Önümüzdeki 29 Mart 2014'te yapılması planlanan yerel seçimlerin 27 Ekim 2013'te yapılması ile ilgili AK Parti ve MHP anlaşmıştı. Ancak yapılan anayasa değişikliği oylamasında teklif referandum eşiğinde kabul edilmişti. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün yerel seçimlerin 5 ay öne alınması ile ilgili anayasa paketini TBMM'ye geri sunmasının ardından AK Parti, CHP ve MHP kulisleri hareketlendi. AK Parti, yeni yerel seçim tarihinin belirlenmesi konusunda CHP'nin kapısını çalma kararı aldı. Dün akşam saatlerinde İzmir'e gelen CHP'nin ikinci adamı Adnan Keskin, Adnan Menderes Havalimanı'nda yerel seçimin öne alınması ile ilgili açıklamalarda bulundu. Keskin, "Daha önce 3 Kasım diye bildirdik ancak bu dayatmacı bir anlayış değildir. Bugün biz yerel seçim tarihi ile ilgili değil yapılmaya çalışılan bütünleşmiş şehirin yerel yönetimler ve demokrasimiz açısından getirdiği sıkıntıları ortadan kaldıracak bir öneri çıkardık. Biz belediyeleri buharlaştıran, köylerin bütün şahsiyetini ortadan kaldıran, özellikle kırsal kesimde yaşayan insanlara çok büyük yükler getiren bütünşehir projesinin demokrasiye uygun olmadığını düşünüyoruz" dedi.
AK PARTİ İLE UZLAŞI OLABİLİR
"Dünyanın her tarafında bir yerleşim alanın idari yapısı değişirken evrensel kurallarla gerçekleşiyor" diyen Keskin sözlerine şöyle devam etti:
"Önemli olan hizmetin ucuz, kaliteli ve hızlı gitmesidir. Yapılacak bu bütünşehir projesi ile bu evrensel kuralların hiçbirisi işleme şansı bulamayacaktır. Hukukta müktesebat kavramı vardır. 40-50 yıl evvel belediye olmuş yerleşim alanlarını şimdi hükmü şahsiyeti ortadan kaldırıyorsunuz ama orada yaşayan insanların düşüncelerini, beklentilerini dikkate almadan oldu bitti mantığı ile buraların hukuki yapısını değiştirmeye çalışıyorsunuz. Anlaşılıyor ki AKP'nin ileri demokrasisi `Ben yaptım. Oldu, bitti' mantığından öteye geçmemektedir. Biz bunun da yanlış olduğunu düşünüyoruz. Dünyanın her bölgesinde yerel yönetimler demokrasinin beşiğidir. Yerel yönetimler demokrasinin kurumlaşması ve kökleşmesinde olağanüstü etkili olmuştur. Orada küçük de olsa değişik partilere mensup belediye meclis üyelerinin karşılıklı tartışma kültürünü içselleştirmesi, demokrasinin hoşgörü ikesinin yaşama aktarılması önemlidir. AKP demokrasi beşiğinde olan bu yerleşim alanlarını ortadan kaldırıyor. Fransa'da 38 bin belediye var. Ama AKP bazı ekenomik gerekçeleri ileri sürüyor. Biz bunun baştan beri yanlış olduğunu söylüyoruz. Şimdi eğer bu konuda gerçekten bir uzlaşma sağlanacak olursa CHP'nin bu konuda talepleri dikkate alınırsa iktidar partisi ile bir uzlaşma sağlanabilir" dedi.
3 KASIM YA DA 17 KASIM OLABİLİR
Bir basın mensubunun, "Partinizin belirlediği bir erken yerel seçim tarihi var mı?" sorusuna Keskin, "Daha önce yerel seçimlerin 3 Kasım'da olmasını söyledik. Herhalde CHP'yi ziyaret edeceklerdir. Biz dayatmacı bir anlayışın peşinde değiliz. Tam tersine uzlaşarak bu işlerin çözülmesini söylüyoruz. Umuyorum bu konuda iktidar partisi uzlaşmaya yakın bir tavır sergiler. İnsanların beklemiş olduğu çözümleri gerçekleştiririz. 3 Kasım da 17 Kasım da olabilir. Önemli olan bu tarihten sonra çıkacak bu bütünleşmiş şehir ile ilgilili olumsuzlukların ortadan kaldırılmasıdır. 16 bini köyü bir çırpıda götürüyorsunuz. Bin 500 belediyeyi, 28 tane il özel idaresini ve il genel meclisini ortadan kaldırıyorsunuz. Türkiye'nin idari yapısında çok ciddi değişiklik oluyor. Ama hiçbirisinde orada yaşayan insanların düşünceleri sorulmuyor. Biz buna demokrasi hakkına aykırı buluyoruz. Bu konuda iktidar partisi ile oturup düşüncelerimizi söyleyeceğiz" diye yanıt verdi.
GÖRÜŞÜRÜZ AMA
"AK Parti ile görüşme için bütünşehir yasasını gözden geçirilmesi önşartınız mı" sonusuna Keskin, "Görüşüz ama bunların yerine getirilmesini isteyeceğiz" dedi.
ED(KÖ/SSA) (FOTOĞRAF)
