlerden önce ilan ederek toplumun ortak projesi haline getirmeye çalıştık. O niyetle hep birlikte çalışıyoruz. Türkiye dünya turizminin bilinen ülkelerden biri haline geldi. Geçen yıl Türkiye İngiltere’yi geçerek 6’ncı ülke oldu. Bu yıl da bölgemizdeki bütün sıkıntılara rağmen geçen yıla göre sadece yüzde 1.8 civarında geriyiz. Geçen yıl ilk 7 ayda turist sayısı 17 milyon 500 bini geçmişken bu yıl 17 milyon 200 bine gelmişiz ki bu bence müthiş bir olay. Bizim asıl kendimizi kıyasladığımız 2010 yılı” dedi.

Şimdi ise kitle turizmi yerine daha yüksek katma değer sağlayan ve daha yüksek gelir düzeyine hitap eden butik turizmi geliştirmek için çalışma yaptıklarını anlatan Günay, bunun için en uygun bölgenin de Ege Bölgesi olduğunu dile getirdi. Günay ayrıca, Uluslararası Sergiler Bürosu’nun önümüzdeki Genel Kurulu’nda İzmir sunumuna kendisinin katılacağını, bir sonraki toplantıda ise Bakan Yıldırım’ın yer alacağı bilgisini verdi.

İzmir Valisi, EXPO Yönlendirme Kurulu ve Yürütme Komitesi Başkanı Cahit Kıraç ise EXPO 2020 projesinin takımı İzmir’de oluşturulsa da uygulama alanı Ege Bölgesi olan bir Türkiye projesi olduğunu kaydetti. Toplantıya katılan Ege Bölgesi’ndeki belediye başkanlarından kendi kentlerinde adaylık tanıtımının yapılması için destek isteyen Vali Kıraç, çalışma sonunda bölgedeki tüm paydaşların desteğinin alındığını deklare etmek istediklerini kaydetti. İzmir EXPO’sunun bölgeye etkinliği hatırlatacak bir anıt yapı ve Avrupa’nın en büyük yeşil alan parkını kazandıracağını ifade eden Kıraç, “EXPO 2020 Ege Projesi’dir ve bundan Ege kazanacaktır. Bu yüzden bölgesel bir işbirliği kaçınılmazdır” dedi.

Konuşmalardan sonra oluşturulan destek metni, Ege Bölgesi’ndeki kamu kurum ve kuruluşları temsilcileri, belediye başkanları, rektörler ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri tarafından imzalanarak program son buldu.