Sivas'ta bulunan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz 4 Eylül Spor salonunda düzenlenen AK Parti il kongresine katıldı. Dışişleri Bakanı Davutoğlu ve Milli Savunma Bakanı Yılmaz salona girdikleri anda tezahürat ve sevgi gösterileri ile karşılandı. Tek liste ile gidilen kongrede konuşan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu Türkiye'nin AK Parti'den önceki durumunu Sivas Kongresi'nin yapıldığı döneme benzetti. Sivas Kongresi'nin olduğu dönemlerde ülkede büyük bir karamsarlık olduğunu hatırlatan Davutoğlu, "O dönemde iki grup vardı. Biri; manda ve himayeyi kabul edenler diğerleri ise, karşı çıkanlardı. Bu iki grubun benzerleri 2001 yılında da vardı. 2001 yılında Türkiye'nin bütün ekonomik kaynakları tüketilmiş, fakirliğe mahkum edilmiş bir ortam vardı. Ama bu millete inanan bir kadro çıktı ve bu milli ayağa kaldırdı. Bu yüzden 75 milyonun bu muhasebeyi yapmasını istiyoruz" dedi. 2001 yılında ekonomik olarak çöküntüde olan bir Türkiye olduğunu belirten Davutoğlu, şöyle devam etti:
"2001 yılında IMF mandası altında borç ödemeye mahkum edilmiş bir ülke, hasta adam muamelesi gören bir ülke varken dünyada dış politikada hiç bir ülke tarafından görüşüne başvurulmayan bir ülke varken, şu anda IMF mandasını kırmış, dünyanın hayretle ve hayranlıkla izlediği bir ekonomik hamleyi gerçekleştirmiş bir süreç var."
"MİLLET ADINA HESAP SORUYORUZ"
2001 yılında milli iradenin yok sayıldığını belirten Davutoğlu 28 şubat sürecinin bakiyesi olan 2001 yılında millet iradesinin gölgede bırakıldığını belirterek şöyle dedi:
"Kapalı kapılar ardında bu millet adına kararlar alınıyordu. Ancak Başbakanımız şunu söyledi. 'Artık söz de karar da milletindir'. Eğer bu milletin önündeki engeller kalkarsa, eğer bu millete gönül veren öncüler bu milletle beraber yürümeye karar verirse, bu milletin yeniden bir cihan devleti kurmasına kimse engel olamaz. Onun için milletin önüne engel koyanlara hesabını soruyoruz. 27 Mayıs'la da, 12 Eylül'le de 28 Şubat'la da hesaplaşacağız. Hesabımız şahsi ve siyasi değildir. Bu hesaplaşma millet adına hesaplaşmadır. Bir daha kimsenin kapalı kapılar ardından hesap yapamaması için bu muhasebenin yapılması lazım."
"GÜCÜMÜZ MİLLETTEN"
AK Parti döneminde kişi başına düşen milli geliri eskiye kıyaslayan Davutoğlu, 2001 yılında çok küçük fiyatlar için borç isteyen bir Türkiye olduğunu, toplam gelirin 235 milyar dolar, kişi başına düşen gelir 2 bin 500 dolar civarında olduğunu hatırlatarak şöyle dedi:
"Aradan 10 yıl geçti. Dikkat edin; 1 asır değil. Şimdi kimseye muhtaç olamayan hatta ihtiyacı olana elini uzatan bir Türkiye var. Ekonomik olarak alnı ak olarak yoluna devam eden bir Türkiye var. Toplam milli gelirimiz 1 trilyonu, satın alma gücü itibariyle de 1 trilyon doları aştı. Ama yetinmiyoruz. Bu 10 yılda yeni bir petrol kuyusu bulmadık. Doğalgaz yatakları keşfetmedik. Sadece kendi insanımızın enerjisini keşfettik. Dünya küresel krizle uğraşınken Türkiye dünyanın ikinci en yüksek kalkınma hızına ulaştı. Dünyada karamsarlık hakimken, Türkiye geleceğe umutla bakıyorsa bunda AK Parti'nin milleti ile bütünleşmesinin payı vardır. Yeni bir savunma sanayi hamlesi yapıyoruz. Artık başka ülkelerin envanterinden çıkardığı tanklarla uçup uçmayacağı belli olamayan uçaklarla savunmamızı yapmayacağız. Artık bu millet Atak helikopteri ile kendi ürettiğimiz tanklarla kendi savunmasını kendi yapacak. Dünyada itibarlı bir yere geldik. 2 yılda 22 büyükelçilik açtık. Biz milletin gücüne inanıyoruz ve gücümüzü de onlardan alıyoruz."
"BEDELİYE 22 BİN BAŞVURU"
Kongrede konuşan Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ise Türkiye'nin yükselen bir yıldız olduğunu belirtti. Türkiye'nin yön verilen değil, yön veren bir ülke olduğunu anlatan Yılmaz, şöyle devam etti:
"Türkiye yeni bir yüzyıla girerken AK Parti iktidara geldi. Türkiye şimdi yükselen bir yıldızdır. Yön verilen bir Türkiye değil yön veren bir Türkiye. Çağını aşan bir lider ile Türkiye'yi 21'inci yüzyıla taşıyoruz. Seçimlerde vaat ettiğimiz şeylerin hepsini yerine getireceğiz. Önceliğimizi emeklilere verdik. Emeklilerimizin arasındaki farkı gidermek için bir yasa çıkardık. Yılların bir sorunu olarak görülen 2-B diye adlandırılan bir yasayı meclisten geçirdik. Ülkemiz bir fay hattı üzerinde. Depreme dayanıklı olmayan yapıları 2-B ile gidereceğiz. Eğitimde 12 yıl zorunlu eğitimi getirdik. İnsanlarımızı kendi yeteneklerine göre yetiştireceğiz. 30 yaşından gün almış olanlar için bedelli askerlik çıkardık. 22 bin 571 kişi bu haktan yararlandı. 100 bine yakın vatandaşımızın bu yasadan faydalanacağını düşünüyoruz. Vatandaşlarımızın daha çok hizmete ihtiyacı var. Türkiye'nin bugünü dününden daha iyidir. Ülkemizin zenginleşmesi için daha çok çalışacağız. 2023 yılının Türkiye'sini yönetenlerde inşallah AK Parti içerisinden çıkacaktır."
HÖ,GC(EA/İD)
