Bu yıl ilk kez uygulanmaya konulacak 4+4+4 sisteminin ilk öğrencileri 10 Eylül Pazartesi günü 'uyum haftası' nedeniyle okula başlama heyecanı yaşarken, İzmir Kent Hastanesi Göz Hastalıkları Kliniği’nden Opr. Dr. Filiz Akyol, anne ve babalara önemli uyarılarda bulundu. Akyol, çocukların okul çağından çok önce, 3- 4 yaşlarına kadar göz tembelliği açısından mutlaka kontrolden geçmiş olmaları gerektiğini söyledi. Opr. Dr. Akyol, şunları söyledi:

"Hiç göz muayenesinden geçmemiş çocukların oranı yüzde 80’ler civarında. Kente de böyle, kırsalda daha fazla. Ama okul çağından önce çocukların göz kırma kusurları, göz görme yönünden değerlendirilmesi okul başarısı açısından önemli. Eğer çocuk tam görmüyorsa ki aile bunu bazen fark edebiliyor. Genellikle çocuklar hipermetrop. Göz tembelliği olmasa bile uzaktaki bakışlarında herhangi bir sorun olmuyor. Yakınla ilgili uğraşıları artmaya başladığı okul çağında okuma isteksizliği, çalışma isteksizliği, çabuk yorgunluk, hemen uykusu gelmesi gibi, zaman zaman çok sık söyledikleri baş ağrısı gibi şikayetleri olabiliyor. Çocuğun bunun gözünden kaynaklandığını ifade etmesi çok zor. Ailenin de bunu her zaman fark etmesi mümkün değil, çocuğun haylazlığına bile bağlanabiliyor, çalışmak istemiyor, sevmiyor gibi. Oysa göz kaynaklı bu tür çalışma isteksizlikleri, okula karşı bir tepki, ödev yapma yönünde bir isteksizlik, ilkokula başladıkları andan itibaren bunu hissettikleri için de böyle bir tembelliğe meyilli çocuk nesli yetiştirmiş oluyoruz. O açıdan her çocuğun okula gitmeden mutlaka göz muayenesinden geçmesi lazım, ama bizim tercihimiz bu muayenenin 3- 4 yaşına kadar mutlaka ilk muayenesinin yapılmış olması gerekiyor."

Opr. Dr. Filiz Akyol, 3- 4 yaşlarında göz tembelliği olmayan çocuklarda görme kusuru, kırma kusurunun çok yüksek oranda bulunabileceğini, ancak bu görmesini çok ciddi etkilemiyorsa hemen gözlüklendirmediklerini söyledi. Ancak görme sorunu, göz tembelliği ya da kayması, açık ya da gizli şaşılığı varsa o çocuklara mutlaka gözlük taktırılması gerektiğini ifade eden Opr. Dr. Akyol, "Oran olarak yüzde 25- 30 civarında mutlaka gözlük takabilecek çocuk grubu olduğunu söylemek lazım. Amerika’da yapılmış bir çalışmada başarısız çocuklarda yüzde 70 kırma kusuru olduğu söylenilmiş. Bu oranlar her toplumlarda değişebilir. Önemli olan gerçekten çevrenize baktığınızda gözlüklü insan sayısı kaçsa çocuk yaş grubunda da o kadar gözlüklü çocuk olma olasılığını var. Yani okula başlamadan önce çocuklarımızı gerçekten ciddi göz muayenelerinden geçirirsek çok büyük bir oranında az ve ya çok kırma kusuru bulabiliriz. Bu da eğer çalışmasını etkileyecek durumda ise okul süresince de sadece evde ders çalışırken takabilir, çocukları gözlüklendirebiliriz" diye konuştu.