TBMM Başkanı Cemil Çiçek, '13'üncü Uluslararası Beypazarı ve Yöresi Festivali'ne katıldı. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Salih Kapusuz ve beraberindekilerle birlikte festival kortejine de katılan Çiçek, esnafla da selamlaşarak, gözleme yapan bir kadınla da sohbet etti. Salih Kapusuz'un sakalını kastederek, 'Buradan bir siyah bir beyaz kopar, işlerin rast gider' diyen Çiçek, festival kapsamında yöresel kıyafetlerin tanıtıldığı  defile ile halk dansları gösterisini de izledi.

ANKARA SHOPPİN FEST'E ELEŞTİRİ

Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin öncülüğünde pek çok kurum ve kuruluşun katkılarıyla düzenlenen 'Ankara Shopping Fest'in adını eleştiren Çiçek, "Ankara'da aynı zamanda 135 ülkenin katıldığı Türkçe Olimpiyatları düzenleniyor. Biz Afrika'ya, Avrupa'ya, okyanus ötesine, Asya'ya kendi dilimizi anlatmaya, benimsetmeye çalışırken başka kültürlerin taşeronluğunu yapmamamız gerekir. Ben buradan sorsam 'Shopping Fest'i bilen kaç tane Beypazarlı çıkar? Ama alışveriş günleri dediğimiz zaman bunu herkes anlayacaktır" dedi. Ankara'da birçok yerin adının yabancı olduğuna da dikkat çeken Çiçek, Türkiye'nin bir dil ve kültür erozyonuna maruz kaldığını söyledi.

BAŞBAKAN ERDOĞAN İLE KILIÇDAROĞLU GÖRÜŞMESİ

Daha sonra basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun görüşmesi olumlu bulduğunu belirterek, "Sadece iki parti arasında değil, herkesle uygun görüldüğü takdirde bu görüşmelerin yapılması ülkedeki gerginlikleri, kutuplaşmaları azaltır. Konuşamazsak anlaşamayız. Türkiye her sorununu başkalarıyla konuşuyor. Birbirimizle niye konuşmuyoruz? Ya da birbirimizle bugüne kadar niye konuşmadık?. Bu görüşmeler çok daha önce yapılmış olsaydı bugün yaşanılan bazı sıkıntılar yaşanmayabilirdi" dedi.

ÖZEL YETKİLİ MAHKEMELER

Özel yetkili mahkemelerin görev alanlarının daraltılmasına ilişkin tartışmalarla ilgili olarakta Çiçek, şunları söyledi:

"Bu konuda henüz ortaya çıkmış bir tasarı yok. CMK'nın 250'nci maddesiyle ilgili tartışma, bu maddeyi uygulayan bütün mahkemelerle ilgili değil. Bu daha çok İstanbul'daki mahkemelerin uygulamaları nedeniyle gündeme geldi. Sorun mahkemelerden mi, yoksa uygulamalardan mı kaynaklanıyor? Bence tepkisel değerlendirmeler yerine soğukkanlı değerlendirme yapmak gerekecektir. Çünkü bu 250'nci madde ile ilgili olarak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine de müracaatlar yapıldı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, bu mahkemelerin adil yargılama ve tabii hakim ilkesi açısından o kararlarda görüşleri var. Bunlar olumsuz görüşler değil, daha çok uygulamanın getirdiği sıkıntılar olarak gözüküyor. Uygulamadan kaynaklanan sıkıntılar varsa bunlar değerlendirilebilir. Yeni baştan düzenlemeler yapılabilir. Bir şeyin varlığından şikayet ederken yokluğunda ortaya çıkacak problemleri de iyi hesap etmemiz lazım. Bunun altını tekrar çiziyorum. Bir şeyin varlığından şikayet ediyoruz, yokluğunda ortaya çıkacak sorunları da iyi öngörebiliyorsak düzenlemeleri ona göre yapmak lazım."


KÇ(FK/AAA)(FOTOĞRAF)