Eylül 2012 döneminde ilk öğrencilerini alan TED Üniversitesi’nin açılış törenine katılan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, nitelikli insan gücünün önemini dile getirerek, "Milli Eğitim Bakanlığı'ndan sonra TED, Türkiye'nin eğitim sektöründe en önemli milli kuruluşlardan birisidir" dedi. Cumhurbaşkanı Gül, ayrıca yeni yükseköğretim yasasını hatırlatarak bu yasanın amacının, Türkiye’de daha iyi bir üniversite sistemi olduğunu vurguladı.

TED Üniversitesi’ne gelişinde rektörlük binası önünde karşılanan Cumhurbaşkanı Gül, rektörlük makamını ziyaretinin ardından aynı katta bulunan örnek dersliklerde incelemelerde bulundu. Daha sonra üniversitenin açılış törenine katılan Cumhurbaşkanı Gül, törende bir de konuşma yaptı.

"TED SEÇKİN BİR ÜNİVERSİTE OLACAK"

TED Üniversitesi'nin hayata geçirilmesinde emeği geçen herkesi kutlayarak konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Gül, "Ben hem Cumhurbaşkanı olarak, hem de, TED Ana Tüzüğü'nün 2. maddesini burada hatırlatayım size, sizin tüzüğünüzün ana maddesinde 'Cumhurbaşkanı Türk Eğitim Derneği'nin yüksek koruyucusudur' diyor. Dolayısıyla bu sorumluluğumla da bu üniversitenin kuruluşunu yakından takip ettim ve her türlü desteği verdim. İnanıyorum ki çok seçkin bir üniversite olacak" dedi.

"BU TECRÜBENİN YÜKSEKÖĞRETİME AKTARILMASININ ZAMANI GELMİŞTİ"

Cumhurbaşkanı Gül, 'Ayinesi iştir kişinin, lafa bakılmaz' sözünü hatırlatarak, Atatürk'ün talimatları doğrultusunda kurulan TED'in bir asra yakındır eğitim camiasının içinde olduğunu, o günden bugüne kadar anaokulu, ilkokul, ortaokul ve lise öğretimindeki başarısını ispat ettiğini belirtti. "Milli Eğitim Bakanlığı'ndan sonra TED, Türkiye'nin eğitim sektöründe en önemli milli kuruluşlardan birisidir" diyen Cumhurbaşkanı Gül, TED mezunlarının bürokraside, iş dünyasında, üniversitelerde, bilim ve sanat alanlarında kendilerini ispatladıklarını vurgulayarak bu tecrübenin yükseköğretime aktarılmasının zamanının geldiğini ifade etti. TED'in bu başarısını, TED ailesine mensup bir veli olarak da yakinen bildiğini belirten Cumhurbaşkanı Gül, "Yıllar önce oğlumu getirip, sabah kapıdan karşı binaya bıraktığımı ve daha sonra sizin en iyi şekilde eğiterek mezun ettiğinizi bilen bir kişi olarak, bu kuruma güven ve inancım tamdır. Şimdi önemli olan iyi bir üniversite kurmak ve başarıyı, tecrübeyi oraya taşımaktır" dedi.

"NİTELİKLİ İNSAN GÜCÜNE SAHİP TOPLUMLARIN ULAŞAMAYACAĞI HEDEF YOKTUR"

Türkiye’de herkesin amacının halkı mutlu, zengin ve huzurlu, ülkeyi de daha güçlü kılmak olduğunu ifade ederek bunun birinci yolunun da nitelikli insan gücüne sahip olmaktan geçtiğini belirten Cumhurbaşkanı Gül, "Nitelikli insan gücü nerede varsa o toplumun aşamayacağı, ulaşamayacağı hedef yoktur. Ama insan sayısınız çok olur, nüfusunuz çok büyük olur ama nitelikli olmazsa o zaman bu nüfus yük olmaya başlar. Nitelikli nüfus ise ne kadar büyük olursa olsun, yük değil güç verir" diye konuştu.

Nitelikli insan gücü yetiştirme konusunda yükseköğretimin önemine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'nin her ilinde artık üniversite bulunduğunu ve üniversitelere kolay erişilebildiğini kaydederek sadece büyük illerde değil, Anadolu'daki bazı illerde de üç-dört üniversite olduğunun altını çizdi.

