İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Ergenekon Davası'nda tanık Mücahit Pehlivan mahkeme heyetinin, savcıların ve heyetin sorularını yanıtladı. Duruşma savcısı Murat Dalkuş, daha deneyimli doktorlar yerine neden tanık Pehlivan'ın tercih edildiğini sordu. Pehlivan, Başbakan ve Eşinin görevlendirmesiyle tedavi sürecine katıldığını söyledi. Bülent Ecevit'i tek başına muayene ve tedavi etmediğini söyleyen Pehlivan, "Ben ekibin koordinatörüydüm. Nöroloji hocasını Emrehan Halıcı bulmuştu. Ben Gazi Üniversitesi'nden kardiyoloji hocası bulmuştum. Acil bir durumda Gazi Üniversitesi hastanesine kaldırılacaktı. Rektörün ve Tıp Fakültesi dekanının da bilgisi vardı. Acil durum için Gazi Üniversitesi'nde bir oda hazır bekletiliyordu. Ambulans ve acil yardım çantası hazırdı" dedi.


HABERAL'IN SORULARINI YANITLADI


Ecevit'in Başkent Üniversitesi Ankara Hastanesi ile ilişkisinin 1 Temmuz 2002'de kesildiğinin altını çizen tutuklu sanık CHP Milletvekili Mehmet Haberal da, Ecevit hakkında düzenlenen raporda çalışabilecek durumda olduğunun yer aldığını belirtti. Haberal, Ecevit hakkında Başkent Üniversitesi Hastanesi'nin 25 Mayıs 2002 tarihli raporunda 7 ay yatak istirahati verilmediğini söyledi. Raporda yer alanlara değinen Haberal, "Lavman verilmemiştir. Omurundaki kırık nedeniyle felç olmaması için korse giydirilmiştir. Kemik iyileşmesi süreç alır. Hastanede yatmasına gerek yok. Evde dinlenerek istirahat edecek. Bu yatak istirati değildir. Günde 2 saat ofisinde çalışabilir. Kemikleri desteklemek için ilaçların yanında kortizon da en düşük düzeyde veriliyor. Ben 1971 yılından beri kortizon tedavisi uygularım. Kortizonu çok yoğun kullanırım. Kısa zamanda bu denli bir etki yapacak bir ilaç değildir. 'Kortizonu kestik, iyileşti' diyor. Bir tedavinin bu kadar çabuk etki ettiğini görmedim" diyerek açıklama yaptı. Haberal, Bülent Ecevit'e lavman yerine ağızdan bağırsakları çalıştıran bir ilaç verildiğini sözlerine ekledi. Tanık Pehlivan'ın anlattıklarının belgelere dayanmadığını ifade eden Haberal, "Gece Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'nın evine giriliyor. Gizlice röntgen cihazı sokuluyor, film çekiliyor. Hiçbir yazı, rapor, belge yok. Ben 45 yıllık meslek hayatımda belgesiz, raporsuz tedavi görmedim" diye konuştu. Pehlivan kendi yaptığı tedavi sürecine ilişkin belgelerin Bülent Ecevit'in eşi Rahşan Ecevit'te olduğunu belirterek, Ecevit'teki omurga kırığının korse giymesini gerektirecek seviyede olmadığını tekrarladı.


"RAHŞAN HANIM'INDA TAVSİYESİ İLE MİLLETVEKİLİ OLDUM"


Başbakan Bülent Ecevit'in omurgasındaki kırığın başbakanlık yapmasına engel olmadığını söyleyen tanık Pehlivan, Ecevit'in omurgasındaki kırık nedeniyle yatağa mahkum edilmesinin uygun ve doğru olmadığını söyledi. Başbakan Bülent Ecevit'in son zamanlarında da yanında olduğunu anlatan Pehlivan, "Bülent Ecevit'i zatürreden kaybettik. Rahşan Ecevit bana 'Ecevit seni milletvekili olarak görmek isterdi' dedi. Daha sonra da Rahşan Hanım'ında tavsiyesiyle milletvekilliğine aday oldum, milletvekili seçildim" dedi.


Tanık Pehlivan'ın dinlenmesinin tamamlanmasının ardından mahkeme heyeti duruşmaya ara verdi.


(BB)