Silivri 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada emekli Orgeneral Çetin Doğan ve avukatı Hüseyin Ersöz hazır bulundu. Duruşmaya ayrıca Çetin Doğan'ın eşi Nilgül Doğan da izleyici olarak katıldı. Duruşmada Çetin Doğan kimlik tespiti yapıldı. Hakim Mehmet Raşit Nas'ın "Mesleğiniz nedir?" sorusuna Çetin Doğan, "Teröristim" diye cevap verdi. Hakim bu sözleri tutanağa yazdırdığı sırada araya giren Çetin Doğan, "Benim emekli Orgeneral olduğumu herhalde biliyorsunuz. Niye soruyorsunuz" dedi. Bunun üzerine Çetin Doğan'ın mesleği tutanaklara emekli Orgeneral şeklinde yazdırıldı. Mahkeme Başkanı Mehmet Raşit Nas'ın bir sayfalık iddianameyi okunmasının ardından Çetin Doğan'ın savunmasına geçildi. Doğan, "Kalp ameliyatı olduğum için yaşım nedeni ile rahatsızlığım bulunduğundan ve savunmam uzun süreciğinden oturarak savunma yapmak istiyorum" diye konuştu.


12 SAYFALIK SAVUNMASINI OKUDU


Savunmasını sözlü yapacağını, yazılı da sunucağını ifade eden Doğan, önce Balyoz Davası hakkında bilgi vermek isteğini söyledi. Doğan “Balyoz davası hangi bilgisayarda oluşturulduğu bilinmeyen üzerlerinde sanıklara ait hiçbir imza veya iz bulunmayan, bu nedenle de sanıklarla hiçbir illiyet bağı bulunmayan dijital planlar ve dijital listelerden oluşmaktadır" dedi. Doğan, "Söz konusu dijitallerin yorumlanması ve suç unusurlarının varlığı konusunda mütalaalar, Cumhuriyet savcılarının talimatları doğrultusunda İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi mensuplarınca fezleke ve polis tutanakları halinde hazırlanmıştır. İstanbul Terörle Mücadele Şubesi’nin bir kısım mensupları tarafından hazılanan belgelerin amacını aşarak somut deliller yerine soyut kavram ve kanaatlere dayalı sanıklar aleyhinde bir iddianeme şeklinde hazırlandığı, soruşturma safhasında bilirkişi ve sanık ifadelerini eksik ve yanlış yorumladıkları, çarpıttıkları ve bu suretle görev ve yetkilerini kötüye kullandıkları görülmektedir. Adı geçen şube mensuplarınca hazırlanan fezleke ve polis tutanakları iddianameye ve oradan da esas hakkındaki mütalaaya hiç değiştirilmeden aynen aktarılmıştır. İstanbul Terörle Mücadele Şubesinin bir kısım mensupları tarafından görev yetkileri kötüye kullanarak gerçekleri tahrif ettikleri, adaleti yanıltıcı tespit tutanakları tanzim ettikleri, Balyoz davası duruşmalarında belgeleri ile örnekler verilmiş ve bu nedenle müteaddit suç duyurusunda bulunulmuştur" diye konuştu.


BALYOZ DAVASI'NIN KURGULANMASINDA TERÖRLE MÜCADELE ŞUBESİ'NİN AÇIKÇA ROL ALDIĞINI KANITLAMAKTADIR


Çetin Doğan, kendisinin yargılanmasına neden olan sözleri konusunda ise, “TEM Şubesi’nde görevli bir kısım polis memurlarının görevlerini kötüye kullanarak suç işlediklerini son defa çarpıcı bir şekilde mahkemeye duyurmak için bir kısım polislerin TEM Şubesi’ni adeta terör ütme merkezi haline getirdikleri yolunda irticalen sözler sarf ettim. Sözlerimden kastedilen adı geçen kurum değildir. Sözlerimin muhatabı, haklarında suç duyurusunda bulunduğum polis memurladır" ifadesini kullandı.


