Emniyet Genel Müdürlüğü Asayiş Dairesi Başkanlığı koordinesinde Adana Emniyet Müdürlüğü yaklaşık 7 ay önce 'kontör dolandırıcılığı' adı verilen yöntemle dolandırıcılık yapan şebekeyi ortaya çıkartmak için çalışma başlattı. Mahkeme kararıyla teknik ve fiziki takip yürüten polis, geçen pazartesi Adana merkezli 18 ilde ve 8 ilçede eş zamanlı operasyonlar gerçekleştirdi. Yapılan baskınlarda 106 kişi gözaltına alındı. Aramalarda çok miktarda 100 ve 200 TL'lik banknot, ziynet eşyası, banka dekontları, cep telefonu sim kartları ele geçirildi. Suç örgütünün lideri olduğu iddia edilen Mehmet Ençbir, bir akrabasına kız istemek için gittiği Konya'da otel odasında gözaltına alındı. Şüpheliler, sorgulanmak üzere Adana Emniyet Müdürlüğü'ne getirildi.

Zanlılardan Mehmet Ençbir'in cep telefonundan aradığı kurbanlarına kendisini 'Savcı Ali' ve 'Polis Ali Vural' diye tanıttığı iddia edildi. Ele geçirilen belgelerin incelemesinde ve teknik takipte şebekenin gerçekleştirdiği dolandırıcılık miktarının 3 milyon lirayı bulduğu öne sürüldü.

GÜNDEMİ TAKİP EDİYORLAR

Dolandırıcılık şebekesinin ülke gündemine göre kurbanlarını korkuttuğu da ortaya çıktı. Şebekenin 'Ergenekon', 'Balyoz' davalarının gündemde olduğu günlerde, kurbanlarını "Adınız Ergenekon soruşturmasında geçiyor" diye kandırdığı, PKK-KCK operasyonlarının medyada yer aldığı günlerde ise "Hesaplarınızdan PKK-KCK terör örgütüne para aktarıldığı belirlendi" gibi ifadeler kullandığı bildirildi.

Ayrıca şebekenin Şanlıurfa'da bir evi 'çağrı merkezi' olarak kullandığı, burada bir engelli kadının telefonlara cevap verdiği belirlendi. Kimliği açıklanmayan kadının sorgusunda "Ben bir bankanın çağrı merkezinde engelli kontenjanından iş başvurusu yaptım. Beni arayanlar, evraklarımın incelendiğini ve evimden telefonlara bakabileceğimi söylediler. Bana bir not verdiler, telefon çaldığında onu okuyordum" dediği öğrenildi.

Şebekenin kurbanlarını rastgele aradığı, günlük olarak sonu '00' ile başlayıp, sırasıyla rakamları arttırdığı, buna kendi aralarında 'sulama' dedikleri, görüşme yaptıkları kişileri kandırdıkları durumları ise 'hasat' diye adlandırdıkları bildirildi.

Gözaltı süreleri dolan 106 şüpheli, geniş güvenlik önlemleri altında 2 ayrı çevik kuvvet otobüsüne bindirilip, sağlık kontrolünün ardından Adana Adliyesi'ne sevk edildi. Emniyetteki 'telefon dinlemeleri' ve sorguların yer aldığı yaklaşık 100 klasör ise hafif ticari araca sığmadı.