BDP Genel Başkanı Demirtaş, MİT-Emniyet-Yargı tartışmasının bir Türkiye krizi değil AK Parti krizi olduğunu savunarak şunları söyledi:

"İki ayrı gücün çıkar çatışması ve bölgesel gelişmelerle bağlantılı değildir. Sadece müzakereciler ile operasyoncuların çatışması değildir. Hepsinden biraz içeren büyük bir AKP krizidir. Bu bir Türkiye krizi değil. Türkiye toplumunun neden olduğu bir kriz değil. AKP'nin adım adım yarattığı bir krizdir. Günlük çıkarları uğruna yapılan siyasetin geldiği noktadır. Defalarca uyardık. 'Kendi derin devletinizi kuruyorsunuz' dedik. Kriz Türkiye'ye mal edilmeye çalışılıyor. Bu savcılar müzakereyi suç sayıyorsa, bu konuda kıyamet koparmak lazım. Eğer bu savcılar bir takım bürokratları suçlayacaklarsa, geçmiş dönemde müzakere yapmadığı için ölümlere neden olan bürokratları sorgulasınlar. Hükümet çıksın 'müzakere suç değildir' desin. Yaptığının arkasında dursun. İkinci konu ise Özel Yetkili Mahkemeler konusunda kıyamet koparılsın. Bunlar dünyanın hiçbir yerinde yok. İstiklal mahkemelerini aratan özel yetkiler yaptınız. 2005 yılında bu yetkileri veren bu iktidardır. O mahkemelerin yaptığının arkasında duran kedileridir. Şimdi AKP'nin isot tarlasına girince kıyameti koparıyorlar. Vatandaşın canına girince alkışlıyordunuz."

'ÖNCE İMRALI KONUSUNDA CESARET GEREKİR'

Türkiye'nin bütün temel sorunlarının çözümü konusunda cesur adımlar atılmak isteniyorsa önce İmralı konusunda cesaretli olmak gerektiğini savunan Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hükümetin İmralı politikası sorunların çözümüne eşdeğerdir. 7 ayı aşkındır tecrit içinde tecrit uygulayan hükümetin safsatalarına artık kimse kanmıyor. Öcalan'ın özgürlüğü ve sağlığına ilişkin bütün koşulların düzenlenmesi için yapılması gerekenleri savunacağız."   Demirtaş, 15 Şubat'ta yapılacak olan protestolara katılım çağrısı da yaptı.

'ERGENEKON'DAN ÖĞRENDİKLERİNİ BİZE UYGULADILAR'

Demirtaş, Ergenekon davası adı altında binlerce insanın, hükümete komplo hazırladıkları iddiası ile gözaltına alınıp tutuklandığını belirterek şunları söyledi:

"Bunlar için site kurdular, gazeteciler eliyle komplo kurdular gibi şeyler söylediler. Peki AKP ne yapmış? Bize karşı internet siteleri kurdurmuş, bazı provakatif eylemleri yaptırmış. Gazeteciler eliyle yazı yazdırmış. Bütün bunları AKP, Ergenekon'dan öğrenmiş. Aynı şeyleri şimdi bize karşı yapıyor. Varsa İstanbul'da Serap'ı yakanlar onların adamıdır. Cizre'de yurtları yakanlar onların adamıdır o zaman. Başbakan yardımcısı 'bunlara suç işlettik sızsınlar diye' diyor. O zaman açıkla bu suçlar nelerdir. Biz kimseye suç işletmedik. Demek ki Ergenekon'da yapılanların aynısını bize yapmaya çalışmışlar. Bütün bunlara Başbakan açıkça destek verdi. Her aşamasında arkasındayız dedi. Bu Başbakan ne zaman müzakereci olmuş. Hepsi savaş politikası konusunda uzlaşmış güçlerdir."



DHA(MV/COŞ)