DTK'nın dün gerçekleştirdiği daimi meclis toplantısında alınan kararlar bugün sonuç bildirgesi ile açıklandı. DTK Daimi Meclisi'nce yazılı olarak yapılan açıklamada, Kürt halkının, onurlu direniş ve büyük mücadele sonucu bugün dünya gündemine geldiği kaydedilerek şöyle denildi:

"Irak Kürdistanı'ndan sonra Suriye Kürdistanı'nda da Kürtler'in öz yönetimini ilan etmesi Türkiye, Irak, İran Kürt'lerinde ve Kürt diasporasında büyük bir coşku ve heyecan yaratmıştır. Ulusal birliğini sağlama yolunda büyük mesafe kat eden Kürt halkı, her bölgenin kazanımını kendi kazanımı, her yönelimi de kendine yönelim olarak görmektedir. Kendi ülkesindeki Kürtler'in haklarını yok sayan AKP iktidarı, başka ülkelerdeki Kürtler'in kazanımına da tahammül göstermemekte, kırmızı çizgi olarak belirtmektedir. Dün Suriye diktatörü Esat ile canciğer olan, bugün ise büyük düşman olan Başbakan, kendi ülkesindeki Kürtler'in haklarını tanımadığı gibi, Suriye'deki Kürtler'in kazanımlarını da tehdit etmektedir. Bu yaklaşım Kürtler'e eşit, özgür yaşamı layık görmeyen, düşmanca zihniyet ifadesi olmaktadır. Adeta yeryüzünde Kürtler'in elde edeceği hak ve özgürlüklere, hiçbir kazanıma müsaade edilmeyeceği ve tahammül gösterilmeyeceği mesajı verilmektedir."

'AKP'DE SİYASET YAPAN KÜRTLER İSTİFA ETMELİ'

AK Parti'de siyaset yapan Kürtler'in istifa ederek halkın eşit, özgür yaşam istencinin karşıtı olma konumundan çıkmaları gerektiği savunulan DTK açıklamasında şöyle devam edildi:

"Kürtlerin kazanımlarına tahammül etmeyen, tehdit eden AKP iktidarı, saldırgan, maceracı politikalarla bu ülkeyi uçuruma götürecektir. Suriye Kürtleri'ne tehditvari, saldırgan politikalarını Kürt halkı kabul etmeyeceği gibi, bir bütün olarak kendilerine yönelik olarak algılayacaktır. Bu da Türk ve Kürt halkı arasındaki birlikte yaşam duygularını da zayıflatacaktır. Oysa tarihsel sürece baktığımızda Kürt ve Türk Halkları'nın ortak stratejik birliğinde halklar kardeşçe yaşamış, Türkler hep kazanmışlardır. AKP iktidarının basiretsizliğinden kaynaklı Türkiye, içerde ve dışarıda sorunlu ülke haline gelmiştir. İki haftaya yakın bir süredir savaş hali yaşanmasına rağmen Şemdinli kara kutuya dönüştürülerek, toplumun bilgisine kapalı hale getirilmiştir. Sıkıyönetim uygulamalarını aratmayan, onlarca köyün boşaltıldığı, yolların kapatıldığı Şemdinli bölgesinde, kimyasal silahların kullanım endişesini taşımaktayız."

Türkiye'yi Ortadoğu ve dünya siyasetinde söz sahibi yapacak olanın Kürt karşıtı politikalar olmadığı kaydedilen açıklamada, Kürt sorununun demokratik çözümü için öncelikle Abdullah Öcalan üzerindeki tecritin kaldırılması, diyalog ve müzakere sürecinin yeniden başlatılması istendi. 

FB(GG/COŞ)