Gaziantep'teki AK Parti il kongresinde, geçen yıl Nisan ayından itibaren Suriye'de olaylar yaşanmaya başlandığını ve 1 yıldır devam ettiğini belirten Erdoğan, şöyle konuştu:

"Başta Gaziantep olmak üzere sınır illerimizi olumsuz etkilediğini biliyoruz. Suriye inanıyorum ki çalkantılı dönemi geride bırakacak er ya da geç. Suriyeli kardeşlerimiz rahat bir nefes alacak. Türkiye olarak Suriye halkının derdini kardeşlerimizin meselesini kendi meselemiz olarak gördük ve görmeye devam edeceğiz. Yola çıkarken 'Komşularımızla sıfır sorun politika' dedik. Kompleksiz ön yargısız bir şekilde komşularımızla meseleleri ele aldık, diyaloglarla sorunların üzerine gittik. Çözülemez denilen birçok sorunu çözdük. 'Sıfır sorun' demek her mesele her olay karşısında sessiz kalmak değil. 'Sıfır sorun' demek baskıya cinayete göz yummak demek değil. Haksızlık karşısında susmak, haksızlık karşısında eğilmek demek değil. Bugün Suriye'yi İsrail'i gösterip sıfır sorun politikamızı sorgulayanlar, işte bugün nasıl sıfır sorunu anlayamadılarsa, geçmişte Gazi Mustafa Kemal'in 'Yurtta sulh cihanda sulh' politikasını da anlayamadılar. 'Yurtta sulh cihanda sulh' politikasını, yan gelip yatma politikası olarak anladılar. 'Sıfır politika'yı haksızlığa, hukuksuzluğa, eziyete karşı boyun eğmek olarak anlıyorlar. Akdeniz'de benim vatandaşıma devlet terörü uygulayanlara karşı susacak mıyız? Gazze'de fosfor bombalarıyla kardeşlerimizin katledilmesine karşı susacak mıyız? Suriye'de kendi vatandaşlarını acımasızca katledenlere karşı susacak mıyız?"

KILIÇDAROĞLU'NA SERT ELEŞTİRİLER

CHP'ye de sert eleştiren yönelten Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bizi eleştiren CHP ne yaptı? CHP geçmişte ne yaptıysa bugün de aynısını yaptı. Geçmişte 'Savaş var' diye Hitler'in doğum gününü kutlamak için heyet gönderdi. Aman savaş çıkmasın' diye Hitler'e samimi dileklerini gönderdiler. 'Aman uzak duralım' diye Kemalist Türkiye'den faşist İtalya'ya selam gönderdiler."

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştiren Erdoğan, şunları söyledi:

"Bugün CHP Genel Başkanı çıkıyor, sıfır sorun politikasını eleştiriyor. 'Ben geçmişimle gurur duyuyorum' diyor, bir yandan da CHP'nin eski Genel Başkanı'nın izinden gidiyor. Savaş var diye Hitler'e samimi tebrikleri gönderenler bugün çıkıp, 'Ben olsam Mavi Marmara'yı Gazze'ye göndermezdim' diyor. Kemalist Türkiye'den faşist İtalya'ya selam gönderiyor. Bugün Suriye'de Baas rejimini ziyaret edip orada Türkiye'yi eleştiriyor. Geçmişte camilerin ahır yapılmasını kapatılmasını görmeyenler Gazze'deki İsrail'deki vahşeti görmüyorlar. İsrail'de özgürlük olduğunu söylüyorlar. IMF'nin karşısında el pençe duranlar bugün bizi IMF ile anlaşma yapmaya zorluyor. Bunlar çok zavallı. IMF'ye borcumuz 23.5 milyar dolardı bugün 2.5 milyar dolar. 4 yıldır Stant-by anlaşması yapmıyoruz. MHP, DSP ve ANAP'tan aldığımız Merkez Bankası'nın döviz rezervi 27.5 milyar dolardı. Bugün döviz rezervi 91 milyar dolar. Hedefimiz 100 milyar dolar. Güçlü Türkiye, güçlü demokrasi. Eğer ekonomide böyle bir noktayı yakalarsanız demokrasi de güç kazanırsınız. Özgürlüklerle de güç kazanırsınız işte şu an bu başarıldı her geçen gün daha iyiyi gidiyoruz. Şimdi kalkmış dış politikamızı eleştiriyorlar. Kusura bakmayın dış politikada ulaştığımız hedeflere bu CHP'nin hayalleri bile erişemez."

