Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, İstanbul’da Tarabya Köşkünde Kayseri Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu üyelerini kabul ederken güncel konulara da değindi. Cumhurbaşkanı Gül, bölücü terör örgütünün psikolojik bir durum yaratmak istediğini belirtirken, “Terör örgütünün yapmak istediği psikolojik durum güvenlik güçlerimizin fedakarca çabasıyla kırıldı. Bu psikolojik duruma fırsat vermedik ve önlem aldık. Terör örgütü Suriye’de olduğu gibi psikolojik, ona benzer bazı şeyler yapmak istedi’’ diye konuştu. Şehit haberlerinin çok acı olduğunu ve çok üzüldüğünü belirten Cumhurbaşkanı Gül, şöyle dedi:

“Bütün şehit cenazelerine Ankara’da ve İstanbul’da veya başka yerlerde bulunduğum yerlerde katılmaya gayret gösteriyorum. Bu yıl şehit ailelerine 6'ncı kez yemek verdik. Bazı danışmanlarım şehit ailelerinin durumlarını yakından takip ederek, beni bilgilendiriyor. Şehit yakınlarına verdiğim yemeklerde en çok konuşma yaparken zorlanıyorum. Zira, söylenecek söz bulamıyorum. Başka bir ortamda konuşma yaparken hiç zorlanmıyorum ama şehit aileleriyle bir arada olduğumda gerçekten söyleyecek söz bulamıyorum.’’

Abdullah Gül Kayseri Gazeteciler Cemiyeti yönetim kurulu üyeleriyle yaptığı sohbet sırasında Türkiye’nin büyük resme bakması gerektiğine vurgu yaparak sözlerini şöyle sürdürdü:

”Türkiye olarak, bizim büyük resme bakmamız gerekir. Etrafımızdaki ülkelere baktığımızda bir siyasi karga ve değişim görüyoruz. Suriye bakılıyor ve yıkılıyor. Komşularımızı böyle görmek istemezdik. Suriye’de insanlar acı çekiyor, tarihi Halep yakılıyor, yıkılıyor. İnsanlar da şehirlerde yok oluyor. Örneğin Halep çok tarihi ve binalarıyla güzel bir kentti. Bizde bize böyle tarihi taş evlerin olduğu yerler yoktu. Oranın nasıl yakılıp yıkıldığını üzüntüyle görüyoruz. İran izole olmuş, Irak karışık. Avrupa ise, yeni tarihinin en sıkıntılı dönemini geçiriyor. Avrupa’da kara bulutlar var. Bazı ülkelerin hükümetleri yok. Bazılarını geçici hükümetler yönetiyor. Her yıl başbakanları değişiyor. Biz zamanlar bizim de halimiz böyleydi. Avrupa’da işsizlik artıyor, şirketleri dibe vurmuş. Çok tahsilli olanlar iş bulamıyor. Türkiye’yle bakınca güllük gülistanlık değil ama istikrarlı, geleceği parlak, ekonomisi iyi olan makro ekonomik göstergeleri ümit veren bir ülke. Avrupa ile yarışımızda onlardan bizden hayli öndeydi. Şimdi , önümüzde tarihi bir fırsat var. Avrupa duraklamada, onlar 4-5 yıl daha karanlık tünelde iken, biz zor ama lüzumsuz işlerle zaman kaybetmeden onlara yetişmemiz, hatta geçmemiz lazım. Onlar koşarken yorulmuş, oturmuş ve düşmüşler. Biz de fırsat bu fırsat deyip kendimize çeki düzen verip,onlara yetişmeli hatta geçmeliyiz.”

Cumhurbaşkanı Gül, ‘Mevzii sıkıntıların’ şikayet olarak göz önüne geldiğini ancak, Türkiye’nin siyasi bir istikrarı bulunduğunu söyledi. Gül, “Türkiye ‘de gelişmişlik açısından geçmişe bakarak büyük gelişme ve değişiklik var. Ben memur olsam nereye gitmezdim diye düşündüğümde, böyle bir yer olmadığını görüyorum. Ülkemizin her yeri gelişmektedir’’ dedi,

Cumhurbaşkanı Gül, bir ülkenin güçlü olmasının sadece ekonomik gelişmeyle olmadığını, demokratik standartların hukuk ve insan hakları açısından da ekonomiyi büyüttüğüne dikkat çekti. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül “Bu Türkiye daha önce de vardı. Bu İstanbul’da daha önce vardı. Bu boğazlarda vardı. O zamanlar Türkiye’ye 1 milyar dolar yabancı sermaye gelirdi. Türkiye ile ilgili tereddütler vardı. Paralarını getirmeye çekiniyorlardı. Şimdi,Türkiye’ye 20-30 milyar dolar yabancı sermaye geliyor. Zira, ülkemizde hukuk kuralları işliyor.Türkiye’ye insanlar gelip yerleşiyor. Hatta yabancılar buraya hastalarını getirip, tedavi ettiriyor’’ diyerek sözlerini tamamladı.



OE(İD)