Yüz felcinin, kol ve bacaklarda görülen felçten farklı olarak kendi kendine düzelebilen bir hastalık olduğunu belirten Doç. Dr. Babürhan Güldiken, hastanın estetik ve günlük yaşam açısından olumsuz etkilendiğini söyledi. Yüz felcinin her yaşta görülebileceğini ifade eden Doç. Dr. Babürhan Güldiken, "Çocuklukta ve erişkin dönemde ortaya çıkan hastalık daha iyi seyirli olurken, yaşlılarda hasar bırakma oranı daha yüksek oluyor. Genellikle bu durum yüzde 90 oranında kendiliğinden düzeliyor. Yüz felçlerinin yüzde doksanının sebebini belirlemek mümkün olmuyor. Bazı hastalarda beyindeki rahatsızlık hastalığın belirtisi olarak ortaya çıkabiliyor" diye konuştu.

Doç. Dr. Güldiken, yüz felci olan hastaların yüz sinirini kontrol edemediğini, bu nedenle mimiklerini kullanmada sorunlar yaşadığını söyledi. Doç. Dr. Babürhan Güldiken, "Şişen yüz sinirleri, kemiklerin arasındaki ince kanallara sıkışır ve o bölgedeki yüz kaslarında bozukluk ortaya çıkar. Hasta gözünü kapatamaz, alnını kırıştıramaz, gülümserken felçli bölgedeki ağız kasları sağlam bölgeye doğru çekme yapar. Yemek yerken salyası ya da yemek içerikleri ağzın dışına kaçar. Bu estetik açıdan da büyük bir problem yaratır" dedi. Yüz felcinin, soğukta kalma, rüzgar çarpması ve gribal enfeksiyonlar nedeniyle oluşabileceğini söyleyen Doç. Dr. Güldiken, şöyle konuştu:

"Yüz felci, soğukta kalma, rüzgar çarpması ve gribal enfeksiyonlar nedeniyle ortaya çıkabilir. Ancak bazı hastalarda bu nedenleri saptayamadığımız da oluyor. Hastaların çoğu soğuk rüzgara maruz kaldıklarını, duş alıp dışarı çıktıklarını, yazın bir klima karşısında oturduklarını ya da arabanın camını açıp yolculuk ettiklerini söylüyor. Kışın yüz felcini önlemek amacıyla soğuktan korunmak gerekiyor. Soğuk kış günlerinde duş alıp dışarı çıkmak yüz felci riskini artırır. Yüz felci ortaya çıktıktan sonra fazla telaşlanmadan doktora başvurmak gereklidir. Kendiliğinden de düzelecek olsa hekim kontrolünde düzelmesi önemli. Hastalık 20 ila 30 gün arasında tedavi ediliyor. Hastaların yüzde 90’ı düzeliyor. Hiç düzelme görülmeyen hastalarda ileri tetkik yöntemlerine başvuruyoruz. Hastalık çocuklarda görülürse mutlaka ortakulak iltihabı kontrolü de yapılması gerekiyor."



GB(LK/BT)