CHP Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Adnan Keskin ile Parti Genel Sekreteri Bihlul Tamaylıgil, dört günlük İzmir parti örgütleri ziyareti kapsamında Çeşme’ye geldi. Çeşme Belediye Başkanı CHP'li Faik Tütüncüoğlu, CHP İlçe Başkanı Halil Saatli, Alaçatı Belde Başkanı CHP'li Mustafa Öztürk, partili yöneticiler ve üyeler tarafından, çeşitli sosyal ve kültürel etkinliklere evsahipliği yapan tarihi Aya Haralambos Kilisesi’nde karşılanan Keskin ve Tamaylıgil birer konuşma yaptı.

Bihlul Tamaylıgil, Türkiye’nin önde gelen gündem maddelerinden biri olan yerel seçimler tarihi üzerine tartışmalar sürerken, ilçe örgütlerinin durumunu yerinde görmek, incelemek ve yerel seçimlere hazırlık çalışmalarını hızlandırmak için bu ziyaretlere İstanbul’dan start verdiklerini belirtti. Bağımsızlık ve özgürlüğün simgesi İzmir’de de partii örgütüyle birlikte olmaktan mutluluk duyduklarını belirten Tamaylıgil, “Yerel seçimler sürecinde örgütsel hazırlık, beraber çalışma ve Türkiye’nin içinde bulunduğu şartları beraber değerlendirme açısından önem içeriyor. Türkiye bir taraftan Suriye ve Suriye’ye bağlı olarak gelişen dış sorunlarla, diğer taraftan da yeni yerel yönetim modeli oluşturma çalışmaları ile uğraşıyor. İzmir’e ’Gavur İzmir’ diyenler İzmirlilerden her zaman en ağır cevabı alacak. Çünkü İzmir her zaman olduğu gibi yine aydınlık, özgür, güçlü ve bağımsız olarak kalacak. Kimse İzmir’in özelliğini değiştiremeyecek” diye konuştu.

Türkiye Cumhuriyeti’nin, tarihinin en sinsi kuşatması ile karşı karşıya olduğunu belirten Adnan Keskin ise 2002 yılında iş başına gelen siyasal iktidarın, ideolojik ve felsefik tercihleri değiştirerek kendi ütopyasını, kendi tercihlerini topluma dayatmayı benimseterek uygulamaya başladığını vurguladı. Ak Parti İktidarı’nın her gün sistemden bir tuğla çekerek, toplumu olumsuzluklara alıştırarak, ana sütunları devirebilecek aşamaya getirdiğini ileri süren Keskin, şunları söyledi:

“Kendi düşüncesinin karşısında olan toplumun dinamik mekanizmalarını etkisiz hale getirmiştir. Evler basılarak insanlar gözaltına alınmıştır. Amaç toplumun demokratik reflekslerini köreltmektir. Siyasal iktidar, her konuda vizyonsuzluğu, çaresizliğin ve beceriksizliğin ortaya çıktığı bir siyasal iktidardır. Türkiye’nin ekonomisi kendi dinamikleriyle ayakta kalamayacak bir hale gelmiştir. İktidar olmak, güçlü olmaktan geçiyor. Güçlü olmanın yolu da örgütlü olmaktan geçer. CHP olarak Türkiye’yi yönetme kararındayız. Parti içinde geçmişten bu yana olan olumsuzlukları yok edelim. Önümüzdeki yerel seçimlerde Çeşme örgütünde de sevgiyle çalışacak bir siyasi iklimi yakalamak istiyoruz.”

Konuşmaların ardından toplantı basına kapalı olarak devam etti.



Fulya OMAÇ/ÇEŞME (İzmir), -



FO(İÖ/ESM)