Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji Ana Bilim Dalı yoğun bakım ünitesinde kemik iliği kanseri nedeniyle tedavi gören ve görevli olduğu ÇOMÜ'nün, mazeretsiz olarak mesaiye gelmediği iddiasıyla 'İstifa etmiş' saydığı, ancak YÖK’ün kararı bozmasıyla görevine devam edebilen Yenice Meslek Yüksekokulu'nda görevli 48 yaşındaki Yrd.Doç.Dr. Güran Yahyaoğlu dün hayatını kaybettiği ortaya çıktı.

ÜNİVERSİTEDEN AÇIKLAMA

Talihsiz öğretim üyesinin ölümü ve yaşadığı süreç ÇOMÜ’den yapılan yazılı basın açıklaması ile duyuruldu. Hastanede son nefesini veren öğretim üyesinin ölümünün ardından yapılan ve meslektaşlarının tepkisini çeken açıklamada şöyle denildi:

“Bir gazetede, Yenice Meslek Yüksekokulu öğretim üyelerimizden Yrd.Doç.Dr. Güran Yahyaoğlu'nun kanser hastası olmasına rağmen “müstafi' sayıldığı iddia edilmiştir. Öncelikle resmi kurumlarda tüm işlemlerin (işe başlama ve müstafi sayılma da dahil) resmi evrak üzerinden yapıldığını ve sıkı kurallara bağlandığını hatırlatmak gerekir. Kurumların müstafi sayma konusunda evrak olmaksızın kullanabilecekleri herhangi bir yetkileri bulunmamaktadır. Buna rağmen sayın Yahyaoğlu'nun rahatsızlığını göz önünde bulunduran Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi 2011 ve 2012 yılları içerisinde yapılabilecek her türlü kolaylığı göstermiş, belge gecikmelerinde bazen risk alınarak, çalışan lehine hareket edilmiştir.

Ancak 23 Ekim 2012 tarihinden 14 Aralık 2012 tarihine kadar geçen 52 günlük sürede sayın Yahyaoğlu'nun durumunu belirtir hiçbir rapor veya bilgi üniversiteye ulaştırılmamıştır. Bu gibi durumlarda yasalar çok açıktır. Buna rağmen çalışanımızın zarar görmemesi için sayın Yahyaoğlu lehine gerekli beklemeler yapılmış, ancak geçen sürenin yaklaşık olarak 2 aya ulaşmış olmasına rağmen, durumu belirtir herhangi bir rapor veya belge sunulmaması nedeniyle zorunlu olarak işlemlere başlanmış ve ilgili kişinin müstafi sayılması yasanın zorunlu emri üzerine ilgili birimlerce önerilmiştir.

Sayın Yahyaoğlu'nun sağlık raporu ve gazetede yayımlanan fotoğrafları 13 Aralık 2012 tarihinde avukatı ve vekili sayın Seyfettin Uzunçakmak tarafından üniversiteye elden ulaştırılmış, üniversite yönetimi sayın Yahyaoğlu'na ait olan hastanede çekilmiş olan ve rahatsızlığını gösteren fotoğrafları 13 Aralık 2012 tarihinde görmüş ve hastalığa bağlı 2 aydır yattığını avukatı aracılığıyla kurumumuza sunduğu 13 Aralık 2012 tarihli raporla öğrenmiş bulunmaktadır. Oysa ki sayın Yahyaoğlu'nun 21 Kasım 2012 tarihinde müstafi sayılmasının ardından 13 Aralık 2012 tarihine kadar dahi Sayın Yahyaoğlu'nun rahatsızlığı nedeniyle 2 aydır hastanede yattığı ne sözel, ne de resmi olarak tarafımıza bildirilmemiştir. Nitekim sayın Seyfettin Uzunçakmak'ın üniversitemize ulaştırdığı rapor ve diğer belgeler değerlendirmeye alınmıştır ve gerekli işlemlere başlanmıştır.

Ne yazık ki ilgili haberde Yenice Meslek Yüksekokulu idarecileri ile sayın Güran Yahyaoğlu arasında bir tür mobbing ilişkisi varmış gibi yansıtılmaktadır. Ayrıca bahsi geçen 45 tutanağın 24 Mayıs 2010 ile bugün arasında tutulduğu izlenimi oluşturulmaktadır. İşin doğrusu ise söz konusu 45 tutanağın 24 Mayıs 2010 ile 1 Temmuz 2010 tarihleri arasında o döneme ait bir soruşturmanın parçası olarak tutulduğudur. Söz konusu dönemden sonra hem okul müdürü değişmiştir, hem de üniversite yönetimi. Başka bir deyişle sayın Yahyaoğlu'na dönük kişisel veya başka bir sübjektif değerlendirmeden dolayı sayın Yahyaoğlu'nun rahatsızlığının görmezden gelindiği iddiası mesnetsizdir.

Kurumumuzun, çalışanlarımızın sağlık sorunlarına duyarsız kaldığı da çok haksız bir iftiradır. Üniversitemizde benzeri hastalıklara yakalanmış ve son nefesine kadar memuriyeti devam etmiş örnekler mevcuttur. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi'nin çalışanlarına karşı vicdansız davrandığı iddiası gerçeklerle uyuşmayan ağır ve temelsiz bir ithamdır. Kaldı ki bu gibi konularda yasalar idarecilere çok da geniş bir manevra alanı bırakmaksızın hasta çalışanların lehine düzenlemeler yapmaktadır.

Öğretim üyemiz sayın Güran Yahyaoğlu 16 Aralık 2012 tarihinde hakkın rahmetine kavuşmuştur. Kendisine Allah'tan rahmet diler, acılı ailesine sabırlar niyaz ederiz. Böylesine haksız ve yüzeysel haberlerin vefat ettiği günlerde yayınlanması acımızı bir kat daha arttırmıştır.”



ES(İÖ/AAA)(FOTOĞRAF)