Urla Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülen davada ölen Serdar Karaca, 25 Ekim 2011 günü Bostanlı 1787/1 sokak 39 önünde pompalı tüfekli saldırıya uğramıştı. Restoran sahibi olan ve Türkiye Değişim Hareketi ilçe başkanlığını yürüten işadamı Serdar Karaca, arazi anlaşmazlığı yaşadığı Erdem Can'la adliyede görülen davanın ardından işyerine gitti. Bu sırada yanına gelen Erdem Can'ın oğlu Efe Can tartışmaya başladığı Serdar Karaca'yı arkasından pompalı tüfekle kovaladıktan sonra bacağından vurdu. Kanlar içerisinde yere yığılan Karaca'ya bir kez daha ateş ettikten sonra boğazını ve yüzünü kesmek isteyen Efe Can, olay yerinden geçen görev iznindeki polis memurunca yakalanmıştı. Olay yerindeki ilk müdahalenin ardından Serdar Karaca kaldırıldığı Karşıyaka Devlet Hastanesi'nde yapılan müdahaleye rağmen kurtarılamamıştı.

Suçunu itiraf eden Efe Can, "Babam, Serdar Karaca'nın sahibi olduğu eve karşılık kredi çekti. 2007 yılında ise bu kez Karaca, kredi çekmek için bize ait 2 milyon Lira değerindeki araziyi geri devretmek karşılığında tapusunu üzerine yaptırdı. Ancak bir süre sonra Serdar Karaca, söz verdiği araziyi geri vermedi ve mahkemelik olduk. Hakkımız olanı vermediği için de cinayeti işledim" dedi.

Efe Can'ın tutuklu olarak yargılanırken, iki aile arasında bu sefer arazinin tapu iptali konusu mahkemeye taşındı. Urla'da Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülen davanın son duruşmasında Serdar Karaca'nın üzerinde bulunan tapu düşürülüp eski sahibi olan cinayet zanlısı Efe Can'ın annesine verilmesine karar verildi. Karar sonrası gözyaşlarını tutamayan baba Erdem Can, "Benim annemin doğduğu toprakları elimizden almak istedi. Boşu boşuna öldü, oğlumda katil oldu. Keşke bunlar yaşanmasaydı" dedi.



KÖ (RT)