Doğan, Balyoz davası iddianamesinde çelişkiler bulunduğunu belirterek örnekler verdi. Doğan, 19 Mayıs 2006 tarihinde kurulan Türkiye Gençlik Birliği’nin 2 Aralık 2002 tarihinde oluşturulduğu iddia edilen Balyoz Planı’nda yer almasının iddia edilen planın sahte olduğunu belgelediğini savundu. Balyoz davasının kotarılmasında TEM Şube Müdürü Yurt Atayün’ün rol aldığını öne süren Doğan, Yurt Atayün imzalı fezlekeden örnekler gösterdi. Balyoz davasında atılı suça dayanak yapılan dijital verilerin 1. Ordu Komutanlığı’ndaki bilgisayarlarda oluşturulmadığının Bilirkişi Hakan Erdoğan’ın raporunda ortaya konulduğunu ifade eden Doğan “Hakan Erdoğan’ın bilirkişi raporu TEM Şubesi’nde görevli polis memurları tarafından yok edilmiştir, Cumhuriyet Savcılığı’na kasıtlı olarak teslim edilmemiştir" dedi. Dosyada bulunan 2 TÜBİTAK raporunun polis tarafından çarpıtıldığını ifade eden Doğan , “Ortaya koyduğum gerçekler, Balyoz Davası'nın kurgulanmasında İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi’nin açıkça rol aldığını kanıtlamaktadır. Ayrıca hem Balyoz davası ve hem de Ergenekon, Poyrazköy, Kafes, Amirallere Suikast ve benzeri davalarda oynadıkları rolü belgeleyen kanıtlar bulunmaktadır" diye konuştu.


BALYOZ DAVASI'NIN ÇÖKECEĞİNİ BİLİYORUM


Hakim Nas, Çetin Doğan'a karar verilmesi halinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını isteyip istemediği sordu. Doğan, "Balyoz davasının çökeceğini biliyorum. Balyoz Davası'nın bu nihai kararını Yargıtay verecek. Bu nedenle hakaret davasına ilişkin kararın, Balyoz Davası'nın nihai kararının verilmesinden sonra değerlendirilmesini talep ediyorum." dedi. Başkan Nas'ın, sorusunu yinelemesi üzerine Doğan, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını istediğini söyledi


BERAATİMİ İSTİYORUM


"Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum" diyen Çetin Doğan, kimseye hakaret etmediğini, savunma yaptığını ve beraatine karar verilmesini talep etti. Duruşmayı 23 Kasım 2012 tarihine erteleyen Hakim Mehmet Raşit Nas, talepleri celse arasında inceleyeceğini kaydetti. Mahkeme ayrıca İstnbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğüne mağdur sıfatı ile duruşma gün ve saatini bildirir davetiyenin gönderilmesini karar verdi. Duruşmanın bitmesinin ardından Silivri Adliyesi önünde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Nilgül Doğan, eşi Çetin Doğan ile duruşma sonunda kısa bir süre konuştuğunu, durumunun iyi olduğunu söyledi. Sorular üzerine Nilgül Doğan, "Ne darbe yaptılar, ne Balyoz planladılar, sadece bir ordu semineriydi yapılan" dedi. Sorular üzerine Doğan, "Emekli Orgeneral Hilmi Özkök, Balyoz Davası'nın görüldüğü mahkemeye gelseydi kanun gereği mahkeme onu tanık olarak dinleyecekti" diye konuştu.


2 YILA KADAR HAPSİ İSTENİYOR


Çetin Doğan, 17 Ocak 2012 tarihinde görülen Balyoz Davası'da "Terörle Mücadele Şubesi terör üretme şubesi haline gelmiş" şeklindeki ifadelerinde "Türkiye Cumhuriyeti Hükûmetini, devletin yargı organlarını, askerî veya emniyet teşkilatını alenen aşağılamak" suçundan 6 aydan 2 yıla kadar hapis isteniyor.