İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'de görülen Ergenekon Davası'nın 220. duruşması sana erdi. Diyarbakır'da görülen ve kamuoyunda 'JİTEM Davası' olarak bilinen davada sanık olarak yargılanan Adil Timurtaş, Ergenekon Davası'nda 'tanık' olarak dinlendi. Timurtaş ifadesinin ardından duruşma savcısı ve mahkeme heyetinin sorularını yanıtladı. Sorular üzerine Timurtaş, "Yeşil" adıyla tanınan Mahmut Yıldırım’ı iyi tanırım. Onun getirdiği istihbaratla 2 kişi yakaladık" dedi. Timurtaş, " Adil Serdar Saçan (tutuksuz sanık) şoförü aracılığıyla haber gönderip Mahmut Yıldırım'ı bulmamı istedi. Yanıma bir de kız verdiler, turist görünümü için. Mahmut Yıldırım'ı 2000 yılında Silopi'de tespit ettik, gümrükte bir şeyler yapıyormuş. Gittim. Irak'tan mazot getiriyordu. Kızla birlikte gördük. Sakalını kesmişti. Adil Serdar Saçan'ı Habur'dan aradım. 'Çıkın gelin' dedi. Kız kaldı, ben geldim. Yeşil, JİTEM'ci değildi, bilgi getiriyordu, çatışmada görmedim" dedi.


"MAHMUT YILDIRIM'I TÜRKİYE'DE ARAYAN TEK KURUM BİZDİK"


Duruşmada söz alan tutuksuz sanık Adil Serdar Saçan da Mahmut Yıldırım'ı bulmak için Timurtaş'tan şoförü aracılığıyla yardım istediklerini belirterek, "Mahmut Yıldırım'ı Türkiye'de arayan tek kurum bizdik ancak başarılı olamadık" diye konuştu. Savcı Pekgüzel'in "JİTEM ne demektir, JİTEM'in istihbarat yaptığı, operasyon görevi olmadığı söyleniyor. Operasyon göreviniz var mıydı?" sorusu üzerine Timurtaş, "Zaten istihbarat geldi mi hemen operasyon yapardık. Hiç çatışmaya girmemişsem, 3 bin çatışmaya girmişimdir" ifadelerini kullandı.


"BİZ KİMSEYİ ÖLDÜRMÜŞ DEĞİLİZ"


JİTEM'in yasadışı olmadığını ifade eden Timurtaş, kendisinin jandarma istihbaratta işçi olarak yer aldığını söyledi. Timurtaş kendisine bölge komutanlığına ait kimlik verildiğini ve kendilerine ödeme yapıldığınıda sözlerine ekledi. Timurtaş sorular üzerine “Biz kimseyi öldürmüş değiliz. Hala basında ‘Musa Anter’i benim vurduğum’ yazıyor. ‘Vedat Aydın’ı ve bilmem kimi ben vurmuşum’. Benim de ailem çoluğum çocuğum var. Yazıktır" diye konuştu. Timurtaş ifadesinin son bölümünde “Benim ailedemden 37 kişiyi öldürdüler. Sonra 'devlet aileni vurdu' dediler. En son teslim olan PKK'lılar de 'Biz yaptık, ibret olsun diye’ dediler. Köyümüzü kim yaktı? PKK yaktı. Biz aşiretiz devletin yanında yer aldığımız için bize selam vermeyenler var. Her yıl PKK tarafından ölüm kararım çıkar" diye konuştu.


TUTUKSUZ SANIK ŞENOĞLU SAVUNMASINI YAPTI


Duruşmada daha sonra tutuksuz sanık Aydınlık Dergisi eski Sorumlu Yazı işleri Müdürü Zahide Ruhsar Şenoğlu'nun savunması alındı. Şenoğlu 'Ergenekon' diye iddia edilen örgütle bir alakasının olmadığını söyleyerek eski ifadelerini kabul ettiğini belirtti. Sanık Şenoğlu'nun dinlenmesinin ardından mahkeme heyeti duruşmayı 16 Ağustos'a saat 08.45'e erteledi.


(BB)