"YENİ YÜKSEKÖĞRETİM YASASININ AMACI DAHA İYİ ÜNİVERSİTE"

Şimdi esas meselenin, mezunlarının arandığı ve tercih edildiği seçkin ve iyi üniversitelerin sayısını çoğaltmak olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Gül, "En büyük amacımız bu. Bunun için hep uğraşılıyor. Yeni yükseköğretim yasasının da bütün amacı bu. İyi üniversite nasıl olacak? Yani kaliteli eğitim nasıl verilecek? Şimdi herkes bunun için kafa yoruyor, tecrübeler ortaya konuyor. Bu bağlamda, yeni hazırlanan üniversite yasasıyla ilgili herkesin katkı vermesini, açık seçik ve şeffaf şekilde bu hazırlıklara katılmasını, tekliflerin en iyi şekilde değerlendirilmesini ve bu konunun siyasi polemik konuları haline getirilmeden Türkiye'nin en büyük ihtiyacı olan nitelikli insan gücünü yetiştirecek, 'kurumlarımız nasıl daha iyi olur, nasıl gelecek nesillerimiz daha nitelikli yetişir' kaygısı ve amacıyla hareket ederek görüşlerimizi, fikirlerimizi ortaya atıp, gayet açık fikirle ve ön yargısız bunları dinleyip neticede yeni bir yasanın ortaya çıkartılması istiyoruz" dedi.

"O GÜNÜN ŞARTLARINA GÖRE HAZIRLANAN BİR YASAYLA ÜNİVERSİTELERİMİZ YÖNETİLEMEZ"

Cumhurbaşkanı Gül, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bugün 1980’li yıllarda, o günün şartlarına göre hazırlanan bir yasayla üniversitelerimizi yönetmek mümkün değil. Türkiye'nin en küçük üniversitesi ile Türkiye'nin en köklü üniversitesini aynı kurallarla idare etmek artık mantıklı şeyler değil. Bunları hepimiz görüyoruz. Ayrıca Türkiye’de her alanda köklü değişiklikler olurken, büyük bir dinamizm yaşanırken siyasi hayatımızda, demokratik standartlarımızda, ekonomik reformlar, adalet, yargı alanında büyük reformlar yaşanırken üniversiteleri 80'li yıllardaki yasayla bırakmak kabul edilebilir değil."

"ÜNİVERSİTE EĞİTİMİNDE REKABET KALİTEYİ ARTIRIR"

Üniversitelerin uzun süre içlerine kapalı kaldığını ve dışarıya açılmadığını dile getirerek son yıllarda üniversitelerin bunun farkına vardığını, önceliklerin tekrar belirlendiğini ve büyük bir yarışın başladığını kaydeden Cumhurbaşkanı Gül, ziyaret ettiği birçok üniversitede bu yarışı gördüğünü belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu yarışın en önemli sebeplerinden birisi de vakıf üniversiteleridir. Bugün kurulan TED Üniversitesi de bunlardan biri olacaktır. Üniversite eğitiminde rekabetin ve karşılıklı yarışın başlamasında vakıf üniversitelerinin çok büyük katkısı olduğunu ifade etmek isterim. Bu rekabet ancak kaliteyi yükseltecektir. Bu rekabet içinde başarılı olan öne çıkacaktır. Yeni yapılacak yasada bütün bunları gerçekleştirecek bir düzenlemeyi yapmamız gerekir. Onun için her şeyi kontrol eden, merkezden her şeye talimat veren bir anlayıştan tamamen uzaklaşmamız ve üniversitelere özellikle de köklü üniversitelere daha çok esneklik tanımamız, onlara daha çok yetki devretmemiz ve aynı zamanda da onların başarısını ölçmemiz lazım. Dolayısıyla kamu kaynaklarını kullanan bütün kuruluşların hesap vermesini bilmeleri gerekir. Hem performansı, ne ürettiği, ne eklediği ölçülecek, buna göre desteklenecek ve hesap da verecek. Bu yapıyı oluşturacak yeni bir düzenlemenin vakit geçirmeden ortaya çıkması gerektiği kanaatindeyim. Üniversiteler, ki büyük kısmı devlet üniversiteleri olmak üzere, tabi ki kamu kurumlarıdır ama bunlar sıradan, herhangi bir kamu kurumu veya akademisyenler herhangi bir kamu çalışanı değil. Dolayısıyla üniversitelerin bu başarısının altındaki temel şartlardan birisi de özerkliklerinin en iyi şekilde korunmasıdır. Üniversitelerin özerkliği korunmadığı süre içerisinde onlara empozeler söz konusu olacaktır; o zaman gelişme, dinamizm ve atılım da söz konusu olmayacaktır. Bütün bu anlayış içerisinde yeni bir döneme iş birliği içinde girmemiz gerektiğine inanıyorum."

Cumhurbaşkanı Gül, Türk Eğitim Derneği Üniversitesi'nin üniversite dünyasında büyük yere sahip olacağına dair inancını ifade ederek, tecrübe ve imkanlarıyla bu üniversitenin başarılarının önümüzdeki yıllarda görüleceğini kaydetti.

"SİZİN BAŞARINIZ TÜRKİYE'NİN BAŞARISI OLACAKTIR"

Konuşmasının sonunda, TED Üniversitesi’nin kurulmasına destek veren herkese teşekkür ederek öğrenci ve akademisyenlere başarı dileyen Cumhurbaşkanı Gül, "Sizin başarınız Türkiye’nin başarısı olacaktır" sözleriyle konuşmasını tamamladı.