"KILIÇDAROĞLU, SAMİMİYETSİZ"

"Fakat beni mutlu eden bir şey var; Sayın Kılıçdaroğlu, Bosna Hersek'e gitti maşallah camilerden, tekkelerden, türbelerden çıkmadı. Elinde Kuran ile çok güzel kareler verdi" diyen Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:

"İnanın o manzaraları görünce sevindik, hoşnut olduk, mutlu olduk. Teşvik de ediyoruz. Hayırlı olsun, Allah devamını getirsin diyoruz. Ardından geldi İstanbul'da Arap Baharı zirvesi yaptı başörtülü Yemenli Tevekkül Hanım ile basın toplantısı yaptı. Bundan dolayı da kutluyoruz ama insana sormazlar mı 'Boşnak dindar olunca iyi de Türkiye Cumhuriyeti gençleri dindar olunca niye kötü? Yemenli Hanım başörtülü olunca iyi Türk başarörtülü olunca örümcek kafalı, öcü mü oluyor? Üniversitelerde başörtülü olarak kızların okumasını için AK Parti ile MHP bir karar aldı Meclis'ten bunu geçirdi. Anayasa Mahkemesi'ne gönderenlerin arasında senin imzan yok muydu Kılıçdaroğlu? Buna ne derler? Buna dürüstlük demezler. Buna istismar derler. Bu samimiyetsizliktir. Bosna'da cami, tekke, türbe gezeceksin Türkiye'de Danıştay'a gidip katsayı uygulamasının kaldırılmasını isteyeceksin. Başörtülü hanımı yanına alacaksın başörtülü kademeli eğitim kararını iptalini isteyeceksin. 4+4+4 ile ilgili Anayasa Mahkemesi'ne gittiler. Kim gitti? CHP gitti. Kuran-ı Kerimin okutulmasına, Peygamberimizin hayatının okutulmasına karşı çıktı bunlar. Suriye'ye Şam'a arkadaşlarını göndereceksin Baas rejimine destek vereceksin sonra Arap Baharı zirvesi düzenleyeceksin. Kemal bey maşallah küreselleşiyor. Ama çark etmedi, çarkçılıkla küreselleşti. Çark etme konusunda sınırları aştı. Uluslararası çarkçılığa başladı."

CHP'lilerin uyguladıkları dış politikayı anlayamacaklarını söyleyen Erdoğan, "Biz hala 'Sıfır sorun' diyoruz. Sorun çıkartanlara da diklenmeden dik duruyoruz hiç kimse kusura bakmasın. Suriye'de kardeşlerimiz katledilirken biz sessiz tepkisiz elimiz kolumuz bağlı oturamayız. Irak'ta mezhep çatışması yaşanırken mezhep farklıları tahrik edilirken biz elimiz kolumuz bağlı oturamayız. Gazze'de Kudüs'te insanlık onuru çiğnenirken oradaki kardeşlerimize sırtımızı dönemeyiz. Biz bu bölgede barış istikrar güvenlik, huzur ve refah istiyoruz. Sadece ve sadece kardeşlerimizin güvenliği ve refahı için mücadele ediyoruz. İnşallah Suriyeli kardeşlerimiz bu badireleri atlatacak. Tüm Suriyeliler'in eğemem olduğu yeni süreç er veya geç başlayacaktır. Suriye'de halkın iradesi iktidara gelinceye kadar oradan gelen kardeşlerimizi bağrımıza basmaya devam edeceğiz" diye konuştu.

HÜSEYİN AKDAĞ: BAŞBAKAN GAZİANTEP'E 15 KEZ GELDİ

Başbakan Erdoğan'ın salona gelmesinden önce konuşan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Gaziantep Milletvekili Hüseyin Çelik, Erdoğan'ın 201'den bu yana Gaziantep'e 15'inci kez geldiğini belirterek şunları söyledi:

"Eskiden başbakanlar Ankara'da kuluçkaya otururlardı. Yerlerinden kalkmazlardı. Sayın Başbakan 10 yılda Gaziantep'e 15 kez geliyor. Bu Başbakanımızın Gaziantep'e verdiği önemin göstergesidir. Başbakanımız yerinde oturmuyor. Bugün Slovenya'ya, öbür gün İtalya'ya gidecek bakanlarımızla. Gazeteciler bana soruyorlar ki 'Niye Başbakan hep yurt dışına çıkıyor?' Ben de diyorum ki 'Canı sıkılıyor ondan gidiyor' Çünkü, durmakla hiçbir şey hallolmaz."



DHA(OA/SS)