Muhalefetin ülkede yaşanan çatışma ortamının seçimden sonra neden arttığına yönelik eleştirilerine yanıt veren Erdoğan, "Eğer 400 milletvekilini alacak ve Anayasa'yı değiştirecek bir sayıyı bir parti almış olsaydı, bugün bunlar olmazdı" sözleriyle açıkladı.

Erdoğan saldırıyla ilgili sözlerine şöyle devam etti: "Genelkurmay Başkanımızın izahatları hakikaten üzücü. Temennim odur ki şu anda yapılacak açıklama ve onun ardından da tabi oradaki devam edecek olan mücadele çok daha farklı çok daha kararlı olacaktır. Hepimizin başı sağolsun. Milletimizin başı sağolsun, Allah sabırlar versin."

"400 MİLLETVEKİLİ" TARTIŞMASI

Program sunucusu Melih Altınok, seçimlerin ardından artan olayları hatırlatarak Erdoğan'a "Muhalefetin bir takım eleştirileri oluyor. Bu çatışmaların seçimin ardından Cumhurbaşkanı'ndan gelen ve iktidar cephesinden gelen sert açıklamalar nedeniyle gerçekleştiği söyleniyor. Hatta "400 vekil temenni ediyorum" sözünüzün bu çatışmalı ortama geçilmesinde etkili olduğu söyleniyor. O konuşmanın içeriğini paylaşır mısınız? Ne diyorsunuz bu eleştirilere" diye sordu.

Bunun yeni Anayasa için bir hedef olduğunu hatırlatan Erdoğan, ardından HDP'ye yüklenerek şunları söyledi:

"Şunu da görmek lazım. Parlamentoya girme gayreti içerisinde olanların parlamentoya 80 milletvekili ile girdikleri halde, parlamentoda daha zayıf oldukları dönemde olmayacak kadar bu dönem içerisinde yaptıkları tahribatı neyle izah edeceğiz.

Biliyorsunuz bir 6-7-8 Ekim olaylarını yaşadık. Ardından bir bir Suruç olayı yaşadık, Diyarbakır olayı yaşadık. Burada başka yerlere fatura kesmenin anlamı yok. Bunlar hep bir dayanışmanın bir yardımlaşmanın neticesinde ülkemizde terör belasının estirilmesinden başka bir şey değildi. Ve bu terörü estirmek suretiyle buradan rant elde ediyorlar. Yaptıkları şey hep bu.
Eğer 400 milletvekilini alabilecek veya Anayasa'yı inşa edecek sayıyı bir siyasi parti yakalamış olsaydı, durum bugün çok daha farklı olurdu."

Erdoğan, "O zaman istikrar mı olurdu?" sorusuna ise şu yanıtı verdi:

"Her şeyden önce Yeni Türkiye adımını atmak için böyle bir şey çok çok iyi olurdu. Ben Sayın Başbakanımıza hükümeti kurma görevi verdim. Ve CHP ile görüşmeler yapıldı. CHP ile mutabık kalınsaydı, iki partinin sayısı Anayasa'yı inşa etmek için yeterliydi. Ama malesef belli yerlere takılmak suretiyle bu olmadı. Daha sonra MHP ile göüşmeler oldu. O tabi Anayasa'yı yapmak için yeterli değildi ama en azından millete gitme, referandum noktasında böyle bire imkanı sağlayabilirdi. Fakat MHP ile de böyle bir şey yapılamadı. Bir taraftan teröre karşı olduğunu söyleyeceksin, kalkıp da elini, vücudunu taşın altına koymayacaksın. Böyle bir anlayış, bir milli duruş olamaz."