Geçen yıl haziran ayında meydana gelen olayda 66 yaşındaki Tümer Peker'i cep telefonundan arayan kişi, kendisini polis müdürü olarak tanıttı. Peker, telsiz seslerinin bulunduğu bir ortamda kendisini arayıp, "Prof. Dr. Mehmet Haberal ile görüşüyorsun. Ergenekon soruşturmasında adın geçiyor. Bunu halledebilmemiz için para yatırmanız" lazım diyen kişinin banka hesabına 30 bin lira yatırdı. Banka görevlilerinin Peker'in kredi kartı ve banka hesabındaki hareketleri fark etmesi üzerine ortaya çıkan olay üzerine polis soruşturma başlattı.

Söz konusu parayı Şanlıurfa'da bankadan çektiği ileri sürülen Salih A. ve para çekilirken kimlik numarası kullanılan İzmir'de yaşayan 39 yaşındaki Mustafa G. göz altına alındı. Tutuklanan Salih A. ile tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan Mustafa G. hakkında, 'nitelikli dolandırıcılık' suçlamasıyla dava açıldı. 7 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan 2 sanık, bugün 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada ilk kez hakim karşısına çıktı.

Motosiklet satışı yaptığını anlatan Salih A., bir müşterisinin sattığı motosiklet karşılığında hesabına fazla para yatırdığını, o sırada da polisler tarafından gözaltına alındığını söyledi. Suçlamayı kabul etmeyen Salih A., "Benim saflığımdan yararlandılar. Ben suçsuzum" dedi. İşadamı olduğunu ve 70 kişiye iş verdiğini savunan Mustafa G. ise "Dolandırıcılar kimlik numaramı kullanarak bu işi yapmış. Ben mağdur oldum" dedi.

Mahkeme, Salih A.'nın tahliyesine karar verirken, duruşmayı erteledi.