Selahattin Demirtaş, partisince başlatılan 'Diyalog Toplantıları' kapsamında Mersin'in merkez Akdeniz Belediyesi tarafından düzenlenen 'Alevilerle Buluşma' etkinliğine katıldı. Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Kemal Bülbül, İnsan Hakları Derneği Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan'ın da katıldığı toplantıda konuşan Demirtaş, 500 yıllık tarihiyle Alevi sorunun bu coğrafyanın en büyük sorunlarından birisi olduğunu söyledi. BDP olarak hiçbir zaman Alevi sorununa uzak durmadıklarını belirten Demirtaş, sorunu en ince ayrıntısına kadar dinlemek ve tartışmak istediklerini vurguladı. Kürt sorununda olduğu gibi Alevi sorununda da sorunu yaşayanların çözümün dışına itilemeye çalışıldığını ileri süren Demirtaş, "Bu güne kadar Alevileri katlederek, yakarak, yok sayamaya çalışarak bitiremeyeceklerini anladılar, bu gün farklı stratejiler uyguluyorlar. Şimdide çözümün muhatapları dışarıda tutularak Alevi mücadelesinin içerisi boşaltılmaya çalışılıyor. Hükümet ve Diyanet İşleri Başkanlığı Alevilerin inanç şekillerine, ibadethanelerine tanımlar yapmaya çalışıyor bu kimsenin haddi değildir. Kimse kimsenin inancına, ibadethanesine isim koyamaz, bunun konuşuluyor olması bile utanç vericidir. Bizler Aleviler, Kürtler ve tüm ezilmiş kesimleri nasıl bir araya getirebiliriz onu konuşmalıyız" dedi.

Alevilerin 500 yıldır bu topraklarda ciddi katliamlara ve kırımlara maruz kaldıklarını ileri süren Demirtaş, bu güne kadar Alevilerin bu baskılara karşı ciddi bir beraberlik ve direniş gösteremediklerini anlattı.

BDP'NİN PKK İLE ORGANİK BAĞI YOK

Konuşmanın ardından Selahattin Demirtaş gazetecilerin sorularını yanıtladı. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın 'PKK silah bırakırsa Abdullah Öcalan'a ev hapsi konuşulabilir' sözleri ile ilgili değerlendirme yapan Demirtaş şöyle dedi:

"Bu konunun muhatabı BDP değildir. Bu konuya doğrudan cevap verecek olan PKK'dır. Çünkü çağrı onlara yapılmıştır ve muhatap da onlardır. Onlar bu çağrıya cevap verirlerse bizlerde sizler gibi duyarız. Ama Oslo ve İmralı görüşmeleri sonrasında oluşturulan yol haritası ve protokolü vardı. Şimdi Bülent Arınç yeni bir yol belirlediyse bundan da haberdar değiliz. Aslında var olan bir yol haritası zaten vardı. Bu görüşmelerde silahsızlanmayı da içeren bir yol tarifi vardı. Var olduğunu düşündüğümüz yol haritasına ilişkin bir eleştirileri ve önerileri varsa bunu kamuoyuna açık bir şekilde yapmalılar. Bizim sürekli PKK ile organik bağımız varmış gibi göstermeye çalışıyorlar. Biz de sürekli bunun doğru olmadığını söylüyoruz. Biz halkın yanında olmak zorundayız. Bizlere oy veren, sözler verdiğimiz insanların yanında durmak durumundayız. Ezilmiş tüm kesimlere söz verdik ve onların yanında olacağız. Bizi doğrudan PKK ile aynıymış gibi göstermek çok yanlıştır. Öyle olsaydı emin olun ki söylemekten çekinmezdik. Zaten hakkımızda dünya kadar dava, soruşturma var, neden çekinelim ki."